English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Abs

Abs translate Turkish

1,120 parallel translation
- Abs, I'm trying to work.
- Abs, çalışmaya çalışıyorum.
Patch in the video, Abs.
Görüntüyü başlat Abs.
Abs, get the Captain up on the feed.
Abs, Yüzbaşıyı bağla.
Not the whole building, Abs.
Bütün bina değil Abs.
There is no justice in this world, Abs.
Bu dünyada adalet yok, Abs.
Abs! Need an ID.
Abs, bana bir kimlik lazım.
You scoff, but there's scientific ev - Silver'll be fine, Abs.
- Burun kıvırıyorsun ama bu bilimsel- - - Gümüş iyidir, Abs.
Abs, leave a few gaps.
Abs, bir iki boşluk bırak.
Thanks, Abs.
Teşekkürler Abs.
Hey, Abs. Gibbs.
Abs, benim, Gibbs.
Abs, you get any sleep?
Abs, uyuyabildin mi?
"Nice work on those prints, Abs."
"Parmak izlerini iyi hallettin Abs."
I mean, can you imagine being with a guy with abs like that?
Böyle karın kasları olan bir erkekle birlikte olduğunu düşünebiliyor musun?
As my abs.
Karın kaslarım kadar...
How did Doug get such incredible abs?
Doug bu karın kaslarını ne zaman yaptı?
I almost took bullshit beer basher bunch of kids with six pack abs. (? )
Şimdi kaslı ahmaklara bira partileri veriyorum.
My legs are fantastic, I have killer abs... my ass is perfection...
Bacaklarım muhteşem, karın kaslarım harika, popom kusursuz...
Who knew? Homer Simpson.
Kim tanıyor ki? "Erkeğin Şişmanlığı : 6 haftada kötü ABS" Homer Simpson.
They just draw his abs on.
Üzerine kas çiziyorlar.
I don't know if Connor's smile cost a million... but his six-pack abs are worth at least double that.
Connor'ın gülüşü bir milyon dolar eder mi bilmiyorum ama karın kasları kesinlikle iki katı eder.
Here's a dollar, Abs.
Al sana bir dolar Abby.
ABs take a peek in.
AB'ler gizlice göz atar.
Abs of steel.
Kasların çelik gibi.
My abs are way more ripped than that guy's.
Benim karın kaslarım bu adamlarınkinden daha belirgin.
What's the problem, Abbs?
- Sorun nedir, Abs?
What do you have, Abbs?
Ne var ne yok, Abs?
Pleasure doing business with you, Abs.
Seninle iş yapmak güzeldi, Abs.
Okay, what do you got for me, Ab...?
Ne buldun, Abs?
I'll be beneath * * * * * * * * *.
- Bilmeleri gerekmiyor bence Abs.
For the case, Abbs.
- Dava için Abs. - Doğru ya.
We got it, Abbs. Thanks.
Hallediyoruz Abs.
You didn't screw up, Abs.
Sen bir şey yapmadın Abs.
What do you got, Abbs?
- Ne buldun, Abs?
"What do you got, Abbs?"
- "Ne buldun, Abs?" diye sormalar.
What do you got, Abbs?
Ne buldun Abs?
- No. Abbs, I don't have time.
- Abs, vaktim yok.
Any chance we can make the driver, Abbs?
- Bir ihtimal şoförün yüzünü çıkarabilir miyiz, Abs?
Abs, give me good news.
Abs, bana iyi haberler ver.
Zoom in, Abs.
Yaklaştır Abs.
You were persistent, Abs.
Çok ısrarcıydın Abs.
Director.
Müdüre hanım. Abs.
Are you sure about that, Abs?
Emin misin Abs?
Oh, come on, Abs.
Hadi ama Abs.
It's not there, Abs.
Orada birşey yok Abs.
You don't sound convincing, Abs.
İkna olmuş görünmüyorsun Abs.
They'll want to see some abs.
Biraz karın kası görmek istiyorlar.
Speed it up, Abbs.
Hızlı sar, Abs.
Good work, Abbs.
- Eline sağlık Abs.
- Sorry, Abbs, but this is big.
- Pardon Abs ama bu çok önemli.
They're not dead, Abs.
Ölmediler Abs.
Abs.
Tony.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]