Sen beni ne sanıyorsun Çeviri Fransızca
97 parallel translation
- Saçmalık. Sen beni ne sanıyorsun?
- Pour qui me prenez-vous?
- Sen beni ne sanıyorsun?
- Vous me prenez pour qui?
Ne demek istiyorsun, "çocuğa bağış ver"? Sen beni ne sanıyorsun, darphane mi?
Pensez-vous que je suis le roi du pétrole
Sen beni ne sanıyorsun?
Pour qui me prends-tu?
Sen beni ne sanıyorsun?
Que croyez-vous?
Sen beni ne sanıyorsun?
Tu me prends pour qui?
- Ne? - Sen beni ne sanıyorsun?
Pour qui tu me prends?
- Sen beni ne sanıyorsun?
Pour qui me prends-tu?
Elbette biliyorum. Sen beni ne sanıyorsun, olduğumdan daha budala bir kadın mı?
Tu me prends pour plus conne que je ne suis?
Sen beni ne sanıyorsun?
Que crois-tu que je suis?
Sen beni ne sanıyorsun, ha?
Pour qui tu me prends de toute façon?
Sen beni ne sanıyorsun?
Pour qui tu me prends?
Sen beni ne sanıyorsun?
Ca va pas? Tu me crois débile?
Elbette. Sen beni ne sanıyorsun?
Bien sûr, pour qui tu me prends?
Sen beni ne sanıyorsun?
Pour qui me prenez-vous?
- Sen beni ne sanıyorsun?
Et toi tu me prends pour quoi?
- Sen beni ne sanıyorsun?
- À qui tu parles comme ça?
Sen beni ne sanıyorsun, çocuk mu?
Pour qui tu me prends, un môme?
Sen beni ne sanıyorsun?
Vous me prenez pour qui, putain?
Sen beni ne sanıyorsun?
Je n'ai rien volé, vous me prenez pour...
Sen beni ne sanıyorsun be?
Vous pensez que je suis quoi?
Sen beni ne sanıyorsun?
Qu'est-ce que vous pensez que je suis?
Sen beni ne sanıyorsun?
Vous me prenez pour qui?
Sen beni evde oturup bekleyecek yaşlı bir kadın mı sanıyorsun?
Je ne resterai pas là comme une vieille femme.
- Beni ne sanıyorsun sen?
- Pour qui me prenez-vous?
Sen beni ne sanıyorsun?
!
Beni ne sanıyorsun sen?
Tu me prends pour qui?
Sen beni ne sanıyorsun, ha?
Tu me prends pour un pigeon?
Ne yaptığını sanıyorsun sen! Beni öldürmeye mi çalışıyorsun?
Mais bordel, tu veux me tuer?
Ne cüretle beni yargılarsın? Sen kim olduğunu sanıyorsun?
Qui es-tu pour me juger?
Alay ve küçümsemenin tadını çıkarın, o kadar, diğer bir doz için tekrar gelirim. Beni anlıyorsun sanırım, fakat ben kendimi temize çıkaracağım. Sen ve Truett bana dürüst davranmadınız.
Chère Novalyne... merci pour ton invitation... mais ne t'attends pas... à ce que j'aime être ridiculisé et méprisé au point d'en redemander.
Sen mi beni hak etmediğini sanıyorsun?
Quoi... Toi tu ne me mérites pas?
Sen beni ne biçim bir insan sanıyorsun?
Tu sais ce que tu me demandes?
- Sen ne yaptığını sanıyorsun, bunu sadece beni kucaklamak için yaptın...
Voilà pour m'avoir prise dans tes bras.
Evimi arıyorsun, beni otele kadar takip ediyorsun, ne yaptığını sanıyorsun sen?
a veut dire quoi ça, m'appeler chez moi, me suivre à l'hôtel?
Ne sanıyorsun sen beni?
Tu me prends pour qui?
- Sen beni Houdini mi sanıyorsun? !
Je ne m'appelle pas Houdini.
Dışarı çık! Beni ne sanıyorsun sen?
Tu me crois con?
Sanırım bu yanlış çünkü ne sen beni iyi tanıyorsun ne de ben buraları.
Et pourquoi ça? Vous ne me connaissez pas.
- İlginç olan ne? Sen kim olduğunu sanıyorsun da direksiyon başında oturmuş, bana ders veriyorsun, beni yargılıyorsun?
Tu te prends pour qui, assise derrière ton volant, à me faire la morale, me guider?
Sen beni emirleri dinleyen bir hıyar sanıyorsun, ama ben senin asla olamayacağın bir şeyim.
Maintenant, vous pensez que je suis un simple exécutant, qui suis les ordres, mais je suis quelque chose que vous ne serez jamais.
Beni kör mü sandın küçük adam sen yapmadan önce her hareketini görmediğimi mi sanıyorsun?
Tu crois que je suis aveugle... que je ne vois pas ce que tu vas faire avant que tu l'aies décidé?
Böylece beni eve gönderebileceksin. Sen ne yaptığını sanıyorsun?
Que diable es-tu en train de faire?
Sen beni hala yeni bir çaylak mezun sanıyorsun, bunu biliyorum ve bana saygı duymuyorsun.
Tu me vois encore comme cette étudiante idiote, - et tu ne me respectes pas beaucoup...
Sen beni ne biçim bir hayvan sanıyorsun?
Quel genre d'animal tu crois que je sois?
Ama tanrım, Michael, Sen beni ne tür bir kız sanıyorsun?
Mais, bon sang Michael, quel genre de fille crois-tu que je suis?
Ne tür bir herif sanıyorsun sen beni?
Pour quel connard tu me prends?
Korkarım sen beni düşündüğümden daha da aptal sanıyorsun.
Je ne suis pas aussi idiot qu'il y paraît.
- Sen ne yaptığını sanıyorsun? Sorun çıkınca beni çağır demedim mi?
- Qu'est-ce qu'il y a?
Beni ne sanıyorsun sen, hıyara benziyor muyum?
Tu crois que tu vas me baiser comme un puceau?
Telefonunu bekliyordum ama bu da işimi görür. Sen kendini ne sanıyorsun da beni kendi paramın peşinde koşturuyorsun?
Tu m'obliges à venir chercher mon fric!
sen benimsin 132
sen beni sevmiyorsun 23
sen benim her şeyimsin 20
sen benim 28
sen benim karımsın 46
sen benim kardeşimsin 32
sen benimle gel 72
sen benim en iyi arkadaşımsın 22
sen benim dostumsun 44
sen beni dinle 53
sen beni sevmiyorsun 23
sen benim her şeyimsin 20
sen benim 28
sen benim karımsın 46
sen benim kardeşimsin 32
sen benimle gel 72
sen benim en iyi arkadaşımsın 22
sen benim dostumsun 44
sen beni dinle 53
sen benim arkadaşımsın 26
sen beni merak etme 19
sen benimle geliyorsun 20
sen benim babamsın 18
sen benim oğlumsun 30
sen benim babam değilsin 18
sen benim annem değilsin 16
beni ne sanıyorsun 40
ne sanıyorsun 83
sen bilirsin 301
sen beni merak etme 19
sen benimle geliyorsun 20
sen benim babamsın 18
sen benim oğlumsun 30
sen benim babam değilsin 18
sen benim annem değilsin 16
beni ne sanıyorsun 40
ne sanıyorsun 83
sen bilirsin 301