Nasıl olacak bu Çeviri Portekizce
525 parallel translation
İyi de nasıl olacak bu? Kim yapacak? Dikkat çekmeden takip yapabilecek,..
Devem ser pessoas que possam ir anónimas a qualquer lugar, seguir qualquer pessoa sem atraírem as atenções, seguir qualquer criança a qualquer casa sem levantarem suspeitas.
Nasıl olacak bu?
Qual é a senha?
Nasıl olacak bu?
Como?
Nasıl olacak bu, iş umurunda değilse senin?
Como pode ser se não quer saber de trabalho?
Nasıl olacak bu?
Não vejo como.
Nasıl olacak bu iş?
Mas como, Tenente?
- Nasıl tarihe geçeriz biliyorum. - Nasıl olacak bu?
- Vamos entrar para a História.
- Nasıl olacak bu?
- Como é que seria?
Bu iş nasıl olacak?
Como vamos fazer?
Bu nasıl olacak?
O que queres dizer?
Balayımız mevzu bahis olmuşken bu denli bencil ve zalimse şimdi evlendiğimiz zaman nasıl olacak kim bilir?
Como assim? Achei que fosse algo pior ainda.
Bu nasıl olacak efendim?
Quando será isso, senhor?
Dünya harika bir yer olacak deniyor. Bir telefon konuşması her şeyi sona erdirmeye yetecekken, bu nasıl olabilir?
Dizem que o mundo será maravilhoso mas de que ponto de vista, se basta um toque de telefone a anunciar o fim de tudo?
- Peki bu nasıl olacak? Bilmiyorum.
- Como isso vai acabar?
Bu nasıl olacak?
Como isso acontecerá?
- Onu bir anne olarak nasıl karşılayacak olman, tabi bu çok ilginç olacak.
- Estou a imaginá-la como madrasta... Acho que isso será muito interessante de ver.
Bu nasıl olacak?
- O que tem?
Bakalım nasıl olacak. Bu sizi rahatsız etmez mi?
Importa-se de andar um bocadinho?
Dr.Studelmeyer in ilk dersi "nasıl olacak?" İlk pratiğimiz bu olacak.
É onde o Dr. Strudelmeyers tem sua palestra "Como?" primeiro treino.
İşe yarar tek kaynağımız buyken nasıl olacak da... tahrik edici türdeki hikâyelerinizden ilham alacağız? Bu onlardan beklediğimiz şeydir.
Só assim poderemos retirar das suas histórias o grau de excitação necessária que esperamos delas.
Ama nasıl bulacağız, bu akşam olacak.
Mas como, se ele quer que eu case esta noite?
Bu sana nasıl yardımcı olacak?
E como é que isso o vai ajudar?
Bu küçük sorunu nasıl çözeceğimize dair bir fikrim var. İlk ve defaya mahsus olacak.
Tenho uma ideia para resolver este pequeno problema, de uma vez por todas.
- O varken bu nasıl olacak?
Com ela aqui?
Bu nasıl olacak?
- Diz-me como.
Lucky, bu gösteri nasıl bir şey olacak?
Lucky, como é que vai ser o show?
Peki, bu nasıl bir oda olacak?
Não sei. Não te preocupes.
3. bölgedeki cesetleri yakan mahkumlara ne olacak, Onları nasıl çıkaracağız? Bu büyük bir sorun.
Os prisioneiros no sector 3, os homens que cremam os corpos, como os tiramos de lá?
Büyük olasılıkla halkın bu konuya ilgisi hayatımızda görmediğimiz kadar fazla olacak. Mahkeme salonunda bir kaç kamera görüyorsunuz.
Vão ouvir muito disso pela simples razão de que a publicidade inerente a este caso não teve precedente nas nossas vidas.
Bu bana nasıl yardımcı olacak bilmiyorum.
Como me ajudará isto?
- Bu nasıl olacak merak ediyorum.
- Pergunto-me como irá fazer isso.
- Nasıl olacak bu?
O que isso significa?
Bu çok güzel, fakat bize nasıl yardımcı olacak.
Isso é lindo mas, como pode nos ser útil?
Ben açıkçası bu iş nasıl olacak bunu kestiremiyorum.
Não sei o que isto vai dar, Cole.
Eğer sana bu adam gibi kurban olmanın nasıl bir şey olduğunu gösterirsem ne olacak?
Queres que te mostre o que é ser vítima?
Son üç yıl boyunca bu hükümet gelecek 10 yıl ve sonrasında etkili olacak ulusal bir enerji politikası oluşturmaya çalıştı.
Nos 3 últimos anos, temos tentado estabelecer um plano de energia a nível nacional, que tenha um impacto duradouro nesta década, e nas futuras.
Nasıl olacak da bu karmaşanın arasında dişi köpeklere külot imal edeceğiz?
Onde iriamos encaixar essas calcinhas para quando as cadelas tiverem o período? Deixa-me falar, pai.
Evet, bu işin nasıl yapıldığını öğrenmek için sinemaya gitsem iyi olacak.
Será melhor que vá ao cinema para aprender meu trabalho.
Filo komutanı bu komuta yapısına nasıl entegre olacak?
Como encaixa um Navarch nesta estrutura de comando?
Bu nasıl mümkün olacak, bilmiyorum.
Não vejo como isso seja possível.
- Nasıl olacak bu?
- Como?
Tamam. Şimdi bu iş nasıl olacak?
Como é que isso funciona?
Bu nasıl bir hanım olacak?
E que tipo de esposa?
Madem çocuk istiyorsun, hamile kalmadan nasıl olacak bu iş o zaman?
Diz, estou curioso.
Gözlemciler, durumu değerlendirecek, sağ kalanlarla konuşacak ve eksiksiz bir rapor oluşturacaklar. Koloninin nasıl bu kadar çabuk düştüğü de araştıracakları şeyler arasında olacak.
Os observadores vão verificar a situação, entrevistar os sobreviventes... e fazer um relatório completo, incluindo tudo o que eles possam descobrir... acerca da maneira como a colónia foi conquistada tão depressa.
Peki nasıl olacak, tabakları bu küçük adamların kafalarına mı koyacaksınız?
Então, equilibras os pratos nestas cabecinhas?
Belki... fakat, onun haklı olduğunu nasıl kabul edebilirim. Bu konuyu direkt olarak bana getirdiğiniz için teşekkür ederim, Teğmen. Bu durum çok karmaşık bir hal aldı, ama anlattıklarınız bana çok yardımcı olacak.
Mesmo que a família o tenha feito por... amor... e que todos ficassem contentes por mim, e dissessem que nos veríamos... quando ele chegassem à Próxima Emanação... tenho de admitir,... que ainda há uma pequena voz dentro de mim... que está aterrorizada pela ideia de morrer... e desde que comecei a conversar consigo... essa pequena voz começou a falar cada vez... mais alto.
- Nasıl olacak bu?
E isso?
Peki bu nasıl olacak, James?
Como é que tu farias James?
Eğer Arizona, bu akşam ve haftaya kazanırsa lige 21 yıldır ilk kez katılıyor olacak.
Se o Arizona ganhar hoje e para a semana, entram nas qualificativas pela primeira vez em 21 anos.
Peki bu nasıl olacak?
E qual seria?