Kime ne Çeviri Fransızca
1,365 parallel translation
- Kime ne?
Aprés tout, on s'en fout!
"Bu Mavi Hasat da neyin nesidir böyle?" "Aman boşver, kime ne!" diyorlardı.
Il y avait beaucoup de problèmes en effet.
Frengi olmuşsak ne olmuş? Bundan kime ne?
On a la syphilis, et alors?
Kimin kime ne borcu var bilmiyorum.
Je sais pas ce qu'on doit ni qui nous doit quoi.
Kime ne? Bildiğim gibi yaparım.
Qu'est-ce que ça peut faire?
Patron, az önce bir haber geldi, delinin biri yuvadan kaçmış. - Kime ne olmuş?
Boss, on nous a tuyauté sur un barge qui s'est esquivé de l'asile.
Eğer özel dedektif istiyorsa, kime ne zararı olabilir?
S'il veut un détective privé, où est le mal?
- Kime ne söyleyince?
- Dit quoi à qui?
Kim kime ne dedi?
Plaît-il?
Bir sorun var : Eğer biz bunu üçe bölersek, kime ne kadar düşer?
Reste à savoir comment partager ça entre nous trois.
Shelly şu güne kadar kime ne kötülük yaptı ki?
Elle n'a jamais fait de mal à personne!
Kime ne zararı var?
Quel mal ça peut faire?
Ben... Şey... Afedersin, Sana, kime ne soracağını ben söyleyemem, haddim değil, ancak...
Parce que, euh, excuse-moi je ne veux pas te dire... ce que tu as à demander, ni à qui, je n'oserais pas...
Kim kime ne demiş umurumda değil.
Je me fous de savoir qui a dit quoi, qui puis qui veut marier l'autre!
Kime ne.
On s'en fout.
Kime ne?
" Cela m'est égal!
Kime ne istersem söylerim.
Je dis ce que je veux à qui je veux.
Brooklyn apartmanından kime ne? Konu zaten bu değil. Senin tek istediğin kaçmak.
C'est pas le problème, ton problème c'est que tu penses qu'à fuir, sans arrêt!
Ahşap o kadar eski ve çürük ki heykelin kime ait olduğu anlaşılamıyor.
Le bois est tellement vieux et pourri, que tu ne peux pas reconnaître son visage.
Eğer bana bu konuda tam ve koşulsuz komuta yetkisi verilmezse kibarca şunu söyleyebilirim işi alıp kime isterseniz verin, çünkü ben istifa ederim.
Si on ne me donne pas carte blanche vous pourrez, soit dit poliment, vous mettre ce travail où vous voulez parce que je démissionnerai.
Ama orada bulunan kime sorsan o gece başka kimin dövüştüğünü sana söylemezdi.
Mais le public présent ce soir-là ne se souvient que d'elle.
Evet, eğer böyle şeyleri bize anlatamazsan, kime anlatabilirsin?
Oui, si vous ne nous racontez pas ces choses-là, à qui les raconterez-vous?
LAPD'ye devroluyorsun ve ne olursa olsun, onlara bebeğin kime ait olduğunu söyleyeceksin. Onlar kim?
La police va vous prendre en charge et vous devrez dire à qui appartient ce bébé.
Çünkü şu an kime güveneceğimi bilmiyorum.
- Je ne sais pas à qui me fier.
Kime güveneceğimizi bilmediğim için o esnada bilgiyi belli kişilerle paylaşmaya karar verdim.
Ne sachant pas à qui me fier, j'ai décidé de mettre cette information en réserve.
Bu yüzden, hala karavanın kime ait olduğunubilmiyoruz.
Donc, nous ne savons toujours pas à qui appartient ce van.
Nasıl olur da bana, onu kime kiraladığını söyleyemezsin?
Et vous ne savez pas à qui vous louez?
Kime satmayı kesecektin?
Ne plus vendre à qui?
Kime, nasıl bir zararı oluyor, anlamıyorum.
Je ne vois pas en quoi ça gène d'autres personnes.
Tabiki de, işin aslı, kime güveneceğimizi asla bilemeyiz.
Bien sûr, la vérité est qu'on ne sait jamais en qui on peut avoir confiance.
- Bak, Paris'e ne olduğunu öğrenmem lazım ve başka kime soracağımı bilemedim.
Ecoute, il faut que je sache ce qu'il se passe avec Paris, et je ne sais pas à qui d'autre le demander
Kime ait olduğunu bilemedik.
On ne savait pas à qui il appartenait.
Grayson bile kime çalıştığını bilmiyordu.
Même Grayson ne sait pas qui l'a engagé.
Üzücü olan tarafı bunu kime anlatsak inanmayacaktır.
Tu sais ce qui triste, c'est que personne ne va nous croire quand on leur dira.
Yani kim kime borçlu bir daha düşün, tamam mı?
Alors je ne sais pas qui doit le plus à l'autre.
En iyi arkadaşına söyleyemiyorsan kime söyleyebilirsin ki?
Je veux dire, si tu ne peux pas le dire à ton meilleur ami, à qui pourras-tu?
Gerçek şu ki Halling. Kime güveneceğimizi bilmiyoruz.
La vérité, Halling, nous ne savons pas à qui faire confiance.
Sadece çocukları tedavi ettiğinizi biliyorum. Ama onu başka kime götürebileceğimi bilemedim.
Je sais que vous soignez les enfants, mais je ne savais pas à qui le montrer.
Kime sattığını söylemiyor. Her şey usulüne göre, vesaire.
Il ne veut pas dire à qui, mais les papiers sont en règle.
O zaman ne s * kime bir buçuk gün bekliyoruz?
Alors qu'est-ce qu'on attend depuis 36 heures?
Ne olacak ki? Bu seçimde kime oy vermiştin?
- Tu as voté pour qui?
Düşmanlarımın saldırısı altındayım ve kime güveneceğimi bilmiyorum.
Je suis pourchassée par mes ennemis, et je ne sais à qui me fier.
Ama efendim, silah hain bir sevgili gibidir. Kime baktığının hiçbir önemi yoktur!
Mais monsieur, l'arme est comme une maitresse perfide, nul ne sait sur qui elle va porter son regard!
Frank'in sildiği telefon numarasının kime ait olduğu hakkında bir fikri yoktu
Frank ne savait pas a qui apprtenait le numero qu'il avait efface. il me l'avait dit.
Başka kime gideceğimi bilemedim, Jim.
Je ne savais pas à qui m'adresser, Jim.
Burada hala kimseyi tanımıyorum. Yani hala kime soracağımı bilmiyorum.
Eh bien, je n'ai toujours pas vraiment connais personne ici, je ne suis pas vraiment sûr à qui demander.
- Kime bilmiyorum.
- Je ne sais pas qui.
Kime rastlayacağını bilemezsin.
On ne sait jamais sur qui on va tomber, au milieu de nulle part.
Kime ne?
Et alors?
Bir sultan, sevmemesi gereken her kime kalbini kaptırırsa felaketler başına gelecektir.
Pour tous ceux qu'une maîtresse aime, alors qu'elle ne le devrait pas le chaos viendra.
Ne demek kötü şans? Morgdaki ceset kime ait?
C'est le corps de qui, à la morgue?
ne yapıyorsun 7063
ne yapiyorsun 66
nerdesin 184
neden 17190
neyi var 56
neon 28
new york times 63
nero 36
new york 2524
nemo 30
ne yapiyorsun 66
nerdesin 184
neden 17190
neyi var 56
neon 28
new york times 63
nero 36
new york 2524
nemo 30
newt 42
newman 169
nellie 86
newsweek 23
nerede yaşıyorsun 103
neşter 48
nelly 65
new york city 26
ne iş yapıyorsun 139
ne var ne yok 320
newman 169
nellie 86
newsweek 23
nerede yaşıyorsun 103
neşter 48
nelly 65
new york city 26
ne iş yapıyorsun 139
ne var ne yok 320