English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ B ] / Büyük adam

Büyük adam Çeviri Portekizce

2,725 parallel translation
Şunu büyük adam gibi aç, tamam mı?
Abre lá esse menino grande.
Her iki canavarında birbirlerine olan tehditkar bakışlarına dikkat edin. Kurt Adam'ın dizginlenemeyen öfkesinin saçtığı ışık neredeyse onu büyük adamın boyutuna getiriyor.
E vêm a forma ameaçadora que ambos os monstros olham um para o outro, o Lobisomem com um olhar de pura raiva enquanto olha para o grandão.
Günaydın büyük adam.
Um bom dia, grandão.
Bu son 10 yılda FBI'ın gerçekleştirdiği en büyük adam yakalama olayıymış.
Dizem que é a maior caça ao homem que o FBI faz numa década.
Büyük adam gibi davranıyorsun. Yetişkin gibi hayatına devam etmek istiyorsun. Ama, gerçekten, içinde duygusal olarak gelişen bir çocuk var.
Está a agir como se fosse um adulto, mas só trouxe para a sua vida de adulto o desenvolvimento emocional de uma criança.
Hadi, Bay Büyük Adam, duyalım.
Vamos, Sr. Importante, quero ouvir...
Fakirlik içinde büyüyüp büyük adam olmak eskiden bu ülkede erdem sayılırdı.
Crescer na pobreza e crescer na vida era considerado uma virtude neste país.
Büyük adam, adı ne?
Homem grande. Como se chama?
Ve şuradaki milkshake'li adam gelince, büyük ihtimalle tuvaletini yaptıktan sonra kıçını silmesi için düdük çaldığı adamdır.
E aqui o "batidos"... Bem, ele deve cagar de apito, para saber que lado limpar.
O adamın ne kadar büyük bir dedikoducu olduğunu bilmiyor musun?
Sabes o tipo de fala-barato que este tipo é?
Adamın bana borcu büyük.
Este tipo deve-me uma das grandes.
Mesela bu gizli büyük jüri soruşturmasında neler oluyor sorusu gibi. Sorun şu, kâğıt üzerinde bu adam düzgün bir aday gibi gözüküyor.
Eis o problema : no papel, o homem parece ser um candidato decente.
Yarım saat önce, bir büyük jüri Meclis Üyesi Gibbons'ın aleyhinde, rüşvetten adam öldürtmeye kadar 30'dan fazla suçla ilgili dava açılmasına karar verdi.
Há meia hora atrás, um grande júri entregou um indiciamento listando mais de 30 acusações contra o Vereador Gibbons, de suborno a conspiração para cometer homicídio.
- Hayır. En büyük projemi hayata geçirebilecek kadar parası olan, şehirdeki tek adamı buldum ; ama sen, gidip onun maymununu mu öldürdün?
Localizei o único homem nesta cidade que tem o dinheiro para conseguir o meu desejado projecto, e tu mataste-lhe a porra do macaco?
- Büyük, adamım.
- Grande, homem.
Bu büyük, çıplak bebek adamın köpüklü sular arasından yükselişini hiçbir zaman unutamayacak olan çocuklara acıyorum.
Tem pena dessas pobres crianças que nunca vão esquecer esta imagem do bebé grande e nu a subir pela água como a criatura do lago branco pastoso.
Tamam. Yani sen-ebilmek oyun o, hani büyük, güçlü, Iean, yakışıklı yolu ile bu tür hayranız adamın adam istediğin, Bay Bradstone.
certo, sabes, podes armar-te nisso, sabes... grande, forte, bonito nessa tua maneira robusta do tipo "podes ir para o inferno", sr. Bradstone.
Adamın henüz haberi yok ama evi büyük bir değişime uğrayacak.
Ele ainda não sabe, mas a casa vai precisar de uma revolução.
Ayrıca büyük, pahalı cihazlar var artık... Adamın beynini okuyor.
Agora que há essas máquinas caras e grandes, eles podem cobrar... como se soubessem do que falam.
O büyük bir adam.
É um grande homem.
Büyük adam.
Grande coisa.
Evet, belki büyük bir iş adamı olabiliriz.
Talvez um bom quarterback. Não sei, como... o Manning?
Bataklık Bağısağı açıkçası yaşlı büyük ve iki savaşçı arasında daha fazla tecrübeli olanı Kurt Adam ise nispeten daha bilinmeyen verilerle geliyor.
O Pança do Pântano é mais velho, maior e mais experiente. O Lobisomem não tem estatísticas conhecidas.
Kurt Adam dikkatli olmak zorunda. Böyle büyük manevraları önemsememezlik yaparsa asla hayatta kalamaz.
O Lobisomem tem que ter cuidado, não pode trocar golpes assim, senão não sobrevive.
Kurt Adam da birkaç yumruk atmaya çalışıyor fakat Bataklık Bağırsağı büyük şişman göbeği ile ustalıkla savuşturuyor.
O Lobisomem tenta mandar uns murros, mas o Pança protege a barriga.
Sana bir sorum var! Bende en büyük ölüm makinası var, Zombi Adam!
Eu tenho a melhor máquina de matar, Homem Zumbi.
Başını! Adam haklı, Buzz. Kafasına büyük bir travma yaşatmadan bir zombiyi durduramazsın.
Ele tem razão, Buzz, só se detém um zumbi com golpes na cabeça.
Frankenştayn büyük bir çarpma ile Kurt Adam'ı mimdere yapıştırıyor.
Um enorme "Slam" manda o Lobisomem desamparado ao tapete.
Yalnız o savaşçı bir adam değildi, 12 yaşından daha büyük olmayan bir çocuktu.
Mas o guerreiro não era um homem, era um rapaz, não tinha mais de 12 anos.
Affedebilecek kadar büyük kalbi olan bir adam.
Um homem com um... coração grande o bastante para perdoar.
Toni, adamım Toni bana en büyük iyiliği yaptı.
O Toni fez-me um grande favor.
Bu adamın büyük bir ağzı vardı.
Este miúdo tinha uma grande boca.
Büyük bir adam olamayacaksın.
Não vai ser um grande homem.
İlkel mağara adamı diye bildiğimiz şeyin nasıl muazzam bir canlı olduğunu düşünmeye başladım. Öyle ki bugün yaşayan insanlardan % 27 daha büyük beyni vardı.
Acho fascinante que uma criatura que consideramos um primitivo homem das cavernas tivesse na verdade mais 27 % de cérebro do que qualquer pessoa viva.
Büyük bir adam mısın?
És um grande homem?
Tabii çok daha büyük çapta ve elinde Kellorem cihazının bir kopyası varken Adam bunu başarmak için gereken tüm enerjiye sahip olacak.
Só que numa escala muito maior... E com uma cópia do Kellorem, o Adam tem o poder necessário para concretizá-lo.
Büyük bir adam olabilir.
Pode ser um tipo grande.
eksselansları, siz büyük bir strateji adamısnız.
Sua Alteza Real, o senhor é um grande estratega.
Adam Smith, Dünya'daki en büyük kar sağlayıcı ekonomik sektörün, neticede finansal takas ya da diğer adıyla yatırımın içinde olacağını anlamamıştı. ... paranın kendini, diğer paraların hareketleriyle kazandığı topluma sıfır verimli değer sunan keyfi bir oyundur...
Adam Smith nunca imaginou que o sector económico mais rentável no planeta acabaria por pertencer à área do mercado financeiro ou do dito investimento, onde o próprio dinheiro é simplesmente adquirido pela movimentação de mais dinheiro num jogo arbitrário que contém
Adam çok büyük bir nitelik yansıtması içerisinde millet.
! O homem está engrenado em, projecção de grande atributo pessoal.
Bu işi aldığımızda karmaşık bir aklı inceleme ve deli bir adamın nörolojik haritasına bir anlığına bile olsa bakma şansı bularak senin neden böyle olduğunu az çok kavrayacağımı ve bu sayede bazı büyük gerçeklere ışık tutup belki bir gün başka hastalara da yardım edebileceğimi düşünüyordum.
Quando começámos este caso... Eu pensei que ia ter uma grande visão interior do porquê de seres como és... observar uma mente complexa, vislumbrar o mapa neurológico de um louco que poderia mostrar alguma luz sobre algumas verdades maiores, que talvez pudesse ajudar outros doentes um dia.
Baba, adam bizi çok büyük bir savaşa sürüklüyor.
Pai, ele está nos preparando para a maior das batalhas.
Bunu taklit eden adam, daha büyük bir kapasiteye sahip.
O homem que falsificou este título é capaz de coisas maiores.
Ama büyük usta Etkin, büyük usta Balagan'ı yenen adamı yendi.
Mas o Etkin ganhou ao tipo, que ganhou do Balagan.
Aradığınız adam Adrian Essex, büyük bir uyuşturucu taciri.
Quem procuram é Adrian Essex. Um dos maiores traficantes.
Kalabalığın geri kalanından biraz daha büyük bir adam vardı.
Estava com eles um sujeito um pouco mais velho que o resto da turma.
Onun yakalanması önemli olsa da büyük balık şu adam :
Apesar da sua detenção ter sido importante, o grande prémio é este homem :
Büyük bir travmanın ortasında bu adamı niye bana verdin?
Porque puseste aquele tipo comigo num trauma desta envergadura?
Büyük bir ilaç şirketi olan bir adam neden toprakta oynamak için Fransa'ya gitsin ki?
Por que é que um tipo envolvido em grande companhias farmacêuticas iria para a França só para brincar na terra?
Colin büyük baskı altında ve dengesiz tavırlar sergiliyor. Daha önemlisi de, şu an hedefteki adam.
O Colin está drogado, emocionalmente impulsivo, e contra tipos que podem disparar.
Okuduğum hikâyelerde küçük kahraman büyük kötü adamı hep yenerdi.
O pequeno herói derrota sempre o grande vilão nas histórias.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]