English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ G ] / Get up now

Get up now translate Turkish

2,652 parallel translation
You can get up now.
Artık kalkabilirsiniz.
Please get up now.
Lütfen şimdi kalk.
Get up now.
Kalk hadi!
Get up now.
Kalk artık.
Should we get up now?
- Ayağa kalkalım mı şimdi?
You can get up now.
- Şimdi kalkabilirsin.
I get up a lot earlier now.
Artık çok daha erken kalkıyorum.
-'and now we want to work together'... - I didn't hear you get up.
- Kalktığından haberim yoktu.
Now we're supposed to expect they're buttoned up enough to get word to every podunk outpost on the border?
Sınırdaki ıssız yerlerdeki her karakoldan haber alabilecek kadar gelişmiş olduklarını mı düşüneceğiz yani?
Let's go now, for fuck's sake, get up to go.
Hadi şimdi gidelim Allah aşkına. Gidelim bitirelim şu işi.
Now get up!
Hadi kalk ayağa.
Now it was up to Richard to get him a return on his investment.
Şimdi sıra Richard'ın bu yatırımın karşılığını vermesindeydi.
Now we have a very important meeting to go to, so you can get cleaned up on the plane to Dulles.
Şimdi gitmemiz gereken çok önemli bir toplantı var. Dulles'a giden uçakta temizlenebilirsin.
- Now listen, I'm not gay, but I'll let you feel me up if you go get me a vodka.
- Şimdi dinle, ben gay değilim ama gidip bana vodka getirirsen bana dokunmana izin veririm.
Now unlike you I have to get up and go to work in the morning.
Ancak senin aksine, yarın sabah kalkıp işe gitmek zorundayım.
Now get up!
Kalk bakalım, kalk!
So the checklist is the first page on every patient clipboard so you can see at a glance that Mr. Aranda has been checked in for coughing up blood, has been seen by a physician, has had a chest X-ray, and those results have come back, so now we just need to get a consent for bronchoscopy to rule out cancer.
Her hastanın dosyasında ilk sayfada kontrol listesi var, böylece Bay Aranda'ya yapılanlara göz atabilirsiniz kanlı öksürükten kontrol edilmiş bir doktor tarafından muayene edilmiş, röntgen çekilmiş ve sonuçları gelmiş şimdi kanseri elemek maksadıyla bronkoskopi yapılması için rızasının alınması gerekiyor.
Come on, let's get back up to the air conditioning now.
Hadi, buz gibi ofisimize dönelim.
You, get your hands up right now.
Kaldır ellerini!
Now, we're gonna have to get you up the same way you came down.
Ama sizi geldiğiniz şekilde çıkarmak zorundayız.
Get up here now.
Çık şuraya.
We've gotta get this mess cleaned up, now!
Bu dağınıklığı hemen toplamamız gerek.
We have to get out up there now.
Bizim hemen yukarı çıkmamız gerekiyor.
How many times you stand him up now? Oh, I get it.
Bu onu kaçıncı ekişin oldu?
Get up right now.
Kalk hemen.
Now, I need to get up to speed on this case.
Bu davada biraz hızlanmanızı istiyorum artık.
Now, don't sit there - get up and dance!
Orada oturmayın.
Calm down, homeboys, back up. I got four of these women in here right now to get down with all of y'all at the same time. This shirt is irresistible.
- Tamam bi sakin 30 kadın var burda ve bakalım ne olacak.Karşı konulamaz gömlek bu 3 saatine 100 dolar veririm Ne sikim bişey bu lan
Get up, now.
Hemen kalk.
Get the paramedics up here now.
Sağlık ekibi gönderin hemen.
Now shut up and get lost.
Şimdi çeneni kapa ve kaybol buradan.
Sure, but it's also to keep our cool, to get what we want, and now we fucked up.
Evet tabii ama sürecin sıkıntısız geçmesini de istiyoruz. İstediğimizi elde etmeyi de. Bizse her şeyi mahvettik.
But when you get a truck like this, now the world opens up again, because the space between the roads is your playground.
Ama böyle bir kamyonetiniz olduğunda, artık dünya gene açılıyor çünkü yollar arasındaki boşluk sizin oyun sahanız oluyor.
Get up here right now.
Hemen buraya gel!
Now he.. will get up tomorrow morning.
Ve anca yarın sabah uyanır.
Now, all we have to do is find him and get him to give up whoever hired him.
Şimdi onu bulup onu tutan kişiyi öğrenmemiz lazım.
But I'm here now to get to know you, see if I can make it up to you.
Ama seni daha iyi tanıyabilmek, yaşananları telafi edebilmek için artık buradayım.
Now, they pay only 1,500 rupees rent for such a big house and I pay a property tax of 60 thousand every year and if I don't pay up then I get an arrest warrant.
şimdi o koskoca ev için 1500 rupi ( 30 tl ) kira ödüyorlar. ve ben her yıl 60 bin rupi ( 1000 tl ) sadece emlak vergisi ödüyorum ödemezsem tutuklanırım.
Tess, get up and go now.
Tess, kalk ve git, şimdi!
RIGHT NOW, WE HAVE TO FIGURE OUT WHAT DO TO ABOUT AN EX-CON WHO CHOPS UP BODIES AND IS COMING HERE TO GET ME.
Şimdi beni arayan, insan doğrayan eski bir suçluya karşı ne yapacağımızı bulacağız.
Now, let's get up together.
Hadi, zirveye birlikte çıkalım.
Frodolo stoically put aside his rivalry and treated Erry as a friend. You're up shit creek now. I already have a contract for 4 more sequels, but if you give me back the ring, I can get you out of here.
Frodolo sonunda Erry yi arkadaşı olarak görüyor 4 kişi daha vardı bunun dışında yüzüğü ver yoksa gidersin
Now, since you're gonna be my wingman and I'm depending on you to help me get laid, we've decided to come up with a little strategy.
Ekürim olacağından dolayı birileriyle yatmam konusunda sana güveniyorum. Biraz strateji oluşturalım dedik.
And now we get up.
Ve şimdi ayağa kalk.
Now hurry up and get changed.
Şimdi acele et ve üstünü değiş.
But when I mess up yell at me, get in my face every now and then, I can handle it.
Ama bir işi batırdığımda doğrudan yüzüme söyle, bununla baş edebilirim.
Now, you get a case of the Anne Sextons, something's gonna come up behind you and rip your fool head off.
Anne Sextons, olayını alıp sonra arkanızdan gelen biri tarafından kafanız koparılabilir.
Okay, okay, if you just help me now for five minutes, then I'll go get you up into bed, okay?
Tamam, bana beş dakika yardımcı olursan yatağa gideriz.
Now get up, we got to go.
Şimdi kalk, gitmemiz gerekiyor.
I had to look in a lot. All right, well, now that we've split you two idiots up, maybe we can finally get Mac to do a diversion.
Pekala, şimdi siz iki gerzeği ayırmayı başardığımıza göre belki Mac'in dikkat dağıtmasını sağlayabiliriz.
Now we've stooped to bring you kids up to carry on the lifeline of our people not to get killed on the battlefield.
Artık çocuklarımızı hayatlarını insanlarımızla beraber sürdürsünler diye yetiştiriyoruz. Savaş meydanında ölsünler diye değil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]