And she said yes translate Turkish

And she said yes, I could.

O ise, evet var, dedi.

I told her what I wanted and she said yes.

Ona ne istediğimi anlattım ve evet dedi.

- I asked my mom if I could use it and she said yes.

Anneme, alabilir miyim diye sordum, al dedi.

I asked her to a movie... and she said yes!

"Sinemaya gidelim mi?" dedim, o da kabul etti!

We went there for a picnic and made love under that oak and I asked and she said yes.

Oraya piknik için gittik ve o meşe ağacının altında seviştik ve ona sordum, o da evet dedi.

- And she said yes? - I think so.

Ve o da evet mi dedi?

- And she said yes?

— Ve sana "Evet" mi dedi?

And she said yes?

O'da evet mi dedi?

And she said yes.

Ve evet dedi.

Yeah, but he asked her and she said yes.

Evet ama teklif edince kabul etmiş.

OK, well, it's weird cos I asked her out on a date and she said yes.

Peki, çok garip, çünkü buluşmak istediğimi söyledim, o da kabul etti.

I mean, I straight out asked her if she was interested in you, and she said yes.

Seninle ilgileniyor mu diye doğrudan sordum ve "evet" dedi.

Ezequiel spoke to her and she said yes.

Ezequiel onunla konuştu, o da evet dedi.

And she said yes, but you were recovering from an operation or something.

Bir ameliyattan mı nedir iyileşmeyen başladığından falan bahsetti ama iyi olduğunu söyledi.

- Yes. She said yes. You proposed, and she said yes.

Sen evlenme teklif ettin, o da evet dedi, öyle mi?

There's more after you proposed and she said yes?

- Dahası da mı var? Evlenme teklif ettin, o da evet dedi.

I mean, it's weird, but Lindsay's amazing and I asked and she said yes, so...

Kimin aklına gelirdi değil mi? Ama Lindsay inanılmaz bir kız. Ona teklif ettim ve evet dedi.

You asked Piper out? And she said yes?

Sen Piper çıkma teklif, ve evet dedi?

And she said yes, yes, yes!

Ve o da evet, evet, evet dedi!

She asked me if I was from Los Angeles and I said, "Yes".

O, bana Los Angles'dan olup olmadığımı sordu ; ben de "Evet" dedim..

And, oh yes, I remember she said something... that struck me as being very peculiar at the time.

Ve, ah, evet, bir şey dediğini hatırlıyorum o anda çok tuhaf hissettiğim için beni sarsan bir şey.

I liked her best when the sound went off and she said "Yes, yes, yes."

Onun en çok sesin gittiği halinden hoşlandım. Şöyle söylüyordu "Evet, evet, evet"

And she said, " Yes, there is one thing and one thing only :

"Sadece tek bir şey var." Dedi.

Yes. She said you were a detective and you were at Alice's mother's château when she was rich

Evet, sizin dedektif olduğunuzu ve kendisi zenginken Alice'nin annesinin şatosunda olduğunuzu söyledi.

Yes, Franz said, and that she had soft skin.

Franz öyle diyordu. Hatta kızın yumuşak tenli bile olduğunu söylemişti.

She asked me and I said yes.

Teklif etti ben de kabul ettim..

You said you know about Ilsa and me. - Yes. She didn't know she was at my place last night when you were.

Ilsa ve beni biliyordun ancak sen geldiğinde benim evimde olduğunu bilmiyordun.

I called her out and she said "Yes".

Defalarca çıkma teklif ettim ve sonunda bana evet dedi.

Yeah, and she'd have said yes if she didn't think it'd have broke your heart.

Evet, kalbini kıracağını düşünmeseydi evet derdi.

She said neither yes nor no that's the way of girls and boys.

Kızsa ; ne evet dedi ne de hayır. Bu, kızların ve erkeklerin ayrılma şekliydi.

and she said, " Yes, the entire class

"Evet" dedi, " tüm sınıf...

I've just asked Anna to marry me... and I'm pleased to say she said yes.

Ve ben'Evet'demekten mutluluk duyuyorum.

And she still said yes?

Yine de evet dedi demek.

She asked you ifyou wanted to try it, and you said yes.

O sana denemek isteyip istemediğini sordu. Sende evet dedin.

She asked me to jump out of an airplane tomorrow and I said yes.

Bir uçaktan atlamamı istedi. Ben de evet dedim.

You mean she was asking me to wear this ridiculous shirt on national TV, and I said yes?

Yani benden bu saçma gömleğimi giymemi istiyordu... -... ulusal kanalda, ve ben bunu kabul ettim?

And the answers are- - Sydney ellen Wade, because she said yes.

Cevaplara gelince- - Sydney Ellen Wade, ve evet dediği için.

- No! - And you said, "Yes, she is. Let's go!"

- Ve sen dedin ki, "Evet izin verecek!"

Then he asked if there was one of us she was more relaxed with, and I said, " Yes.

"Birinizin yanında daha rahat oluyor mu?" diye sordu... ve ben de "Evet, benim yanımda." dedim.

Well, she offered, and I said yes.

Nasıl yapabildin bunu? Teklif etti, ben de olur dedim.

I did ask her. And then she said, "Yes, I'd love to." And right then, on that day, April 4, 1 977 I knew that love could produce mind-altering chemicals.

Onu davet ettim ve o da bana, "seve seve" dedi. 1977'nin o dört nisan günü, aşkın beyni değiştiren kimyasallar salgıladığını biliyordum.

well, she'd asked me, like, a while ago, and, uh... at first I wasn't sure, but then... no one else asked me, so... I said yes.

Bir süre önce beni davet etmişti ve önce pek emin değildim ama sonra kimse beni davet etmediği için ben de evet dedim.

Ping Ping just asked Sim Sim to marry him... and I think she just said yes.

Ping Ping, Sim Sim'e evlenme teklif etti ve sanırım o da buna "Evet" dedi.

- And you said yes? - She's my grandmother.

O benim büyük annem.

She's arching her back and moaning, and I said, " Yes, ma'am.

Zevkten poposunu sallıyor ve inliyor.... " Eveeet, hanım efendi....

Lisa said yes, and she became wise and happy.

Lisa kabul edince Prenses çok sevinmiş.

This really great guy asked her and she hasn't said yes... yet.

Harika bir erkek ona evlenme teklif etti ve o henüz evet demedi.

Leloni usually takes Sundays off, but she wanted to switch and seeing as it's just you and I, I said yes.

Leloni, genellikle pazar günleri izin alır, ama bir değişiklik istedi. Sadece sen ve ben olacağımız için kabul ettim.

- And she said yes.

- Evet dedi.

Not since she put that ring on her finger and said "yes".

O, o yüzüğü parmağına taktı ve "Evet" dedi.

And she said "Oh yes, six million, I knew that but seriously, I mean what's the difference?"

O da "Ah evet, 6 milyon, biliyordum ama gerçekten, yani ne fark eder ki?" dedi.