Çok özel Çeviri Portekizce
4,249 parallel translation
Manny biraz ihmal edildiğini hissediyordu. Ona çok özel bir gün yaşatmak istedim.
O Manny tem-se sentido um bocadinho posto de parte... e quero dar-lhe um dia muito especial.
Ve de, stokları yeniden ayarlayacağım. Kulağa harika geliyor. Seni çok özel bir yere götürmek istemiştim.
Por mais fantástico que pareça, quero levar-te a um sítio especial.
Ona çok özel birinin geleceğini söyledim, oda bizim için erkenden kapattı.
Disse-lhe que queria cá trazer alguém especial e ele fechou mais cedo.
Çok özel bir yere. seveceğini düşünüyorum.
Um lugar especial. Vais adorar. Apenas para nós dois.
Ve çok sinirlendim çünkü, bence sen çok özel birisisin ve onların hepsinden çok daha iyisin.
E isso deixou-me tão zangada, porque acho que és tão especial e superior a qualquer uma delas,
Hayvanınızla çok özel bir bağ kuruyorsunuz.
Criamos uma relação muito pessoal com o animal.
Baksana, çok özel bir duruş.
Todo o aspecto é muito específico. A peruca, a maquilhagem...
Bu benim için çok özel bir durum.
É uma ocasião especial para mim.
İçinde yumurta, çedar peyniri.. ... ananas sosu, karides bir de gizli ve çok özel bir malzeme var.
Ele tem ovos, tem cheddar... salsa de abacaxi, camarão, e um ingrediente secreto muito especial.
Çok özel bir kadın.
É uma mulher muito especial. Tem 48 anos.
Bence çok özel birisin.
Acho que és especial.
Bugün bizi ziyarete gelen çok özel bir konuğumuz var.
Temos um convidado especial esta noite.
Kendimi çok özel, akıllı ve değerli hissetmemi sağladı.
Fez-me sentir especial, inteligente e valorizada.
Bildiğiniz üzere, bugün çok özel bir konuğumuz var.
Como sabem, hoje temos uma convidada muito especial.
Ya da annemle çok özel bir ilişkim olması gibi.
Ou tenho uma relação muito especial com a minha mãe.
Sana çok özel bir şey getirdim. Gerçek ayı postundan.
Eu tenho uma coisa muito especial para si, feita a partir dum urso verdadeiro...
Bu akşam çok özel bir kişilik bizimle birlikte.
Temos uma personagem muito especial entre nós.
Evet, çok özel bir küçük kız.
Ela é.... uma menina muito peculiar.
Daha çok özel geceler ya da o çeşit bir şeyler yapıyor.
Ele toca mais em festas privados, coisas assim.
Olay mahalinde çok özel bir cankurtaran sistemine sahip bir şahsın bulunması sayesinde ceninin beyni kurtarılabilmiş.
Porque é que alguém em particular da Salvação Especial passou a fazer parte desta cena? O cérebro do feto foi a única parte a sobreviver.
Maureen, uzun süre sevdiğin çok özel biri oldu mu?
Maureen, tiveste um amor especial de muito tempo?
Ve gecenin karanlığında gizli ve çok özel bir gölde gergedanlar, münzevi hayatlarından çıkıp uzaklardan gelip yıldızların altında buluşuyor.
E aqui, no abrigo da escuridão, num charco secreto e muito especial, os rinocerontes abandonam a sua normal vida solitária, e vêm de quilómetros em redor para se encontrarem debaixo das estrelas.
- O çok özel bir kız.
Ela é uma menina especial.
Yani pek çok özel klonlama tekniklerini geliştirmişsiniz. Bakteriler amipler, böcekler ve insan derisi üzerinde, öyle mi? Doğru.
Dr. Leekie, há várias técnicas de clonagem patenteadas, em bactérias, anfíbios, insetos, tecidos de pele humana.
Sana çok özel bir bakış açın olduğunu söyleyebilirim Cosima.
Consigo perceber que tem uma perspetiva singular, Cosima.
Çok özel biri.
Quero dizer, ela é muito especial...
Aquino çok özel bir şeye ve benim bulmak istediğim bir şeye ev yapmak için kiralandı.
Aquino foi contratado para construir um abrigo para uma coisa muito especial, uma coisa que quero encontrar.
Ama çok Özel Ajan DiNozzo'nun araştırma yeteneğinden saklanamazlar.
Mas não os dons de investigação do Agente super especial Anthony DiNozzo.
Sen çok özel bir erkeksin.
És um homem muito especial.
Çok özel bir mermi.
É muito específico.
Bay Gallagher, çok özel çocuklarınız var.
Sr. Gallagher, tem filhos muito especiais.
O çok özel bir çocuk.
Ele é tão especial.
Bugün hepimiz için çok özel bir gün olacak.
Hoje vai ser o dia mais especial de sempre para todos nós.
Uslanmak istememi sağlayacak çok özel birini bulana dek harika vakit geçirmiştim.
Diverti-me tanto que foi preciso alguém muito especial para me fazer querer assentar.
Çok özel bir şeysin sen be.
Faz de ti alguém muito especial.
Evet ama o çok özel biri ve benim de özel olduğumu düşünüyor ayrıca beni sevsin istiyorum.
Sim, mas ela é especial e... pensa que eu sou especial e... quero que ela goste de mim.
Otelin konferans salonunda bazı çok özel çok üst düzey toplantılara katılmış.
Para participarem em reuniões privadas, de alto nível, na sala de conferências do hotel.
Saçını bu taraklarla ayırttırdığına göre senin için çok özel biri olmalı.
Deve ser alguém muito especial para ti para ter direito a essas vitaminas todas.
Özel araştırmacı bir çok düşmanına yem oldu.
Um investigador particular acumula muito inimigos.
Kazanan, diğer yarışmacılara karşı çok özel bir avantaj kazanacak.
Este desafio destina-se a determinar qual de vocês pode ficar com o Daniel.
İnan bana, özel sektörle işim bittiği için çok memnunum.
Acredita em mim, estou demasiado contente por estar livre do sector privado.
Özel sektöre geçmekle çok akıllıca bir hareket yaptı.
Foi muito inteligente da parte dela, mudar-se para o sector privado.
- Tamam. Şimdi sana çok güzel, özel bir şurup veriyorum.
Agora, vou dar-te um xarope especial.
Özel hayatı hakkında çok ketum.
A forma como ele é tão evasivo acerca da sua vida pessoal?
Çok ani olduğunun farkındayım ama seninle aramda özel bir bağ olduğunu hissediyorum.
Eu sei que parece repentino, mas sinto uma ligação especial contigo.
Bu çok özel bir kalıp.
É um padrão muito específico.
Özel sipariş ama anakarada pek çok yerde de bulabilirsiniz.
Ordem especial, mas para fazer um monte de outros lugares do continente.
Duş yaptırmadan özel hocanın karşısına çıkartacağımı sanıyorsan çok ama çok yanılıyorsun genç adam.
Se achas que te vou deixar assim perto do teu professor, estás muito enganado, rapaz.
Ama günü özel yapmak için çok fazla baskı oluyor ve hiç işe yaramıyor.
Mas há tanta pressão para tornar a noite especial e nunca funciona.
Bana ne onlardan ya. Bizim akşamımız onlarınkinden çok daha özel olacak.
A nossa noite vai ser mais especial que a deles.
Ama bizim bölümde özel bir birim var. Ona çok yaklaştılar.
Mas há uma equipa no nosso departamento que está muito perto.
özel 91
özellikle 124
özel olarak 56
özel bir şey yok 45
özel bir şey 38
özel mi 19
özel bir şey değil 31
özellikle de 64
özellikle de sen 26
özel baskı 40
özellikle 124
özel olarak 56
özel bir şey yok 45
özel bir şey 38
özel mi 19
özel bir şey değil 31
özellikle de 64
özellikle de sen 26
özel baskı 40