A night translate Turkish
43,649 parallel translation
Whilst the paragliders prepare for a night on the mountain cameraman Barrie Britton is setting out early on a more cautious quest to film wild golden eagles from a hide.
Paraşütçüler dağda geçirecekleri bir geceye hazırlanırken kameraman Barrie Britton saklandığı bir yerden daha temkinli bir çekim yapmak için erkenden yola çıkıyor.
They can travel two thirds of a mile a night in search of its dinner and right now, it has just detected its main course.
Yemek peşinde gecede bir kilometre yol kat edebilir ve şu anda ana yemeğini belirlemiş bulunuyor.
I please, which includes renting it out for a dollar a night.
Bu onu gecesi bir dolara kiralamayı da kapsıyor.
A night alone.
Bir başıma kaldığım gece
- A night?
- Bir gece mi?
Last night, he was targeted by someone who reviles such individuals, a predator of predators, if you will.
Dün gece, bu tür kişileri cezalandıran birisi tarafından hedef alınmış bir avcı avcısı, inanın ya da inanmayın. Apaçık belli.
On the night of their respective trysts, Dr. Chun and four other tricked men were not greeted by a pubescent girl, but by a vigilante with a camera.
Randevu gecelerinde Dr. Chun ve oyuna gelmiş diğer dört adam ergen bir kız tarafından değil kameralı bir infazcı tarafından karşılandılar.
Have a good night, Doc.
İyi geceler, Doktor.
So you're saying he went to that motel two night ago to humiliate a new predator, only the tables got turned, his prey pulled a gun.
Yani diyorsunuz ki, iki gece önce yeni bir avcıyı rezil etmek için otele gitti ama işler tersine döndü ve yemi ona tabanca çekti.
There is zero point denying you went to the motel the other night to sleep with a girl you thought was only 15.
15 yaşında olduğunu düşündüğünüz bir kızla birlikte olmak için önceki gün o otele gittiğinizi inkar etmenin anlamı yok.
I didn't break a single law that night.
O gece bir tane bile kanunu çiğnemedim.
We have a list of the other people who were staying at the motel that night.
O gece otelde kalan diğer kişilerin listesi elimizde.
All right, listen, you have a good night, okay?
Pekala, dinle, iyi geceler, tamam mı?
I had kind of a weird night.
biraz garip bir gece geçirdim.
I had a late-night conversation with...
Gecenin geç bir saatinde şeyle sohbet ettim...
I think it's going to be a fairly restless night for me as well.
Sanırım ben de epey huzursuz bir gece geçireceğim.
After a long night on top of the mountain, the weather is only getting worse.
Dağların tepesindeki uzun bir geceden sonra hava gittikçe daha da kötüleşiyor.
With the coming of the night, a new cast of jungle characters takes to the stage.
Gecenin gelişiyle cangılın yeni karakterleri sahneyi devralır.
To catch more than a glimpse of them and reveal their hunting behaviour, you need night-vision cameras.
Onları bir saniyeden daha uzun görmek ve avlanma davranışlarını ortaya çıkarmak için gece görüş kameraları gerekiyor.
Exhausted by the effort of travelling such a distance on land, this hatchling's chances of surviving the night are slim.
Kara üzerinde bu kadar mesafe kat etmekten bitkin düşen bu yavrunun geceyi atlatma ihtimali oldukça düşük.
And suddenly you're working all hours of the night and your sharing an office with-with a brilliant and exotic beauty queen.
Birden bire uzun geceler boyu çalışmaya başladın. Ofisini zeki ve egzotik bir güzellik kraliçesiyle paylaşıyorsun.
Sorry you had such a hard night, buddy.
Böyle zor bir gece geçirdiğin için üzgünüm dostum.
I think what Phil's trying to say is that he and I haven't had a boy's night in a good while.
Phil'in söylemeye çalıştığı şey şu sanırım : Onunla epeydir erkek erkeğe vakit geçiremedik.
Had my league last night. I'm a little bowled out.
Dün akşam bizim lig vardı, bovling görmek istemiyorum pek.
No, I'm not home alone on a Saturday night.
Hayır, cumartesi gecesi evde tek başıma oturmuyorum.
This is a banner night for female genitals.
Kadın cinsel organları için büyük gece.
Their task Du jour is that I deliver five minutes of observational comedy at open Mic night at a place called The Joke Hole.
Du Jour görevlerini ben teslim ediyorum Beş dakikalık gözlemsel komedi Açık Mic gece Joke Deli adlı bir yerde.
We can make a compelling circumstantial argument that you are guilty and we did last night... to the Convocation of Orthodox Rabbis and the I.C.H., their equivalent in the Muslim faith.
Zorlayıcı bir şartlı tartışma yapabiliriz. Suçlu olduğunuzu ve yaptık son gece... Ortodoks Hahamların Konuşmasına
It's cold at night, so make sure you have a scarf on.
Geceleri soğuk oluyor, mutlaka atkını tak.
Tell her to date someone on the team she doesn't have to give a sponge bath to every night.
Her gece banyo yaptırmak zorunda kalmayacağı bir sevgili bulmasını söyle.
This dude, who got held up around the way last night... he was a birthday clown?
Bu ahbap, Dün gece orada kalanlar... O bir doğum günü palyaçosu muydu?
Apparently, there was a real crime wave last night.
Görünüşe göre, dün gece gerçek bir suç dalgası vardı.
It's given me a snapshot of where your group's leadership was at the precise moment a member of Los Espectros was gunned down last night.
Bana bir anlık verildi. Grubunuzun liderliğinin kesin olarak nerede olduğu Los Espectros üyesi dün gece öldürüldü.
I was walking back from the store one night, and this dude rolled up on me in a car.
Bir gece dükkandan geri yürüyorduk, Ve bu adam bana arabayla sarılmış.
A member of a rival gang was shot and killed in SBK territory last night.
Rakip bir çetenin üyesi Dün gece SBK bölgesinde vurularak öldürüldü.
The night it happened, you told police that you didn't get a good look at the mugger's face.
Olay gerçekleştiği gece, Polise iyi bakmadığını söyledin Yüzbaşı yüzünde
Sir, last night in many villages along the west coast, they say there was a strange occurrence.
Valim, dün gece sahil boyundaki birçok köyden tuhaf vaka istihbaratı aldık.
In this late hour of the night, what is a guest of the inn doing here?
Gecenin bu saatinde handa misafir olan birinin burada ne işi olur?
This is a place of opposites, where night looks like day.
Burası, zıtlıklar mekânıdır. Gece, gündüz gibi görünür.
Last night you went to a club to pick up girls, didn't you?
Dün gece kız tavlamak için kulübe gittin değil mi?
On an April night in 2015... a gang of thieves attempt the unthinkable :
2015 Nisan ayında bir gece... CANLANDIRMA... bir hırsız çetesi imkansızı yapmaya kalktı.
The fact that he was able to hijack a plane, and then jump out of it mid-flight at night... that's major.
Bir uçak kaçırıp gece yarısı uçaktan atlaması... Bu büyük bir olay.
I wouldn't jump out of an airplane with just a parachute at night?
Sadece bir paraşütle geceleyin uçaktan atlamazdım.
And on the following night, Saturday, April 4th... the Grandpa Gang returns to Hatton Garden to finish off what they'd started.
Ve ertesi gece, 4 Nisan Cumartesi günü... GERÇEK GÖRÜNTÜ... Büyükbaba Çetesi başladıkları işi bitirmek için Hatton Garden'a döner.
Have a great night.
İyi geceler.
I even brought my car, so let's go and enjoy a nice night view, shall we? Well, lady?
Hazır arabamla da gelmişken şöyle bir dağa gidip gezip dolaşalım mı, teyzecim?
I didn't get a lot of sleep last night.
Dün gece pek uyuyamadım.
I'm sleepy. Okay. Have a good night.
Peki, iyi geceler.
- Uh, it's a school night.
- Yarın okul var.
I bought you a night.
Sana bir gece kazandırdım.
It seems she hangs upon the cheek of night like a rich jewel. "
Bir mücevher gibi asılmış sanki gecenin yanağına. "
a nightmare 78
a nightclub 23
night 2638
nightmare 102
nights 96
nightingale 38
nighty 93
nightmares 72
nighter 122
nighthorse 18
a nightclub 23
night 2638
nightmare 102
nights 96
nightingale 38
nighty 93
nightmares 72
nighter 122
nighthorse 18
nighty night 21
night and day 58
nightcap 16
night shift 20
nightclubs 16
night moves 16
nighters 22
night stands 48
night vision 17
night after night 65
night and day 58
nightcap 16
night shift 20
nightclubs 16
night moves 16
nighters 22
night stands 48
night vision 17
night after night 65