I knew he would translate Turkish
672 parallel translation
- I knew he would be.
— Kızacağını biliyordum.
I knew he would!
Geleceğini biliyordum.
See, Ma, I knew he would.
Ma, bunu biliyordum.
I knew he would.
- Başaracağını biliyordum.
- I knew he would be, I told him so.
- Öyle olacağını biliyordum. Ona söylemiştim.
I knew he would come.
Geleceğini biliyordum.
Yes, I knew he would.
Evet, soracağını biliyordum.
I knew he would.
Yapacağını biliyordum.
Of course, I knew he would be.
Tabii ki, öyle olacağını biliyordum.
I knew he would not remember me.
Beni hatırlamayacağını biliyordum.
I knew he would find a Golden Ticket.
Onun Altın Bilet'i bulacağını biliyordum.
I knew he would get us out of here.
Bizi burdan çıkaracağını biliyodum.
But I knew he would come back to me.
Bilirdim sonunda bana geleceğini.
Now that he's getting married, if he knew that I liked him, he would ask me to get lost. Right?
Artık evlenecek olduğuna göre ondan hoşlandığımı öğrenirse kesin "Defol" diyecektir değil mi?
I knew that he wasn't around, and I thought that Madame Diaz would protect my child later...
" Onun burada olmadığını biliyordum bu yüzden Bayan Diaz çocuğumu kollar diye düşündüm.
That was before I knew how he would use his freedom.
Bu özgürlüğünü nasıl kullanacağını bilmeden önceydi.
When I went out on the grounds looking for Asta and that knife... he knew that it would be fairly safe to take a shot at me.
Bahçeye çıkıp, Asta'yı ve bıçağı aradığım sırada... beni vurmanın uygun olacağını düşündü.
Maybe I am, but what would Jesse think if he knew you were walkin'out on him?
Belki öyle ama onu yüzüstü bıraktığını bilse Jesse ne derdi?
I knew you would be. He fits perfectly into your chapters on the guilt complex.
Çekeceğini biliyordum, kitabınızdaki suçluluk kompleksiyle ilgili bölüme uyuyor.
I knew she would. That little man knew what he was talking about.
O küçük adamın bir bildiği varmış!
He never knew how I felt and how many times I wished something like this would happen to him.
Nasıl hissettiğimi ve başına böyle bir şey gelmesini kaç defa dilediğimi de bilmiyordu.
I know he knew just what he was doing and how much joy she would bring to the world.
Tanrı'nın ne yaptığını biIdiğinden eminim... ... ve dünyaya onun ne kadar neşe saçacağını biIdiğinden.
I knew the day when he would come home.
Eve döneceği günü biliyordum.
I knew Peter Pan would save us, and he did.
Peter Pan'ın bizi kurtaracağını biliyordum ve kurtardı da.
He wanted me free because he knew that if I got the ring my pledge to go to my father would take precedence over the pledge I gave you here.
Serbest kalmamı istedi cünkü, yüzügü ele geçirdiğim taktirde babamı ele geçirdikleri anlayacak, yardım edebilmek için Kamelotan kaçmak zorunda kalacaktım.
What would he say if he knew you had midwifed a litter of pups and, worse yet, disparaged Wagner?
Baban köpeklere ebelik yaptığını ve daha da kötüsü Wagner'i kötülediğini duysa ne derdi?
He had brought her all the way down by himself, so I hitched up my wagon there and brought them down to the mayor's house because I knew the mayor would know what to do.
onca yoldan kızı tek başına kendisi indirmiş, ben de onları arabaya atıp belediye başkanının evine getirdim. Çünkü başkan neler yapılacağını biliyordur.
If he knew I were here, he would kill me as he killed the Egyptian.
Burada olduğumu bilseydi, beni öldürürdü.
I had to have 20 quid by this morning or the bookie said he was coming round here to get it, and I knew what that would mean if the boss found out, so I got Martin to let me stay on the lift last night.
Bu sabah 20 sterlinimin olması gerekiyordu yoksa bahisçi almaya buraya geleceğini söyledi, ve patron duyduğunda bunun ne anlama geleceğini biliyordum, Bu nedenle Martin'in asansörü dün gece bana bırakmasını sağladım.
I knew he was jealous, but I never thought it would come to this.
Kıskanç olduğunu biliyordum, fakat bu noktaya geleceğini hiç düşünmemiştim.
I thought I knew the driving passion of his ambitions, but never did I think he would betray his own people.
Hırslarının bize zarar verebileceğini biliyordum ama,... kendi insanlarına ihanet edebileceğini asla düşünmemiştim
Poor Freddy! When I read his horoscope, I knew right away he would die a violent death.
Falını okuduğumda, o anda vahşice öleceğini anlamıştım.
I wonder what Spartacus would say... if he knew that the woman, Varinia, and her child... are slaves in my household?
Eğer Spartacus... Varinia denen kadının ve çocuğunun evimde köle olduklarını bilseydi... acaba ne derdi?
But I knew he loved Miho, and I knew Miho would have no objections to the match.
Ama Miho'yu sevdiğini ve Miho'nun da bu duruma hiç karşı çıkmayacağını biliyordum.
But I really do think he would see me if he knew what I'd come about.
Ama gelme nedenimi bilseydi benimle görüşürdü diye düşünüyorum.
I knew he would. I knew.
O her şeyi bilir.
He knew I would not kill him, not until...
Onu öldürmeyeceğimi biliyordu, silahların...
If he knew I was here, he would kill me.
Burada olduğumu bilseydi beni öldürürdü.
Madam, I knew he'd either make it back alive or he would not.
Bayan, bildiğim ya yaşayıp geri dönecekti ya da dönemeyecekti.
And yet, I knew that someday... he would have to go back to his own kind.
Ama biliyordum ki birgün kendi türüne geri dönmek zorunda kalacaktı.
He would kill me if he knew I was here.
Burada olduğumu bilse beni öldürür.
I knew he had my diary and would have it taken to the Police if anything happened to him.
Onun benim günlüğüm olduğunu biliyorum ve ona bir şey olduğu takdirde polisin eline geçecğinide biliyordum.
Portuga must've missed me... and if he knew where I lived, he would've come after me.
Portuga beni özlemiş olmalı... Evimizi bilseydi kesin gelirdi.
Gan Wen Bin knew I would ask you to shoulder the crime so after sending you away, he drove me out
Gan Wen Bin, benim senden suçu üstlenmemi isteyeceğini biliyordu seni uzaklaştırdıktan sonra, beni de çeteden sürdü!
And I knew that he would awaken something in me that no young man had ever awakened.
Ve biliyordum ki... içimde hiçbir genç erkeğin şimdiye kadar uyandıramadığı bir şey uyandıracaktı.
I knew Gibarian and he would never have...
Gibarian'ı tanırdım ve o asla...
I knew he was scared nobody would believe him as soon as he stood up.
Kalktığı anda kimsenin ona inanmayacağından korktuğunu anladım.
I went and got behind on the payments on the sax... and I let it go,'cause I knew he'd do more with the guitar than I would with the sax.
Ama saksofonun taksitlerini ödeyemedim. Geri verdim. O, gitarla bir şeyler yapabilirdi, ben saksofonu o kadar iyi çalamıyordum.
What do you think Shaw would do if he knew I was tellin'you this?
Eğer size söylediğimi bilse Shaw ne düşünürdü dersiniz?
I knew the minute he saw we were replacing him with that snot-nosed kid, it would be such a blow to his ego...
Onun yerine o sümüklü çocuğu gönderdiğimizde egosunun kırılacağını biliyordum...
He knew someone would come after this vest. Before I left. He told me to wear it.
Birinin bu yeleğin peşinden geleceğini biliyordu ben ayrılmadan önce, yeleği içime giymemi tembihledi
i knew it 3235
i knew you'd like it 33
i knew it was coming 17
i knew it all along 22
i knew you could do it 105
i knew it was too good to be true 27
i knew you'd come 123
i knew you had it in you 28
i knew you would 138
i knew it was you 83
i knew you'd like it 33
i knew it was coming 17
i knew it all along 22
i knew you could do it 105
i knew it was too good to be true 27
i knew you'd come 123
i knew you had it in you 28
i knew you would 138
i knew it was you 83