Baby bro translate Turkish
80 parallel translation
Listen, Mike, if anything happened to my baby bro I'm holding you personally responsible.
Dinle, Mike, kardeşimin başına bir şey geldiyse bundan seni sorumlu tutarım. Anladın mı?
- Hey, baby bro.
- Hey, kardeşim.
Tell him I was there when he shot Baby Bro at MacArthur Park.
Söyle ona, MacArthur Park'ta Baby Bro'yu vurduğunda ben de oradaydım.
Where'd he shoot Baby Bro?
Baby Bro'yu nerede vurdu?
Then I'm sure whoever Miss Mystery Guest is couldn't be as important as your baby bro, bro.
O zaman eminim Bayan Gizemli Konuk her kim ise senin bebek kardeşin kadar önemli olamaz ağabey.
That's thoughtful of you, baby bro, seeing as you ain't been here in four years.
- Çok düşüncelisin kardeşim... ... buraya gelmeyeli dört sene oldu.
She's stepping out on baby bro!
Dışarı onunla beraber çıkıyor!
Do it, baby bro.
Yap şunu, küçük kardeşim.
Where are you, baby bro?
Nerelere gittin kardeşim?
Yeah? We need this one, baby bro. All right?
Burada çalmamız lazım kardeşim.
How's it going with the baby bro?
Küçük kardeş nasılmış bakalım?
Yeah, baby bro just got a $ 50 million offer for his movie.
Evet, küçük kardeşim az önce filmi için 50 milyon dolarlık bir teklif almış.
Naw, baby bro's all grown up now.
Hayır, küçük kardeşim artık büyüdü.
You know, I used to fear traveling with you, baby bro.
Bilirsin eskiden seninle birlikte seyahat etmekten korkardım, küçük kardeşim.
I need my hands wash, baby Bro.
Elimin yıkanmasını istiyorum, Küçük kardeşim.
- Tanya : Baby bro... - Ethan :
- Minik kardeşim benim.
Where are you, baby bro?
Nerelerdesin, küçük kardeşim?
We need this one, baby bro.
Buna ihtiyacımız var, kardeşim.
I think baby bro was a little freaked out about seeing him last night.
Sanırım küçük kardeşim onu dün gece gördüğü için biraz korktu
Turtle, it's my baby bro's party And I'm hosting it.
Turtle, bu benim küçük kardeşimin partisi, ve ben buna evsahipliği yapacağım..
Baby bro is a movie star,
Küçük kardeşim bir film yıldızı.
Baby bro starts shooting today.
Küçük kardeşim bugün filmine başlıyor.
Baby bro.
- Küçük kardeşim.
Baby bro.
Küçük kardeşim.
Yeah, poor baby bro.
Evet, zavallı küçük kardeşim.
Is baby bro in trouble?
Küçük kardeşimin başı dertte mi?
Tear it up, baby bro.
- Bitir işi, küçük kardeşim.
If I made it back, so can you, baby bro.
Ben başardıysam, sen de başarabilirsin.
That ended a while ago, baby bro.
Adamım, hayır, o Atlanta'ya taşındı, adamım, ve Clyde onu tekrar çağırdığını zannetti. O bir süre önce sona erdi, küçük kardeş.
Here, baby bro.
İşte, küçük kardeş.
Besides, baby bro likes having me here.
Ayrıca küçük kardeşim benim burada olmamdan hoşlanıyor.
You sure you got the nerves, baby bro?
Cesaret edebileceğine emin misin küçük kardeş?
Right now - I'm just worried about my baby bro.
Şimdi yalnızca küçük kardeşim için endişeliyim.
Baby bro was hungry and you can go to Jamie's.
Küçük kardeşim açtı ve sen de Jamie'ye gidebilirsin.
How can I be calm when baby bro's safety is in the hands of inept gorillas?
Kardeşimin güvenliği ahmak gorillerin elindeyken nasıl sakin olabilirim?
I think he's got a hard-on for my baby bro.
- Sanırım kardeşimi görünce siki kalkıyor.
Mom, Baby Bro's nose is bleeding!
Anne, kardeşimin burnu kanıyor!
Baby bro, I know you don't even like to read your own scripts.
Kardeşim, kendi senaryolarını bile okumayı sevmediğini biliyorum.
Looking for my baby bro.
Benim ufak kardeşi arıyordum.
Baby bro didn't come home last night, and he's not answering his phone.
Kardeşim dün gece eve gelmedi telefonuna da cevap vermiyor.
- Yo, baby bro's here!
- Kardeşim geldi.
Babe bro, come on, baby.
Bebek kardeşim! Pekala! Haydi bebeğim.
- What's up, bro? - What's up, baby?
- Naber kardeşim?
Bro and prostitute, baby.
Kardeş ve orospu, bebek.
- Yeah, baby. Hey, thanks, bro.
Hey, sağol kardeşim.
You seen Caz was getting soft as baby shit, bro.
Caz giderek daha uysal biri oluyordu.
You've got a baby on the way, bro, and you haven't done spit to take care of it.
Yolda bir bebeğin var oğlum ve ona bakmak için hiçbir şey yapmadın.
But she was pregnant for 4 months at that time, she didn't fuss about that with Bro Quan for the sake of her own baby.
Ama o zaman dört aylık hamileydi bebeğinin hatırı için Quan Abi'ye hiçbir şey demedi.
Baby bro got a plane.
Küçük kardeşimin uçağı var.
Listen, I called the Goat House because this baby... All right, bro.
Sonra görüşürüz angutlar.
Bro, I thought you said your uncle was your baby sitter.
- Amcandı hani senin dadın?
baby brother 43
bronte 61
brother 7165
brown 641
brothers 633
brooklyn 166
bros 85
brotherhood 38
browning 62
broke 108
bronte 61
brother 7165
brown 641
brothers 633
brooklyn 166
bros 85
brotherhood 38
browning 62
broke 108
broker 21
brody 623
brought 19
bronson 56
brodie 41
brown eyes 83
brother and sister 38
brothers in arms 18
bros before hos 23
broke girls 17
brody 623
brought 19
bronson 56
brodie 41
brown eyes 83
brother and sister 38
brothers in arms 18
bros before hos 23
broke girls 17