English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → Portekizce / [ V ] / Vur beni

Vur beni Çeviri Portekizce

778 parallel translation
Eğer bu komplimansa vur beni.
Não é lisonjeio.
İşte geliyorlar anacığım, mutluyken vur beni
Mamãe, lá vêm elas! Me mate enquanto estou feliz!
Lütfen, vur beni.
Por favor dê-me um tiro.
Özür dilerim, bağışla beni, vur beni.
Vim cá para falar consigo sobre isso. As minhas desculpas, perdoe-me.
Tamam, vur beni!
Está bem, mata-me!
Haydi vur beni!
Avança e mata-me!
Vur beni!
Mata-me!
haydi, vur beni.
Então vamos atire.
Vur beni.
Mata-me!
Vur beni.
Mata-me...
Vur beni, Cat!
Dispara, Cat!
Vur beni.
Atira.
- Gerildim. Lafları unuttum. Vur beni.
- Com os nervos esqueço-me.
Hadisene şerefsiz, vur beni!
Vamos, filho da puta! Dispara contra mim!
Vur beni Glaude!
Dá-me um tiro, Glaude!
Vur beni! Merhametini hak etmiyorum!
Dá-me um tiro não mereço o teu perdão!
Vur beni yoksa kendimi gerçekten asacağım!
Dá-me um tiro ou vou mesmo enforcar-me!
Vur beni! Ben sadece bir pisliğim!
Dá-me um tiro sou lixo!
Vur beni. İki kez vur.
- Dá-me na cabeça.
O zaman vur beni.
- Então dá-me um tiro.
Hadi. Vur beni!
Dispara.
- Akşamdan kalmayım, vur beni.
- Estou com ressaca. Mata-me!
vur beni!
Então dispara!
Vur beni, vur beni.
Dá-me um tiro.
Silah nerede? Vur beni!
- Vou-me matar também.
Haydi vur beni, vur beni!
Vamos, a ver se me conseguem dar.
Vur beni.
Mata-me.
- Durma, vur beni.
- Andem!
Son bir jest yap ve beni vur. Hem de çabuk olsun.
Um tiro certeiro e rápido, está bem?
O halde sırtımı döndüğümde beni de vur.
Atiro nas pessoas pelas costas. Tudo o que precisa fazer é puxar o gatilho quando eu voltar à cidade.
Önce beni vur.
Mata-me primeiro.
Beni duyduğunda sen de duvara vur.
Quando me ouvires, bates nesta parede.
Şimdi ya silahını çekip beni ayaktayken vur ya da kendini en iyi şekilde savun...
Pode puxar seu revólver e atirar. Defenda-se do melhor jeito que puder.
Sen vur beni.
Mata-me!
Haydi, vur beni!
Vá lá, atira!
Vur beni...!
Atira...!
- O zaman vur öldür beni.
- Não te pedimos a permissão.
Vur beni Mike.
Nem a examinou.
Tanrı aşkına beni vur.
Ora, me mate, Mike.
Vur beni.
Dispara contra mim.
Onlar beni vurmadan önce sen vur.
Dispara contra mim antes que sejam eles ou sou eu que te mato.
Vur onu. Beni öldürmeye çalıştı.
Ele está tentando me matar!
- Pekâlâ, şimdi beni vur.
- Porque é o correcto. - Quantos há como vocês?
Beni durdurmak istiyorsan vur.
Se me queres impedir, dá-me um tiro.
Beni vur da şunun çenesine katlanmaktan kurtulayım.
Façam-me um favor e atirem em mim para que eu não tenha de ouvir mais a boca dele.
Eğer yapabilirsen, beni tek atışta vur.
Mate-me com o 1º tiro, se puder.
- Artık seni dinlemiyorum bile. Beni parçalara ayırıp, duvara vur daha iyi.
Ao sair das aulas, escutei quando ele disse que ia busca-la.
Howard, eğer gerekirse beni vur.
Howard, atire em mim se quiser.
Beni vur ve bu iş bitsin!
Acabe com esta comédia e dispare essa arma.
- Değilim. Öyleysem, beni vur.
- Se eu for como ele, podes matar-me!
Bud, o kadar yaşlanır ve böyle davranırsam. lütfen beni vur, olur mu?
Bud, se eu ficar assim velha e me comportar assim, por favor matas-me?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]