English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Bad enough

Bad enough translate Turkish

2,072 parallel translation
It's bad enough having to cope with the fucking Olympics.
Olimpiklerle uğraşmak zaten yeterince kötü.
Pregnant wasn't bad enough. I had to get engaged.
Hamile kalmak yetmezmiş gibi bir de nişanlanıverdim.
This day's been bad enough already.
Bu günler yeterince kötü zaten.
- Would his back be bad enough to medicate?
- Sırtı tedavi gerektirir miydi?
It's bad enough being kidnapped and chained in a basement, but when the kidnapper tells you to pick somebody to get stabbed, relationships show the strain pretty fast.
Kaçırılıp bodruma bağlanmak yeterince kötüydü ama sizi kaçıran bıçaklanması için birisini seçin dediğinde ilişkiler bir anda değişiyordu. Herkes sakin olsun.
I think he got it bad enough yesterday.
Bence dün yeterince yaptık.
It's bad enough I'm late, but...
Geç kalmam zaten kötü ama...
It's bad enough to sleep with a married man, but when he's your boss, it's really pathetic, right?
Evli bir adamla yatmak yeterince kötü ama bir de bunun üstüne patronun olunca fazlasıyla acınası bir durum, değil mi?
A bolt gun on a human being? As if it isn't bad enough to use it on animals.
Hayvanlarda kullanılması yetmezmiş gibi bir de insanda kullanmışlar.
Just trying to do my job, sir. Yeah, well, it's bad enough a guy's denied a place to let some bitch like you in.
- Senin gibi bir şıllık girsin diye erkeklerin reddedilmesi yetmezmiş gibi.
It's bad enough you wanna punish your friend.
Zaten arkadaşını cezalandırman yeterince kötü bir şey.
You work for me, not for her, and it's bad enough you have to put up with Zippy and the chimp.
Benim için çalışıyorsun, onun için değil zaten şu keriz ve şempanze oğluyla uğraşmak yeterince kötü.
BAD ENOUGH TO GET MY MEN KILLED?
- Adamlarımı öldürecek kadar mı?
Bad enough they cut my budget. Now I've gotta do double-duty with a bunch of illiterates.
Bütçemi kesmeleri yetmezmiş gibi şimdi de bu cahillerle birlikte iki vardiya çalışmam gerekiyor.
Bad enough they cut my budget now I've gotta do double-duty with a bunch of illiterates.
Bütçemi kesmeleri yetmezmiş gibi şimdi de bu cahillerle birlikte iki vardiya çalışmam gerekiyor.
Dad, okay, look, it's bad enough being seen with a teacher as a dad, but being seen with two teachers is AIDS.
Baba, tamam. Bak babanın öğretmen olması ve hep birlikte görünmek yeterince kötü ama iki öğretmenle birden görünmek beni kanser eder.
Listen, it's bad enough that I've got one ex-husband running around the halls. I don't need the faculty and the parents knowing that I have two.
Dinle, kocamdan ayrılmış olmamın koridorlarda konuşulması yeteri kadar kötüyken okulun ve ebeveynlerin onlardan iki tane olduğunu bilmelerine hiç ihtiyacım yok.
I mean, what happened is bad enough.
Yani.. yaşanan şey zaten yeteri kadar kötü.
I mean, it was bad enough when you did it withhe valet.
Valeye açıklama yapman zaten yeteri kadar kötüydü.
Because gambling is bad enough without being high.
Çünkü içki de en az kumar kadar kötü bir şey.
He's bad enough.
O yeterince kötü zaten.
The fact that she could have had a child out of wedlock is bad enough. But some nasty little hustler like you... Be assured,
Zaten ailesinde bir tane iğrenç çocuk olması kötü ama senin gibi dolandırıcı birini emin ol annemin kutsal hatırı için yüzlerce kez öldürebilirim.
Our parents want us to go to college, but with a bad enough recommendation from you, we can stay here and party.
Ailelerimiz üniversiteye gitmemizi istiyor ama sizden gelecek kötü bir öneri ile burada kalabilir ve parti yapabiliriz.
It's bad enough I have to be here three days a week.
Haftanın 3 günü benim burada olmam yeterince kötü zaten.
Her getting killed was bad enough.
Öldürülmesi yeterince kötüydü.
This is suicide, Bex. lt was bad enough last time when we was mob-handed.
Bu intihar, Bex. Geçen seferki grup baskını zaten kötü gitti.
It's bad enough that we let it die for like forever.
Bu onu sonsuza kadar ölüme terk etmek gibi bir şey.
It's bad enough we have to be in the same cell, but could you at least spare me the sound of your constant chatter?
Aynı hücrede olmak bile yeterince kötü. Fakat en azından şu düşük çeneni kapalı tutabilir misin?
I mean, today's been bad enough without seeing that.
Yani, bunu farketmeden de bugün, yeterince kötüydü.
Isn't it bad enough this thing happens to me once a month, can't I have somewhere I can hide from it?
Ayda bir başıma gelen şey yeterince kötü değil mi? Bundan saklanabileceğim bir yerim olamaz mı?
Justin, the situation is bad enough, okay?
Justin, durum bu kadarda kötü değil tamam mı?
Mother, it's bad enough that you're slandering me.
Anne... Bana iftira atman yeterince kötü.
You want something bad enough, don't ever take no for an answer.
Eğer çok fena bir şekilde istersen, asla hayırı cevap olarak kabul etme.
But not bad enough that you couldn't come to us?
Ama bize gelmene yetecek kadar çok değil, değil mi?
The pictures were bad enough. Now you're hanging out with this piece of garbage?
O değersiz fotoğrafları çektirmek için değil ama onun gibi beş para etmez bir adamla olmak için mi beni ektin?
Isn't today bad enough without picking another fight?
Bugün, başka bir kavga çıkmadan da yeterince kötü değil miydi?
Bad enough that my wife and children will see me hanged, and left to rot in these chains.
Karım ve çocuklarımın, asılıp zincirlerin içinde çürümeye bırakılacağımı görecek olmaları zaten yeterince kötü.
It's bad enough I have a cyborg problem.
Zaten başımdaki robot sorunu yeterince kötü.
Bad enough she testifying.
Tanıklık etmesi yetiyor zaten.
I can see them, that's bad enough.
Onları görebiliyorum. Bu da yeterince kötü.
You just have to want it bad enough.
Sadece yeterince istemen gerekli.
Sounds bad enough.
yeterince kötü.
It's bad enough the L.A.P.D.Won't respect our outreach program to these children and gangs, but when one of our own becomes a target and we're being treated like suspects, that's another thing altogether!
Bu çok kötü, L.A. Emniyeti bizim iyileştirme programımıza ve bu çocuklara saygı göstermiyor, ama... ne zaman içimizden biri hedef olsa bize de sanki şüpheliymişiz gibi davranılıyor ve tüm öteki şeyler!
Don't you think employers have a bad enough image as it is?
İşverenlerin yeterince kötü bir imajı olduğunu düşünmüyor musunuz?
It's bad enough already.
Yeterince kötü zaten.
Whenever he's tensed or in bad mood, lf he holds me like this for 5 seconds is enough,
Ne zaman gergin veya kötü bir günündeyse, 5 saniye bana sarılması yeterdi,
We'II both be on his bad side soon enough.
Yakında kötü olan ikimiz olacağız. Belki olmayız.
Not bad enough to shoot a man over.
Durun bakalım.
"It was bad enough," he said, " that Darwinists thought,
"Darwinistlerin ; insanların maymunlardan türediği düşüncesi zaten yeterince kötüyken",... diyordu...
I Got Enough Bad Juju Already.
Başımda yeterince kara bulut var.
You're as bad as Saddam! Enough!
- Saddam kadar kötüsün!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]