English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ B ] / Big fan

Big fan translate Turkish

1,858 parallel translation
I am a big fan of the movies.
Filmlerinizin hayranıyım.
Darryl Van Horne, owner, "Eastwick Gazette." And I am a very, very big fan of your work.
Darryl van Horne, "Gazete Eastwick" in sahibi ve çalışmalarınızın büyük bir hayranı.
Big fan.
Büyük hayranınızım.
I... I'm a big fan of Halloween.
Cadılar bayramın hayranıyımdır.
I'm not a big fan of the TAs doing a lot of speaking, Denise.
Asistanların çok konuşmasından hoşlandığım söylenemez Denise. Tamam mı?
I'm not a big fan of his coughing, though.
Yine de bu öksürüğü pek sevmedim. Ashley olmalısın.
I understand you're a big fan.
Anlıyorum ki büyük bir hayranımsınız.
I know. I know you're not a big fan of Harold Krenshaw's.
Harold Krenshaw'dan pek hazzetmediğinin farkındayım.
I'm a big fan of Bear.
Ayı'nın büyük bir hayranıyım.
The chief's a big fan of Typhoon.
Amirimiz, Tayfun'un büyük bir hayranı.
I'm a big fan of yours, and I just wanted to get a little closer to you.
Senin büyük bir hayranınım ve sadece sana birazcık yaklaşabilmek istemiştim.
He's just a big fan of the store, that's all.
Mağazanızın büyük bir hayranı, o kadar.
- Big fan.
- Büyük hayranınızım.
Apparently he's 16 and a big fan of your book.
Görünüşe göre 16 yaşında ve kitabının büyük bir hayranı.
I'm a big fan.
Büyük hayranınızım.
My other ex... I'm a really big fan.
- Büyük bir hayranınızım.
In fact,'ve been a big fan of your work for years.
Aslında, sizin yapıtlarınızın büyük hayranıyım yıllardır.
- Big fan.
- Büyük hayranınım.
You see, Margaret is a big fan of Benjamin Franklin.
Margaret Benjamin Franklin'in büyük hayranıdır.
I'm not a big fan of group dinners where everybody splits the bill no matter what they get.
Herkesin ne yediğini önemsemeden faturayı paylaştığı grup yemeklerini sevmiyorum.
I'm a big fan of his.
Onun hayranıyım.
He's a big fan of true crime.
"Gerçek Suç" programının sıkı takipçisiymiş!
We just want to say we're a big fan of your work.
Yaptıklarının büyük hayranı olduğumuzu söylemek istiyoruz.
I'm a big fan.
Büyük hayranınım.
You know, I'm not a big fan of that.
Ondan pek hoşlandığım söylenemez.
I'm a big fan of your work.
Hayranlarınızdanım.
- Signor Contini. I'm a big fan.
Büyük bir hayranınızım!
I mean, I'm such a big fan.
Diyeceğim, sana hayranım.
- I've always been a big fan.
- Her zaman hayran olmuşumdur sana.
You're not a big fan of silver, are you?
Gümüşü pek sevmiyordun, değil mi?
I was a big fan in the English disco days.
İngiliz disko günlerinde hayranındım.
Yeah. You a big fan of cars?
Araba hastası mısınız?
- Anyway, he's a big fan of music.
- Neyse, müziği çok sever.
I'm a big fan of his.
Onun hayranıyım. Çok büyük o.
I'm a big fan.
Ben büyük bir hayranınızım.
So you a big fan of Tom Cruise?
Demek Tom Cruise'un büyük hayranısın?
And... a big fan of yours!
Ve... senin büyük bir hayranın!
There was a band I was a big fan in high school.
Lisedeyken hayranı olduğum bir grup vardı.
- He's a big "seinfeld" fan?
- "Seinfeld" hayranı mı?
- Big "seinfeld" fan!
- Büyük "Seinfeld" hayranı!
Big fan.
Büyük bir hayranınızım.
I'm not as big of a fan as she is.
Ben onun gibi büyük bir hayran değilim.
That's funny that your only status update on Facebook was that you had become a fan of Big Bang Theory.
Facebook'taki medeni durumunda Big Bang Theory hayranı yazması çok komikti.
Some big shit is gonna hit the fan.
Bazı pislikler ortaya çıkacaktır.
I'm a big fan of yours
Gerçekten büyük bir hayranınızım.
I'm a... I'm a big, huge fan. I...
Büyük hayranınızım.
Big fan!
Büyük bir hayran!
Or, maybe he's a big Jeanne Tripplehorn fan.
Belki de Jeanne Tripplehorn'un büyük bir hayranıdır.
I'm a big Jeanne Tripplehorn fan.
Jeanne Tripplehorn'un büyük bir hayranıyım.
Uh, in my defense, I'm a big Top Gun fan.
Aslına bakarsan, büyük bir Top Gun tutkunuyum.
He was a big Cowboys fan.
"Big Cowboys" hayranıydı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]