I heard the news translate Turkish
589 parallel translation
- I heard the news.
- Duydum.
I heard the news.
Haberleri duydum.
Radio, upstairs. I heard the news bulletin.
Yukarıdayken radyodaki haberleri duydum.
- I heard the news, sir.
- Gece haberleri dinledik.
I heard the news this morning.
Haberi bu sabah aldım.
Yes, sir, it was in Valhalla I heard the news.
Evet efendim, Valhalla'da duydum.
When I heard the news about the earthquake, I rushed like a madman to my home town.
Deprem haberini duyunca, deli gibi memlekete koştum.
I heard the news from Shaolin Temple.
Şaolin tapınağında olanları duydum
I heard the news.
Haberi duydum.
I was living in New York when I heard the news about Trudy.
Trudy'nin başına gelenleri duyduğumda New York'ta yaşıyordum.
I heard the news this morning in Kentucky and flew right in.
Bu sabah Kentucky'de haberleri duydum ve hemen uçağa atladım.
I slept in. Around 11 : 00, I was getting ready to fly back to Kentucky... when I heard the news of Stephen Earl's real death on the television.
Evde kalmıştım. 11 : 00 civarindaydı, Kentucky'e geri uçmak için hazırlanıyordum.
I just heard the news!
Ben de yeni öğrendim!
- I say, have you heard the news?
- Haberleri duydunuz mu millet?
That's the best news I've heard in years.
Yıllarca duyduğum en güzel haber budur.
Haven't heard a commercial any news, nothing since I left the States.
Amerika'dan buraya geldiğimden beri tek bir reklam veya haber dinlemedim.
I heard about it on the news later.
Haberlerde duydum.
I guess you haven't heard the news.
Sanırım haberi duymadınız.
It's the best news I've heard in months.
Aylardır işittiğim en iyi haber.
I guess you heard the news about the TV show.
Televizyon programından haberin vardır.
- I've already heard the good news...
- İyi haberi aldım.
I've just heard the news about Velma Cruther's death at the newspaper office.
Gazetede Velma Cruther'in öldüğünü az önce söylediler.
I've heard the news about Velma Cruther's death.
Velma Cruther'in öldüğünü duydum.
That's the best news I've heard all clay.
Tüm gün boyunca aldığım en iyi haberdi.
Linda, I heard the horrible news.
Linda, korkunç haberler duydum.
I heard the horrible news.
Korkunç şeyler duydum.
I came just as soon as I heard the good news.
İyi haberi duyarduymaz hemen geldim.
Listen, I heard the big news.
Dinle, büyük haberi duydum.
I heard such a funny story on the news this evening.
Akşam haberlerinde çok komik şeyler gördüm.
I just heard the news. I can't believe my ears or my eyes.
Haberlerde duydum şimdi.Gözlerime ve kulaklarıma inanamadım.
I've heard the wonderful news about you and this beautiful girl.
Sen ve bu güzel kızla ilgili harika haberleri aldım.
I'm doing all the talking Tell me what news you've heard
Sesleniyorum habire Söyle bana, neler oldu orada?
- That's the best news I've heard.
- Duyduğum en iyi haber bu işte.
I just heard the good news.
Haberi duydum.
Well, that is just about the best news I have ever heard, Mr. Vandergelder.
Duyduğum en iyi haber, Bay Vandergelder.
I just heard what happened to Gerry on the news!
Niçin Palm Sprins'te değilsiniz?
Now, that's about the best news that I've heard in years.
Bu yıllardır duyduğum en iyi haber.
Now that's the best news I heard so far.
Bu benim uzun süredir aldığım en iyi haber.
That's the best news I've heard all day.
İşte, bugün duyduğum en iyi haber.
I was very shocked when I heard on the news on Christmas Day that I was to be directed into the mines.
Ve yılbaşı gününde, madenlere gideceğimi duyduğumda çok şaşırmıştım.
I heard 3 kilometers on the news last night.
3 kilometre, son haberlere göre.
Since the news started to get around the ghetto I have heard of no new suicide here in the ghetto.
Haberler gettoda yayılmaya başladığından bu yana... intihar eden tek bir kişi... bile duymadım.
I heard it on the news.
Haberlerde duydum.
I don't think you've heard the news.
Sanırım haberleri duymadın.
I guess I don't have to ask if you've heard the news.
Sanırım haberi duyup duymadığınızı sormama gerek yok.
It's the best news I've heard in years
Çocuklar, bu yıllardan beri duyduğum en güzel haber.
If I hadn't heard the news... I'd have assumed that you've already... taken the treasure
Haberleri bilmesem... hazineyi çoktan ele geçirdin sanacam... şu elbiseye bak!
That's the best news I've ever heard!
Bu şimdiye dek aldığım en güzel haber!
I just heard a news flash on the radio.
Radyoda bir flaş haber duydum.
Ever since I heard this news, all I can think of is how I may be coming to the end of my life with nothing to show for it.
O haberi duyduğumdan beri bütün düşündüğüm hayatımda daha hiçbir şey yapmadan sona gelmem.
That's about the best news I ever heard.
Bundan güzel bir haber olamaz.
i heard it too 19
i heard her 44
i heard you the first time 95
i heard screaming 20
i heard a noise 55
i heard 1243
i heard it 224
i heard you talking 16
i heard you 527
i heard everything 60
i heard her 44
i heard you the first time 95
i heard screaming 20
i heard a noise 55
i heard 1243
i heard it 224
i heard you talking 16
i heard you 527
i heard everything 60