English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ O ] / Onunla konuşurum

Onunla konuşurum Çeviri Portekizce

745 parallel translation
Onunla konuşurum.
Vou falar com ele.
- Onunla konuşurum.
- Eu falo com ela.
Onunla konuşurum.
Falarei com ele.
Gelsomina, git karımı gör. Ben onunla konuşurum.
Vai ter com a minha mulher, Gelsomina, eu vou tratar disto.
Benden ne istediğinizi bilmiyorum, ama eğer istiyorsanız onunla konuşurum.
Não sei o que quer que eu faça, Virgínia. Se quiser, falo com ela esta noite.
Bu konuyu onunla konuşurum.
Falar-lhe-ei de si.
Ben onunla konuşurum.
Falarei com ela.
Tabii yeni lider Kaya Dana'ysa onunla konuşurum.
Mas, claro, se o Stone Calf é o novo líder por aqui se calhar, é melhor falar com ele.
Evet, Yazıcı. Onunla konuşurum.
Está bem, eu falo com ele.
Ben onunla konuşurum.
Depois falo com ele.
- Bunu onunla konuşurum.
- Discutirei isso apenas com ele.
Pekala, Cumartesi'den sonra onunla konuşurum.
- Fale com ele! Tudo bem! Falarei com ele após o Sabá!
Ben çıkıp onunla konuşurum.
Vou falar com eles.
- onunla konuşurum.
- Vou falar com ele.
Karımın Vadide bir kuzeni var kim kaportacı istese yani, onunla konuşurum.
A minha mulher tem um primo que é bate-chapas. - Se quiser falar com ele...
Onunla konuşurum!
Eu falo com ela!
- Onunla konuşurum.
Pode falar com ele.
Onunla konuşurum.
Eu falarei com ele.
Onunla konuşurum.
Eu falo com ele.
Ben onunla konuşurum.
Eu falo com ele.
Onunla konuşurum hayatım.
- Falarei com ele.
Evet onunla konuşurum.
Sim?
Onunla konuşurum, o iyi bir çocuk.
Eu ficaria com ele. É um bom garoto.
Onunla konuşurum.
Eu falo com ela.
Denemek istiyorsan, onunla konuşurum.
Quer tentar? Eu falo com ela.
Ben onunla konuşurum.
Eu falo com ela.
Bu aralar Alvarez'in ekibi Katedral'e yerleşmiş durumda. Senin için onunla konuşurum.
O pessoal do Alvarez está sob vigilância na catedral.
Ben onunla konuşurum.
Vou falar com ela.
Ben onunla konuşurum anne.
Eu falo com ele, mãe.
- Onunla konuşurum.
- Eu depois falo com ele.
Onunla ben kendim konuşurum.
Vou falar com ela.
Bu konuyu onunla daha sonra konuşurum.
Discutirei com ele mais tarde.
- Onunla daha sonra konuşurum.
- Então falo com ele mais tarde.
Onunla sonra konuşurum, haydi gel.
Então vou falar com ele. Vem.
Onunla ben konuşurum.
Eu própria falarei com ele. Vai conseguir convencê-lo, mãe.
Tamam, onunla sabah konuşurum.
Cabeça-dura. Está bem, falo com ele de manhã.
Tabii ki onunla senin ve Phylon hakkında konuşurum.
Claro que falarei com ele acerca de ti e de Phylon.
Onunla o zaman konuşurum.
Falarei com ele então.
O halde ben konuşurum onunla.
Nesse caso, falarei eu com ele.
- Onunla ben konuşurum.
- Eu falo com ele.
Herkesin belirtildiği sırayla peş peşe bana gelmelerini istiyorum, tabii prenses hariç, büyük bir hanım olması ve yaşından ötürü, onunla kendim gidip konuşurum.
Chame os passageiros, um por um, nesta ordem menos a princesa Dragomiroff de sangue real e mais velha do que quer aparentar.
Onunla sonra konuşurum.
Digo-lhe depois.
İsterse onunla konuşurum.
Se quiser, eu falo com ele.
Onunla ben konuşurum.
Eu falo com ela.
- Onunla ben konuşurum.
- Eu mesma falarei com ela.
Bu onunla nasıl konuşurum olcaktı.
Assim é como falo com ele.
Onunla her zaman konuşurum.
Sempre falo com ele.
- Onunla ben konuşurum.
Vou falar com ele.
Pablo gelsin, yalnizca onunla konusurum.
Quero que o Pablo suba. Só falo com ele.
Onunla konuşurum.
OK.
Morrie, ben konuşurum onunla.
Eu falo com ele.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]