At the beginning translate Turkish
2,086 parallel translation
The worse it is at the beginning, The happier the ending.
Başlangıçta ne kadar kötüyse,... sonunda o kadar iyi bitiyor.
Start at the beginning.
Haydi anlat. En başından başla.
You feel like you're there at the beginning of something... miraculous... A new life.
Mucizevi bir olayın yeni bir hayatın başlangıcına şahit olmak gibi bir duygu.
Start at the beginning, Mrs. Carter.
En başından başlayın Bayan Carter.
I don't look like this at the beginning of the episode, but as I become more evil, my clothes turn darker and my hair gets slicker.
Ben bölüm başında böyle değildim ama daha kötü hale geldim, giyselerim karanlık hale geldi ve saçım daha şık oldu.
And she's very sort of kind, humble, gentle person at the beginning.
Ve o çok mütevazi, en başından beri nazik kişi.
She kind of retains an inner nobility throughout, I think, but at the beginning she's very, very shy.
O genelde içindeki asaleti koruyor, diye düşünüyorum, ama en başında o çok, çok utangaç.
Why don't we start at the beginning?
- O zaman neden en başından başlamıyoruz?
Ooh, it's got a map at the beginning.
Başında harita var.
So let's start at the beginning, shall we?
O halde baştan başlayalım, olur mu?
- We were at the beginning of this line.
- Sıranın başında.
That's me who found you right at the beginning of this search. That's why you became the one I loved, missed, tried to forget parted and may be my everything.
O yüzden sen oldun sevdiğim unutmaya çalıştığım, ayrıldığım belki de her şeyim.
I should just start at the beginning.
Baştan başlamalıyım.
they were wary of me at the beginning, but slowly, i began to earn their trust.
Başlarda benden çekiniyorlardı fakat sonra güvenlerini kazandım.
Honestly, from the way you were handling this case at the beginning,
Oluşturduğun bu takım, bu insanlar. Açıkçası, başında bu davayı idare şeklin yüzünden,
That at the beginning of this investigation, I was a total bitch.
Tam bir sürtük gibi davrandığımın, farkındayım.
There was no load at the beginning and suddenly it just completely stopped.
Başta rahattı, sonra birden tamamen durdu.
But I would like to start at the beginning, If I might.
Ama eğer yapabilirsem baştan başlamak isterim.
But at the beginning of the 90s, when the gypsies from here went to the West to steal and beg, the neighbourhood started to pick up.
90ların başlarında çingeneler buradan Batıya dilenmeye ve hırsızlık yapmaya gidince bu bölge kalkınmaya başlamış.
The very active American Nazis contributed to the impassioned climate that ruled at the beginning of 1940.
Çok faal olan Amerikalı Naziler 1940'ların başında ortama katkıda bulunmak için çok heveslilerdi.
'It's at this point my investigation into the first wave of Islamic science'returns me to the man we first met at the beginning of this story'in the back streets of Cairo, the great mathematician'who brought the West the decimal system.'
İslam biliminin ilk dalgası içindeki araştırmam, bu noktada ; beni, bu öykünün başında Kahire'nin arka sokaklarında ilk kez tanıştığım adama, Batıya ondalık sistemi getiren büyük matematikçiye geri döndürdü.
We can look at the beginning in Latin...
Başlangıçına Latince bakabiliriz.
Perhaps at the beginning, he will feel that I made this decision because I hate him.
Muhtemelen başlarda ondan nefret ettiğim için bu kararı verdiğimi düşünecek.
What'd you say at the beginning of your rhyme?
En basta ne dedin? - B.I. G?
So, why don't we start at the beginning?
Baştan alalım, olur mu?
At the beginning of September 1979 President Tito was on a trip to Cuba.
Eylül 1979. Yugoslavya Sosyalist Cumhuriyeti. Cumhurbaşkanı Tito, Havana'daki...
At the beginning did not like you.
Başlangıçta senden hoşlanmadım.
I dragged it in at the beginning.
Onu buraya kadar sürükledim.
See, the event that changed it all back at the beginning of the season?
Sezon başında her şeyi değiştiren olay mı neydi?
My end starts at the beginning.
Benim sonum baştan başlıyor.
You were there at the beginning, and you should be there at the end.
Başlangıçta oradaydın, sonunda da orada olmalısın.
I thought I'd lost you for a minute at the beginning there.
Bir ara seni kaybettiğimi sandım.
Walter Cronkite did it at the beginning of his career.
Walter Cronkite kariyerinin en başında yaptı.
The explosion of violence in this township is an ominous sign for South Africa at the beginning of a week of planned protests and demonstrations by Inkatha.
Güney Afrika'da Inkatha tarafından planlanan protesto gösterilerinde akıllara durgunluk getiren şiddet patlaması meydana geldi.
And at the beginning the following.
- Yeni bölüme geçelim
Let's start at the beginning of this debacle.
Şu yıkım olayının başından başlayalım.
You wanna see a photo of me at the beginning?
Başlarken nasıl olduğumu görmek ister misin?
He's at the beginning of his journey.
Bu yolun daha başında Phil.
That's when "K" is at the beginning of the word, but you don't pronounce it.
Kelimenin başındadır ama onu telâffuz etmezsiniz.
But let's start at the beginning.
Ama hikayeye baştan başlayalım.
At the beginning at least I had the impression... and now I think this is wrong... that they were happy there. And I think that it has a lot to do with denial.
Başta böyle düşünmüyordum ama... artık orada mutlu oldukları... kanısında değilim.
Pernich, your name should go at the beginning of the list, okay?
Pernich, adını listenin başına yazmalısın, tamam mı?
Opening post-mortem incision, beginning at the mid-line of the sternum.
Göğüs kemiğinin ortasından başlayarak otopsi kesiğini açıyorum.
Okay, let's start at the beginning.
Pekâlâ, baştan başlayalım.
So perhaps we're sampling a period which is at the very beginning of the Homo lineage.
Belki de Homo soyunun en başından gelen örneklerle karşı karşıyayız.
I'll start at the very beginning.
En başından başlayacağım.
Shortly afterward that document was sent to the Office of the Swiss Guard along with the threat the cardinals will be publicly executed one per hour, beginning at 8 p.m. tonight in Rome.
Hemen ardından bu belge, İsviçreli muhafızların ofisine yollandı. Kardinallerin bu gece Roma'da 20 : 00'den sonra saat başı infaz edileceklerine dair bir de tehdit vardı.
Not knowing the gentleman's name I suppose it would be best if you were to start at the beginning of the alphabet and work your way through. Oui d'accord.
- Çok doğru.
This is the beginning. Have a look at the size on it.
Bu sadece başlangıç, kaç beden olduğuna bak.
Lemmy was at the beginning of heavy metal.
Lemmy heavy metalin başlangıç aşamasındaydı.
Yeah, if you could just start from the beginning,'cause I wasn't listening to that at all.
- Bence de, not defterimi çıkarayım. - Zevkle anlatırım.
at the movies 19
at the age of 82
at the end of the day 343
at the end 233
at the very least 397
at the same time 408
at the moment 453
at the airport 47
at the party 41
at the 118
at the age of 82
at the end of the day 343
at the end 233
at the very least 397
at the same time 408
at the moment 453
at the airport 47
at the party 41
at the 118
at the time 529
at the latest 43
at the end of the world 18
at the hospital 120
at the bar 60
at the house 47
at the time of the murder 22
at the hotel 64
at the bottom 38
at the last minute 41
at the latest 43
at the end of the world 18
at the hospital 120
at the bar 60
at the house 47
at the time of the murder 22
at the hotel 64
at the bottom 38
at the last minute 41