Busy night translate Turkish
393 parallel translation
Little man, you've had a busy night.
Küçük bey, yorucu bir gece geçirdin.
Busy night after all.
- Yoğun bir akşamdı zaten.
Busy night.
- Yoğun bir gece.
Little man, you've had a busy night. Yeah. Hello?
Küçük adam, yoğun bir gece geçirdin.
I can see you had a busy night.
- Görüyorum ki, gece çok meşgulmüşsün.
We're in for a busy night, Anders.
Anders zor bir gece bizi bekliyor.
We have a busy night ahead of us.
Önümüzde yoğun geçecek bir gece var.
Looks like it's gonna be a busy night.
Yoğun bir gece olacak gibi görünüyor.
He's had a busy night.
Zor bir akşam geçirdi.
It certainly was a busy night.
Bu gece çok yoğundu.
Had a busy night?
Yoğun bir gece mi geçiriyorsun?
I got a busy night, Carter.
Hareketli bir geceydi Carter.
Busy night.
Yoğun bir gece.
Milk is good for you, especially after a busy night.
Süt insana faydalıdır, özellikle de yoğun bir gecenin ardından.
It was a busy night.
Dün gece baya iş oldu.
But then I've been so busy night and day writing this play.
Ama gece gündüz bu oyunu yazmakla meşguldüm.
- Busy night.
- Fazla mesai yapmışlar.
We're kept busy morning till night.
- Akşama dek başımızı kaşıyamıyoruz.
Glad for the night, glad for the day I fold my hands, dear Jesus, and pray keep my lips pure, my face bright, keep my hands busy doing the right.
Gece için şükrederek, gündüz için şükrederek ellerimi açıyorum sevgili İsa ve dua ediyorum. Dudaklarımı temiz, yüzümü parlak tut, ellerimi doğruyu yapmakla meşgul et.
You seem to be busy from morning till night.
Sabahtan akşama epey yoğun sanırım.
If you're not busy tomorrow night, could you beat me up again?
Yarın akşam bir işin yoksa, beni tekrar döver misin?
We've a long, busy night ahead.
İşimiz uzun.
We're all busy little bees, full of stings, making honey day and night.
Hepimiz gece gündüz bal yapan, küçük, meşgul arılarız.
I'm usually busy at this time of night.
Gecenin bu vaktinde genellikle meşgul olurum.
I was busy last night.
Geçen gece meşguldüm.
During the day I was kept busy enough, but sometimes at night I'd get restless and I'd want to keep my mind off the craving.
Gündüzleri yeterine meşguldüm ama bazı geceler yerimde duramıyor ve zihnimi o arzudan uzak tutmak istiyordum.
You know me, busy from morning till night.
Beni bilirsin, sabahtan akşama kadar meşgul.
Relax. I'm gonna keep Miss Templeton busy day and night.
Sakin ol, ben Templeton'u gece gündüz meşgul ederim.
A really busy place, open even at night.
Oldukça hareketli bir yer, geceleri bile açık.
- I'm busy Saturday night.
Toulouse Lautrec, muhteşem bir ressamdı.
They were busy all night.
Sabaha kadar uyumadılar.
- The 3rd night, Anne seemed very busy.
Üçüncü gece, Anne oldukça meşgul görünüyordu.
Well, but it's kind of busy out there, sir. Even at night.
Akşam burası biraz yoğun olacak komutanım.
I'm sorry you were too busy to dine with us last night, Doctor Jekyll.
Dün gece yemeğe gelemeyecek kadar meşgul olmanıza üzüldüm, Dr Jekyll.
Well it can't be busy all night.
Bütün gece meşgul olamaz ya.
Keep them busy until Saturday night.
Cumartesi gecesine kadar onları meşgul edin.
Are you busy Friday night? Me?
Cuma'ya boş musun?
Because at night, Indians too busy pounding on those dumb drums!
Çünkü geceleri bu aptal tamtamları çalmakla meşguldürler.
Even at night, the city, like the brain is busy assimilating and distributing information.
Gece bile şehir bir beyin gibi bilgiyi özümseyip yayıyor.
Although I'm busy with other matters at night!
Neyse ki geceleri uyumak yerine başka şeyler yapmaktan hoşlanırım.
I'm busy tomorrow night.
Yarım akşam meşgulüm.
You want to make it now or you gonna be busy all night?
Şimdi yapacak mıyız, yoksa tüm gece çalışacak mısın?
Listen, are you busy Tuesday night?
Dinle, Salı gecesi meşgul müsün?
I'm busy tomorrow night too.
Yarın da meşgulüm.
Won't be so busy tomorrow night though.
Ama yarın gece çok kalabalık olmayacak.
Maybe you're keepin'him too busy at night.
Belki, geceleri onu çok yoruyorsunuzdur.
If it was a normal Saturday night, I'd be busy selling low numbers to the guys outside your window.
ışıkta, onun arkasından devam ederken, karın yanadoğru eğilerek, ona parmak hareketi yaptı
- Special Branch was busy last night.
- Özel kuvvetler dün gece meşguldü.
Dominique says your place was packed Monday night. Nobody is busy then.
Pazartesi gecesi kimse iş yapmazken sizin kulüp tıklım tıklımmış.
Denby kept me busy up to afternoon last night, and then I discovered that it had me forgotten the key of latch.
Denby, gece geç saatlere kadar tuttu. Sonra anahtarı yanıma almayı unuttuğumu fark ettim.
"There's a part of New York that's busy during the day, " but late at night when hardly anyone is around, " strange things sometimes happen.
"New York'ta gündüz yoğunluk vardı ama gece, dışarıda neredeyse kimse yokken bazen garip olaylar olurdu."
night 2638
nightmare 102
nights 96
nightingale 38
nighty 93
nightmares 72
nighter 122
nighthorse 18
nighty night 21
night and day 58
nightmare 102
nights 96
nightingale 38
nighty 93
nightmares 72
nighter 122
nighthorse 18
nighty night 21
night and day 58
nightcap 16
night shift 20
night moves 16
nightclubs 16
nighters 22
night stands 48
night vision 17
night after night 65
night kiss 26
night before last 19
night shift 20
night moves 16
nightclubs 16
nighters 22
night stands 48
night vision 17
night after night 65
night kiss 26
night before last 19