Apparently not translate Turkish
1,682 parallel translation
- Apparently not badly enough.
- Belli ki yeterince istememişsin.
Yes. Apparently not.
Evet. peki havalar için birşey yapabilirmisiniz?
Yeah, apparently not.
Pek sayılmam.
- No, apparently not.
- Hayır, belli ki etmiyorlar.
Well, apparently not, because otherwise you would surely know that the oxidizing agent in vulcan blood is copper.
Görünüşe göre değilsin, yoksa Vulkan kanındaki... oksitleyici ajanın bakır olduğunu kesinlikle bilirdin.
Apparently not.
Anlaşılan değilmiş.
Apparently not as good as yours.
Görünüşe göre seninki kadar iyi değil.
Apparently not.
Görünüşe göre hayır.
- Apparently not.
Demek ki değilsin.
Apparently not.
Görünüşe göre öyle değil.
Apparently not.
Görünüşe göre, hayır.
- Apparently not.
- Görünüşe göre halletmemişiz.
Apparently not Reverend Mike, though, huh?
Peder Mike pek hoş bulmamış anlaşılan.
Well, apparently not.
Görünüşe göre, hayır.
But apparently not their herringbone. dad, you don't understand.
- Ama Herringbone'u bilmiyorsun demek ki. - Baba, anlamıyorsun.
Apparently not.
Görünüşe göre yazmıyorsun.
Apparently not. so what you got there?
- Benzemediği belli.
Apparently not feisty enough.
Görünüşe göre sadece alıngan yeterli değil.
They say apparently it is not clear yet.
Daha belli değil diyorlar. Güya!
She's not feeling well, apparently.
Rahatsız oluyor, besbelli.
Though, apparently, not bad with words.
Gerçi, anlaşılan kelimelerle aram iyiymiş.
Apparently, just never going to class, not even once.
Görünüşe göre hiç okula gitmiyor. Bir kere bile.
Apparently, I'm not senate ready, which, by the way, I totally am.
Görünüşe bakılırsa, hazır değilmişim ki bu arada tamamen hazırım.
Apparently, not everybody's favorite.
Anlaşılan herkesin favori sayısı değil.
So Dutch doesn't have a will because, apparently, invincible people do not need them.
Dutch'ın bir vasiyeti yokmuş çünkü belli ki yenilmez insanlar buna ihtiyaç duymaz.
Apparently not.
Hiç de değil.
Apparently, you are not the only one wondering what normal is.
Görünüşe göre, bu tür şeyleri merak eden bir tek sen değilsin.
Apparently i'm not the only one interested in its contents.
Görünüşe göre bu içerikten memnun olmayan sadece ben değilim.
Not you, apparently.
Sen değil anlaşılan.
Apparently, you're not into feathers.
Görünüşe göre kuş tüyü elbiseleri beğenmiyorsun.
Apparently, he could not have had a heart attack.
Kalp krizi geçirmiş olamazmış
Apparently Sonja's boyfriend's not at home.
Sonja'nın erkek arkadaşı evde değilmiş.
Apparently, I'm not. whatever.
- Görünüşe göre değilim. - Her neyse.
'OK, well, money might not buy you love, but apparently'a furnished flat can get you a reasonable simulation.'
Pekala, parayla aşk satın alamayabilirsin ama belli ki, dayalı döşeli bir evle, makul bir taklit elde ediliyor.
Apparently, taking the breakfast burrito off the menu - -not a good idea.
Kahvaltıdaki burritoyu atmamız pek iyi bir fikir değilmiş.
Apparently, he's not happy with your job performance.
Açıkçası, iş performansından pek memnun değil.
Not a fucking thing, apparently, Brad.
Hiçbir bok yapamazsın, Brad.
In actuality, this feat would be immensely complicated and, apparently, not without consequences.
Pratikte bu durum son derece karışıktır ve bazı sonuçları da yok değildir.
- Apparently. But not before whatever had been done drove them insane.
Ama onlara, delirmelerine neden olan şeyler yaptıktan sonra.
Apparently, the planet they picked for us has just enough food for us to survive, so, technically, it's not an execution.
Görünüşe göre, bizim için seçtikleri gezegen yaşamamız için yeterli yiyeceğe sahip, yani teknik olarak, bu bir infaz değil.
Apparently, I'm not very good at toeing the company line.
Görünüşe göre, emirlere uymakta iyi değilmişim.
Apparently libertarians do not like paying taxes.
Belli ki özgürlükçüler vergi ödemeyi sevmiyor.
Only apparently he's an out here ghost now because his avatar has not budged since yesterday.
Görünüşe bakılırsa, şimdi o buradan dışarıda olan bir hayalet çünkü avatarı dünden beri hiç kımıldamadı.
Apparently you're not the only one.
Görünüşe göre sen tek değilsin.
I told your sister that they don't allow drugs here, but apparently she's not a lover of the rules.
Kız kardeşine burada uyuşturucunun yasak olduğunu söyledim ama görünüşe göre kuralları pek sevmiyor.
Apparently tracy... didn't Not have it.
Açıkçası Tracy... bebeği aldırtmamış.
apparently, i'm not allowed back into any more classes until you sign this.
Görünüşe göre, siz bunu imzalayana kadar hiçbir sınıfa giremeyecekmişim.
Apparently I'm not as good as the real thing, though.
Ama görünüşe göre sahicisi kadar iyi değilim.
Girls, apparently, not so much.
Anlaşılan, kızlar, pek değil.
But apparently he Was not an accomplished terrorist.
Fakat görünen o ki pek de başarılı sayılmazdı.
Apparently you're not supposed to stick a carrot in your urethra.
Öyle görünüyor ki sidikyoluna havuç sokmaman gerekiyormuş.
nothing 25771
not allowed 48
note 183
noth 18
not yet 7691
notebook 23
notes 105
notice 40
not really 5709
notorious 29
not allowed 48
note 183
noth 18
not yet 7691
notebook 23
notes 105
notice 40
not really 5709
notorious 29
not at all 5606
nottingham 42
noticed 24
nothin 482
notch 62
noted 237
nothing to see here 87
nothing else matters 82
not me 3274
nothing to hide 21
nottingham 42
noticed 24
nothin 482
notch 62
noted 237
nothing to see here 87
nothing else matters 82
not me 3274
nothing to hide 21
nothing much 304
not anymore 2246
nothing more 611
not my type 47
not tonight 725
nothing happened 754
nothing at all 597
not now 3813
nothing yet 509
nothing changes 92
not anymore 2246
nothing more 611
not my type 47
not tonight 725
nothing happened 754
nothing at all 597
not now 3813
nothing yet 509
nothing changes 92