English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ A ] / Ah ha

Ah ha translate Turkish

1,245 parallel translation
Ah ha, boy, hear!
Sen de mi öyle diyorsun?
" Ah-ha-ha.
"Hah ha haa."
- Another drink, gentlemen?
- Başka içki, bayım? - Ah-ha!
Ah, so you're saying it probably isn't 930 feet.
Ha, diyorsun ki Belki 930 feet değildir.
- Uh-huh.
- Ah-ha.
Oh, don't you dare tell me that felt fake.
Ah, sakın ha bu da yapay geldi deme bana!
Uh-huh.
Ah-ha.
Ah-ha!
Morire :
Ah-ha!
Onlar gülmedi, ama ben de gülmedim.
Ah-ha!
Ah-ha!
- I would it might be hangers till then. - Ah, ha!
Şimdilik kılıf mılıf demekle yetinelim.
- ~ That's the life for me ~ - ~ Ah-ha-ha-ha-ha-ha ~
- ¢ İ İşte hayat bu benim için ¢ İ - ¢ İ Ah-ha-ha-ha-ha-ha ¢ İ - ¢ İ İşte hayat bu benim için - Ah-ha-ha-ha-ha-ha ¢ İ
- ~ That's the life for me ~ - ~ Ah-ha-ha-ha-ha-ha ~ ~ That's the life That's the life for me ~ ~
¢ İ İşte hayat bu, İşte hayat bu benim için ¢ İ
- Stop! Ah-ha-ha!
Ah-ha-ha!
Ah-ha-ha-ha-ha-ha!
Ah-ha-ha-ha-ha-ha!
Well, it's Rita Robbins and Major Thorn! Ah! A-ha-ha, aha.
Ne güzel, Rita Robbins ve Binbaşı Thorn!
- Ah, ha, ha, ha, staying alive Staying alive - God bless you guys.
Tanrı yardımcınız olsun beyler.
Ah-ha-ha-ha-ha. You're bein'an asshole.
- Baş belası olmaya başladığını biliyor musun?
Well, maybe if you don't go, your team will win. - Ah! Ha-ha-ha!
- Belki sen gitmezsen, takımın kazanabilir.
Uh-uh, now we're getting greedy.
Ah-ha, işte açgözlü olmaya başlıyoruz.
Brought the "tidy" for me to sign and said : "Ah! That reminds me..."
İmzalamam için bir şeyler getirdi ve dedi ki : "Ha, aklıma gelmişken..."
Aw, "the electric kool-Aid acid test."
Ah "the electric kool-Aid acid test" ( 60'larla ilgili bir kitap ) - Eski günlere gittin ha?
Ah-ha, very clever.
Çok akıllıca.
Ah, yes! Ha ha!
Evet!
- Didn't I tell ya? - Ah.
Demedim mi ha?
- O.D.! - Ah-ha-ha!
Batı Hollywood Bulvarı'ndan İki Blok Ötesi.
Oh.. ho.
Ah-ha.
Ha! It's ours.
Ah, bizimkiymiş.
Ah!
ha!
Ah-ha-ha, Nina.
Nina.
Ah, you too, huh?
- Ah, siz de, ha?
Oh, fuck it.
Ah, siktir et ha?
Oh, yeah, no.
Ah, ha, evet. Yo, yo daha gidemedim...
Okay, but how does all this add up to an emergency?
Ah, bak tamam ama, bunda, bu kadar acil olan şey nedir ha?
Ah-hee-ha!
Tam isabet!
Ah, so the rich get richer off the sweat of the poor, right, Scott?
Böylece zenginler fakirlerin sırtından daha fazla zenginleşebilir ha?
Uh-oh.
Ah-ha.
- Ah, Markus...
- Ha, Markus...
- Aye. - Ah-ha.
Evet
Oh, I see, a criminal, huh?
Ah, Anlıyorum, bir suçlu, ha?
Ah!
Ha!
Oh my poor Dad!
Ah babacığım ah! Gitti ha?
A direct hit! Ah-hee-ha! -
Tam isabet!
- Ah-ha!
- Ah-ha!
Ah, now, this is a new one.
Ha bak bu yeni bir şey.
Ha, women!
Ah şu kadınlar!
Oh, right, yeah. "Women!"
Ha evet, ah bu kadınlar!
Ah.
Ha.
Ah, you heard about that, eh? [Chuckles]
O konuyu duydun, ha?
They're Hollywood, they can do anything.
— Bay Hankey? — Ah, Kyle. Naaaber ha.
Ah, bread and water, huh?
Ah, ekmek ve su, ha?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]