All right now translate Turkish
11,105 parallel translation
All right now, close the door.
Pekala şimdi kapıyı kapatın.
All right, now all that's left is for us to sign and date the document, and we will officially no longer be roommates.
Pekâlâ. Bir tek imzalamak dökümana tarih atmak kaldı. Artık resmen ev arkadaşı olmayacağız.
All right, now we're gonna put something in your arm to give you medicine.
Pekala şimdi ilaç vermek için koluna bir şey sokacağız. - Bu biraz acıtacak tamam mı?
All right, folks, we've been concentrating on the tough, now let's see what puts the "mud" in mudder.
Pekâlâ gençler, zor kısma ağırlık verdik şimdi de sıra çamur kısmında.
All right, lock down the building now.
Binayı kilitleyin.
All right, so what's gonna happen is, you're gonna give us a name right now, and you can go home.
Olacak olan şey şu : Bize hemen bir isim vereceksin, sonra evine gidebilirsin. Tamam.
All right, we're heading back now.
Tamam, merkeze dönüyor.
- All right. Okay, so now these kids are on the run.
Tamam, çocuklar şu anda firarda.
For all you know, I could be exercising right now.
Bilginiz olsun, şu anda egzersiz yapıyor olabilirim.
We are all lost right now.
Şu anda hepimiz kaybolduk.
Okay, our bad guy could use the underground access from the now-clear subway tunnels to get past all the security and go right up into the airport.
Tamam, kötü adamımız bu artık boş olan metro tünelleriyle kavuştuğu yer altı erişimini tüm güvenliği geçerek hava alanının ortasından çıkmak için kullanabilir.
All right, now everyone.
Pekâlâ, şimdi hep beraber.
All right, my friends, I have to say goodbye now because I'm off to Washington with my running mate.
Pekâlâ arkadaşlarım, şimdi sizlere elveda demeliyim. Çünkü yol arkadaşımla birlikte, Washington'a doğru yola çıkıyorum.
You know, now that he thinks I'm dead, he's probably all over you, right?
Benim öldüğümü düşündüğüne göre sana göz koymuştur bile, değil mi?
Hey, you got to let me take care of you now, all right?
Seni tedavi etmeme izin ver, tamam mı?
Everything's gonna be all right from now on.
Artık her şey düzelecek.
Everything you want to say to me right now, all the names you want to call me... pathetic, conniving, selfish... but...
Bana şu an söylemek istediğin şeyler haykırmak istediğin sıfatlar acınası, içten pazarlıklı, bencil, hepsinde haklısın.
All right. Now, recent downloads.
Pekâlâ, son indirmelere bakalım.
All right, I'm gonna go check out the rest of the inn'cause now I got grandma all over me, so...
Tamam ben gidip otelin kalanına bakacağım çünkü büyükanneye dönüşmeye başladım.
Right now we've got to deal with what we can deal with - - all these spent shells Amara's leaving behind.
Şu an elimizdeki şeyle ilgilenmeliyiz. Amara'nın arkasında bıraktığı boş bedenlerle.
All right, so, what do we do now?
Pekâla, şimdi ne yapıyoruz?
I have been really nice, April. All right, but it's time now, okay?
Sana nazik davranmaya çalışıyorum April ama artık zamanı geldi.
All right, and now you have little boy.
Küçük oğlunuz da geldi.
All right, if there are no further comments, then the seven voting members of the committee may now vote.
Pekâlâ, başka söylenecek bir şey yoksa komitenin 7 üyesi oylamaya başlayabilir.
But right now, I'm willing to put all that behind me, for the two of us to start over.
Claire'e sor. Ama şu anda ikimiz de baştan başlayalım diye tüm olanları geçmişte bırakmaya hazırım.
All of these peoples'families are on their way to this hospital right now.
Hastaların aileleri hastaneye gelmek üzeredir.
Right now all that matters is I need to be with my family while I can be.
Şu anda tek önemli olan, hâlâ zamanımız varken ailemle birlikte olmam.
Now, you concentrate on taking care of yourself, all right?
Artık, kendine iyi bakman gerek tamam mı?
All right, well, it's no coincidence that Gabriel's name is popping up now.
Pekâlâ, Gabriel adının geçmesi tesadüf olamaz.
Now, Gabriel's men are gonna be watching, so we need to move fast, all right?
Şu anda Gabriel'in adamları burayı izliyorlardır. Hızlı davranmalıyız, tamam mı?
All right, fine, she doesn't need her own point of view. Now, chop-chop.
Öyle olsun, kendi düşünceleri olması gerekmiyor.
If you want to grab your laptop and take all this down, it's pretty fresh right now.
Eğer bilgisayarını alıp, bunları kaydetmek istersen henüz daha yeni.
Oh! Hey, all right, come on now.
Yapmayın şöyle şeyler.
Right now, all around the world, people are seeing what morals look like.
Şu anda, bütün dünyadaki insanlar ahlakın nasıl bir şey olduğunu görüyor.
All right, you've had a good run ; now it's over.
İyi savaştın ama buraya kadar.
I feel stupid now, but at the time, he was saying all the right things.
Şimdi aptal gibi hissediyorum ama o zaman söylediği her şey doğruymuş.
That's all the more reason for us to use this time right now while we have it.
Hazır vakit bulmuşken beraber zaman geçirmemiz için daha iyi bir fırsat olamaz.
All right, we're gonna do 15 pushups right now.
Pekala, 15 şınav çekeceğiz şimdi.
If - - if we would have watched that movie a few months ago, it would have been really weird, but... We're all good now, right? Oh, yeah.
O filmi birkaç ay önce izleseydik çok garip olurdu ama şu an iyiyiz, değil mi?
All right, now, I'm gonna go make some cocktails,
Neyse, ben biraz kokteyl hazırlayacağım.
All right, now, come on.
- Ben gidip kokteylleri getireyim sen de biraz rahatla. Neyse, biz programımıza dönelim.
All right, Sylvester, get the kids out of the building now.
Pekala Sylvester, çocukları derhal binadan çıkart.
They're really all I care about right now.
Dr. Savetti'yi gördün mü?
First of all, you're never coming near my cats again. And secondly, Steve is very fragile right now, and you're playing a very dangerous game with him.
Birincisi, bir daha asla kedilerime yaklaşmıyorsun ikincisi, Steve şu an çok hassas ve onunla tehlikeli bir oyun oynuyorsun.
All right, now, in this Kris Kringle chapeau is the name of everyone in the group.
Şimdi, bu Noel Baba şapkasının içinde hepimizin adı var.
All right, now commit the name to memory.
Pekâlâ, ismi hafızanıza kazıyın.
- Well, Joe's getting a doll now. - All right.
- Joe'ya oyuncak bebek vereceğiz artık.
Look, I'm in the heat of a political campaign, and normally all I'd be thinking about is tracking polls and spot media, but right now I don't give a damn about any of it.
Bak, politik bir kampanyanın tam kızıştığı yerdeyim,... ve normalde tek düşündüğüm anketleri takip etmek ve medyayı değerlendirmekti,... ama artık hiçbiri umrumda bile değil.
Yes, that's... you see, the one you have in your hands right now, that's the one I use for all baroque music like Bach and Handel and Mozart and Haydn.
Evet, onlar... o gördüğünü, Bach, Handel, Mozart ve Haydn gibi baroklar çalarken kullanıyordum.
All right, do you think looking at this exhibit now that you and your daughter Nicky could have searched that entire salvage yard?
Şimdi bu resme bakınca siz ve kızınız Nicky bütün hurdalığı arayabilir miydiniz sizce?
All right, now your lab's protocol, it recognizes that there may be some contamination in these tests. Right?
Pekâlâ, laboratuvarınızın protokolünde yapılan testlerde kontaminasyon olabileceği kabul ediliyor, değil mi?
all right 154529
all right then 461
all right there 32
all righty then 33
all right guys 21
all righty 368
right now 7642
nowhere 621
now you see me 17
now we're talking 175
all right then 461
all right there 32
all righty then 33
all right guys 21
all righty 368
right now 7642
nowhere 621
now you see me 17
now we're talking 175
now it's your turn 200
now you're talking 179
nowhere to run 17
now you know 219
now i'm 51
now it's my turn 140
now that i think about it 142
now is the time 102
now's your chance 115
now then 570
now you're talking 179
nowhere to run 17
now you know 219
now i'm 51
now it's my turn 140
now that i think about it 142
now is the time 102
now's your chance 115
now then 570
now if you'll excuse me 220
now i am 50
now look 431
now it's mine 27
now go 556
now is not the time 119
now i 66
now i get it 126
now you listen to me 140
now's not a good time 92
now i am 50
now look 431
now it's mine 27
now go 556
now is not the time 119
now i 66
now i get it 126
now you listen to me 140
now's not a good time 92