Even for me translate Turkish
2,608 parallel translation
Thanks for thinning out the ranks. Six men was a bit much, even for me.
Diğerlerini hallettiğiniz için teşekkürler.
Even for me, it's hard to imagine how something on the other side of the world could really affect any of us in San Bernadino.
Dünyanın öbür ucundaki bir şeyin, nasıl olup da San Bernadino'daki bizleri böylesine etkileyeceği bana da anlaşılır gelmiyordu.
Even for me.
Benim için bile.
"which for the record I'm totally cool with, " even though everybody tells me I've walked into a bear trap " things, is it?
"Ki etrafımdakiler çok yanlış bir yolda olduğumu söylese de hiç dert etmediğim bir durum olduğunu da belirteyim" olayı değil, değil mi?
I mean, Christ, he even thanked me for taking care of the kids.
Hatta bana teşekkür bile etti çocuklarla ilgilendiğim için.
First, you take me to that senior center for porridge, and now you can't even stay up past Luke's bedtime?
Önce beni lapa yemeye çoluk çocuk yerine götürdünüz. Şimdi de Luke'un yatma saatine kadar dayanamıyor musunuz yani?
Are you trying to ruin college for me before I even get here?
Daha üniversiteye başlamadan üniversite hayatımı mahvetmek mi istiyorsun?
Your way of getting even with me for leaving you?
Bu tavırların yüzünden, ben bile seni terk ettim.
Oh, my God, the Halloween fair is even paid for... even though the Health Department shut me down.
Aman Allahım. Cadılar bayramı fuarım bile ödeyemedi parasını. Sağlık departmanının orayı kapatmasına rağmen...
When we were looking for the people who burned me, even when we thought we had them all, I had doubts.
Beni yakan insanların peşine düştüğümüz sırada hepsini hallettiğimizi sandığımız zaman bile kuşku duyduğum noktalar vardı.
So... two tours in Afghanistan later, and I was even more convinced that I was doing what God had intended for me- - helping others find inner peace.
Yani, Afganistan'da iki kez görev yaptıktan sonra Tanrı'nın benim için, insanların iç huzurlarını bulmalarına yardımcı olmamı planladığına daha da fazla inandım.
Well, that's what I get for even thinking of asking you to monitor me.
Senden istersem olacağı bu zaten.
Have I been a fool? To give up so much for a woman who betrayed me a woman who I might not even see again?
Bana ihanet eden bir daha göremeyeceğim bir kadın içinbunca şeyden vazgeçmekle aptallık mı ediyorum?
He's been with me for the ten years I've been in Seoul He's like my little brother I even gave him a name
Seoul'de 10 yıl boyunca bana eşlik etti. Kardeşim sayılır. İsim bile verdim.
You know, General, something tells me that my husband will soon be avenged even if, for me, you're already dead.
General, içimden bir ses, kocamın intikamının yakında alınacağını söylüyor. Ama siz zaten ölmüşsünüz.
Even for a numpty like me.
Benim gibi biri için bile.
For me, don't shed even a drop of tears for me.
Benim için sakın tek bir gözyaşı dahi dökme.
You forgot the PIN to your door and even cooked for me one night. I feel just as I did that day.
Eve giriş şifreni unuttuğun ve bana yemek pişirdiğin zaman o zaman da bunu hissetmiştim.
Dear God, when I call for you, even in the biggest of fires, please give me the strength to save just one life.
Tanrım göreve çıktığım zaman tehlikeli bir durumda olsam da insaların hayatını kurtarmam için bana güç ver.
Even looking at you is a sin for me.
Sana bakmak günah artık.
The hatun wanted to write a charm for me but she even prevented that.
Hatun bana hayır için bir muska yazmak istedi, onu bile engelledi.
Even if you are angry at me, for Ji Hyun's sake,
Hyung! En azından bunu Ji Hyun'un hatırı için yap.
He won't even talk to me, so thanks for that, Charlie.
Benimle konuşmuyor bile. Çok sağ ol, Charlie.
He won't even spend $ 60 on An Evening With Kathy Griffin tickets for me but he's gonna give some make-believe genie 6 G's?
Kathy Griffin şovu için 60 doları bile gözden çıkarmıyor ama bir cine altı bin vermeye razı mı?
- Only way to get you a shot is to have my sister stay even longer out here, which is amazing news for me.
- Sana şans vermenin tek yolu kardeşimi buradan daha çok uzak tutmak, ki bu da benim için çok iyi bir haber.
And so for the most part when individuals ask me for a job, I understand that nine out of ten, they're not even ready to get a job.
Ve çoğu zaman bireyler bana iş için geldiklerinde on kişiden dokuzunun, bu iş için hala hazır olmadıklarını biliyorum.
And for me... even though my testicles had completely betrayed me, Abby hadn't.
Bana gelince... Her ne kadar testislerim bana ihanet etmiş olsa da, Abby ihanet etmedi.
Would you even know who he was if it wasn't for me?
Ben olmasaydım onun kim olduğunu öğrenir miydiniz?
Not even for little old me?
Hatırım için bile mi?
But they were bloody, gory, horrific pictures, hard to look at- - hard for me to look at even today.
Ama bakması zor, kanlı, ürpertici, korkunç fotoğraflardı. Benim için bugün bile bakması zor.
You guys didn't even let me know you were coming back for the reunion.
Siz beni bile birleşimi için geri geliyordu biliyor izin vermedi.
Even when fate took his wife he would not pray for help, from me or the other gods.
Ecel karısını aldığında bile yardım için ne bana ne de diğer Tanrılara elini açmadı.
So, sure, come home, come spy on me, send me your book... dismiss the life I've built for myself... even piss in my gas tank!
Tabi, eve gel. Gel beni gözetle Kitabını bana yolla... Kendim için kurduğum hayatı kaçır.
I'm thinking a nice even split, 200 for me, 50 for you.
Ben bundan zevk alıcam 200 bana 250 sana
You are so trustworthy that even at night...'twelve o'clock at night you do one night stand for me!
Bugun oyle guven verdin ki bana...'gece 12'den sonra zaman durur benim icin!
It's not appropriate for me to even acknowledge what I already just said.
Az önce ağzımdan kaçırdıklarımı bile söylememem gerekirdi.
SAS or not, for me... you're not even soldier, just a dirty terrorist.
Ol ya da olma,... benim için asker değil, adi bir teröristsin.
They did not hold me not even for once.
Bir kez bile beni sarmadılar.
Even though things got... Confused between us, you were there for me.
Aramızda olanlar karmaşıklaşsa da benim için oradaydın.
If it weren't for me, there wouldn't even be a tape.
Ben olmasaydım, ortada bir kaset de olmayacaktı.
Even when you knew the score with me old man, you shot off into that gig without a thought for any twat other than you.
Babamı o halde bırakıp geldiğimi bildiğin halde... kendinden başkasını düşünmediğin için, o kapıdan girdin.
You knew that I love Black Dragon and you snatch him away from me and even want him to die for you!
Black Dragon'u, sevdiğimi biliyordun. Onu benden koparmak ve hatta öldürmek istedin!
I should shoot you right now for even saying some shit like that to me.
Böyle saçmalıklar söylediğin için seni burada vurmalıyım.
You've never even made amends to your own son for all the shit that you did to me, all the shit that you put me through.
Bana yaptığın tüm o pislikleri, beni soktuğum tüm o lanet zor durumları... hiç bir zaman telafi etmedin.
Just even if it hurts me, be real with me for a second and tell me the truth, that you--that you like Dan.
Beni incitse bile, bana bir saniyeliğine dürüst ol ve gerçeği söyle, yani Dan'den hoşlandığını söyle.
I barely had to even say anything before, you know, she's asking me back to her place for a drink.
Evet - Bişey demedim
Maybe even for this little bastard here But never, never for my mom, or me
Belki burdaki küçük piç için bile, ama asla, asla annem için veya benim için değil...
I wanted the media's attention, so that I would make Nicholas even more real, that people would really believe that I'm Nicholas and they would love me even more for that.
Medyanın ilgisini istedim, böylece Nicholas daha da gerçek olacaktı. İnsanlar Nicholas olduğuma gerçekten inanacaklardı. Bu nedenle beni daha fazla seveceklerdi.
People are just desperate for information, even if it's just about me and my lack of New Year's date.
İnsanlar bilgi için yanıp tutuşuyorlar hem de benim ve Yeni Yıl randevum olmaması hakkında olsa bile.
She's been keeping to herself lately. She wouldn't even let me go with her to Vera Wang for her gown fitting.
Elbise provası için Vera Wang'e onunla birlikte gitmeme bile izin vermiyor.
You blamed me for creating all your problems with Louis, and you never even read it.
Louis ile olan tüm sorunlarını benim yarattığımı söyledin ve kitabı daha okumamıştın bile.
even for us 24
even for you 239
even for him 23
even for a moment 21
even for a second 21
for me 3075
for men 33
for me too 49
mexico 335
metro 61
even for you 239
even for him 23
even for a moment 21
even for a second 21
for me 3075
for men 33
for me too 49
mexico 335
metro 61