Ne saçmalıyorsun sen Çeviri Fransızca
266 parallel translation
Ne saçmalıyorsun sen?
Quoi?
Ne saçmalıyorsun sen?
Que diable dites-vous?
Ne saçmalıyorsun sen?
De quoi parles tu?
Ne saçmalıyorsun sen?
Qu'est-ce encore que ces histoires?
Ne saçmalıyorsun sen?
Qu'est-ce que c'est que ces histoires?
Pirzolamı? Ne saçmalıyorsun sen!
Comment ça, de côtelette d'agneau?
Ne saçmalıyorsun sen Philo? Yapma.
Fini de glandouiller?
- Ne saçmalıyorsun sen? Kusura bakmayın bayan.
Vous êtes vraiment infecte...
Ne saçmalıyorsun sen be?
Quelle idiotie me racontez-vous? Vous m'avez demandé!
Ne saçmalıyorsun sen böyle?
Pourquoi tu racontes des conneries?
Ne saçmalıyorsun sen?
Qu'est-ce que vous racontez?
Ne saçmalıyorsun sen?
Qu'est-ce que tu veux dire, bon anniversaire?
Ne saçmalıyorsun sen?
Comment ça?
Ben, ne saçmalıyorsun sen?
- De quoi parlez-vous?
Ne saçmalıyorsun sen?
T'es fêlé?
- Ne saçmalıyorsun sen? 16 yaşındayız da ne demek.
- Pourquoi tu racontes ça?
Ne saçmalıyorsun sen? Oğlanları bebekken emzirirsen, büyüyünce meme takıntıları olur.
Tout le monde sait que si on allaite les garçons quand ils sont bébés, ils seront toujours obsédés par les seins.
Ne saçmalıyorsun sen?
Que veux-tu dire?
- Saçmalık. Sen beni ne sanıyorsun?
- Pour qui me prenez-vous?
Sorun yok. Ne saçmalıyorsun sen?
- Je suis de trop...
- Sen ne saçmalıyorsun?
- De quoi parles-tu?
Sen kendini ne sanıyorsun da,'ifade vermem'diye saçmalıyorsun?
Pour qui tu te prends, me balancer ces conneries de "Je ne témoignerai pas", à moi!
Sen ne saçmalıyorsun be ; dışarı çıkmak da ne demek? Çıkmıyorum.
Mais qu'est-ce qui te prend?
Sen ne saçmalıyorsun?
- Qu'est-ce que tu racontes?
Sen ne saçmalıyorsun?
Qu'est-ce que tu racontes?
Sen ne saçmalıyorsun, Wells?
Vous jacassez!
Ne saçmalıyorsun yine? Sen değil miydin?
Mais c'est toi qui...
Tanrı aşkına, sen ne saçmalıyorsun?
Qu'est-ce que tu racontes?
Sen ne saçmalıyorsun?
Qu'est-ce que vous racontez?
Ama sen ne anlarsın. Saçmalıyorsun.
Ce sont des conneries!
- Sen ne saçmalıyorsun Danny?
- De quoi tu parles, Danny?
Ve sen ne saçmalıyorsun?
Pourquoi déblatérer autant d'idioties?
Sen ne saçmalıyorsun.
De quoi vous parlez?
Sen ne saçmalıyorsun?
D'oû tu le sors, ce frère?
Sen ne saçmalıyorsun böyle, bilmiyorum ama bildiğim bir şey var : Başımız büyük belada!
Je ne sais pas de quoi vous parlez, mais je sais que l'on a un satané problème.
- Ne? ne saçmalıyorsun? sen içki mi içtin?
As-tu bu?
Sen ne saçmalıyorsun lan?
Qu'est-ce que tu racontes?
Kim olduğunu sanıyorsun sen? Belki, birgün biz, sizin Wu Tong'unuzu kurtaracağız Ne saçmalıyorsunuz siz?
Voyons comment se sauvera Wu Tong dans le futur!
- Dostum, sen ne saçmalıyorsun?
- Qu'est-ce que tu racontes?
Sen ne saçmalıyorsun?
Mais que dis-tu, nom de Dieu?
Ne saçmalıyorsun sen?
Qu'est-ce que tu racontes, putain?
Sen ne saçmalıyorsun?
De quelle absurdité parlez-vous?
- Kesin şu saçmalığı, General. - Sen ne yaptığını sanıyorsun?
- Arrêtez vos conneries.
- Sen ne saçmalıyorsun?
De quoi tu parles?
- Sen ne saçmalıyorsun? Hepimizde otomatik vardı.
C'est quoi ces conneries?
Sen ne saçmalıyorsun?
De quoi tu parles?
Saçmalıyorsun, sen çok çekicisin.
Ne dis pas de bêtises. Tu es très séduisant.
Sen ne saçmalıyorsun lan?
T'es même pas juif.
Lan ne saçmalıyorsun oğlum sen?
- T'es un catholique polonais.
Ne saçmalıyorsun lan sen ha?
- Je suis désolé.
Sen ne saçmalıyorsun?
Comment?
ne saçmalıyorsun 50
señor 97
senor 39
señorita 20
senorita 19
señora 23
seni çok seviyorum 321
senatör 298
senator 30
seni seviyorum 4697
señor 97
senor 39
señorita 20
senorita 19
señora 23
seni çok seviyorum 321
senatör 298
senator 30
seni seviyorum 4697
sense 26
seni çok özledim 187
seni 1182
senpai 28
sensei 83
seni görmek istiyorum 81
sen nasılsın 397
sentinel 21
senin adın nedir 33
seni istiyorum 270
seni çok özledim 187
seni 1182
senpai 28
sensei 83
seni görmek istiyorum 81
sen nasılsın 397
sentinel 21
senin adın nedir 33
seni istiyorum 270