Yeterince dinledim Çeviri Fransızca
194 parallel translation
Seni yeterince dinledim.
Je t'ai assez entendu.
Yeterince dinledim.
J'en ai assez entendu.
- Birlik olmadığımız takdirde... - Bu lafları yeterince dinledim!
- J'en ai assez de ces bêtises.
- Seni yeterince dinledim.
- Je t'ai assez écouté.
Seni yeterince dinledim.
Je t'ai assez écouté.
Yeterince dinledim.
J'en ai assez.
Yeterince dinledim!
Ça m'exaspère!
Yeterince dinledim, başka iş bulurum o zaman.
- Si c'est ça, j'irai travailler ailleurs!
Yeterince dinledim.
- J'ai compris.
- Bak, yeterince dinledim.
- J'en ai assez.
Yeterince dinledim. Yaşlı adamın ölmesi bir kazaymış.
- Le vieux n'était qu'un accident.
Seni yeterince dinledim zaten!
J'en ai assez de toi. Je ne veux pas te tuer, mais ma parole je le ferai.
Ping-Pong konuşmasını yeterince dinledim.
J'en ai assez de votre ping-pong verbal!
... ama zamanımızda böyle mucizeler yok artık sizi yeterince dinledim, anlattıklarınız saçma.
De tels miracles existent-ils encore? J'en ai assez entendu. Voilà une pauvre affaire.
Saçmalıklarını yeterince dinledim!
je veux plus entendre tes bonniments!
Bu saçmalığı yeterince dinledim!
Tu fais chier avec tes conneries!
- Pekâlâ! Yeterince dinledim!
Ça suffit, maintenant!
Hakaretlerini yeterince dinledim.
Ça suffit, les insultes!
10 yıldır bu saçmalığı yeterince dinledim ve artık kusmak istiyorum.
Ca fait 10 ans que j'avale des conneries et je commence à m'étouffer.
Bu saçmalığı yeterince dinledim.
J'en ai assez entendu.
Yeterince dinledim, seni lanet gavat. - Yalan söylemiyorum. - Pislik torbası.
J'en ai ma claque de toi, petit sac à merde.
Kristen'dan yeterince dinledim, kes artık.
Kristen m'en a assez dit.
Yeterince dinledim.
- Cessez de parler de vous!
Yeterince dinledim.
J'en ai assez!
Ya, bunu yeterince dinledim.
Ecoute, Papa, j'en ai entendu assez. Ecoute, Papa, j'en ai entendu assez.
Senin zırlamanı yeterince dinledim Kapa çeneni!
Y en a marre de toi. Ta gueule!
Suçlamalarınızı yeterince dinledim!
J'en ai assez de vos accusations!
Yeterince dinledim!
J'en ai assez entendu.
Yeterince dinledim, madam.
Vous en avez dit assez, madame.
Ama galiba yeterince dinledim.
J'en ai assez de cet entretien.
Yeterince dinledim.
J'en ai ras le bol.
- Seni yeterince dinledim.
- Ça suffit.
Yeterince dinledim.
- Assez discuté. Au bûcher! - Au bûcher!
Onur kırıcı suçlamalarınızı yeterince dinledim, şimdi gidiyorum.
J'ai supporté trop d'injures et d'accusations!
Yeterince dinledim.
Ça suffit.
- Hayak, Y.S.'yı dinle. Yeterince dinledim.
Le plan du capitaine nous tue.
- Hayır, yeterince dinledim seni.
- Ça suffit.
- Yeterince dinledim.
- Non, c'est terminé.
Tamam, yeterince dinledim.
J'en ai assez entendu. C'est décidé.
Yeterince planını ve aileni dinledim.
J'en ai assez de vos plans et de votre famille.
Yeterince dinledim, biraz daha uyuyacağım.
Je vais dormir.
- Yeterince sorun dinledim.
- Que de complications.
Geldiğimizden beri yeterince tenor dinledim ben.
Je n'entends que ça des ténors depuis que je suis là!
Yeterince mazeret dinledim.
Assez de faux-fuyants!
Tamam. Yeterince saçmalık dinledim.
Tu m'as assez fait chier comme ça.
- Teşekkür ederim, fakat sanırım yeterince yalan dinledim.
- J'ai entendu assez de mensonges.
Yeterince dinledim!
C'est assez!
Yeterince muhteşem Zefram Cochrone'u dinledim.
Ras le bol du "Grand Cochrane"!
- Yeterince bahane dinledim.
- Des excuses.
Sanırım yeterince dinledim.
J'en ai assez entendu.
- Yeterince dinledim.
- Tu n'écoutes pas! Tu n'entends rien, tu ne veux pas, tu es sourde... parce que tu as peur d'affronter ce monde inconnu. - J'en ai assez entendu.
dinledim 33
yeter 2697
yeterli 197
yeter ki 28
yeter artık 870
yeterince 87
yeterince iyi 39
yeterli mi 69
yetersiz 30
yeter ama 52
yeter 2697
yeterli 197
yeter ki 28
yeter artık 870
yeterince 87
yeterince iyi 39
yeterli mi 69
yetersiz 30
yeter ama 52