In a sec translate Turkish
683 parallel translation
- I'll be with you in a sec.
- Hemen geliyorum.
I'll be with you in a sec.
Hemen geliyorum.
- Be back in a sec.
- Hemen döneceğim.
- I'll see you in a sec, all right?
- Birazdan görüşürüz, tamam mı?
In a sec.
Bir saniye daha.
Supper will be ready in a sec.
Akşam yemeği hazır.
I'd clobber him in a sec!
Bir saniyede onu hallederim.
Back in a sec.
Birazdan gelirim.
I'll be out in a sec, okay?
Hemen çıkıyorum, tamam mı?
Homies, I'll be back in a sec.
Kankiler, bir saniye içerisinde buradayım.
I'll be down in a sec.
Hemen geliyorum.
I'll be out in a sec.
Tamam. Hemen çıkıyorum.
Talk to you in a sec.
Görüsürüz.
All right, in a sec, okay?
Tamam, hemen geliyorum.
- Yeah, in a sec, thanks.
- Olur, sağ ol. - Teşekkürler.
Hey! I'll be settling things over here in a sec.
Yakında burada işim bitmiş olacak.
With you in a sec.
Hemen geliyorum.
- He'll be out in a sec.
Birazdan çıkar.
I'll be with you in a sec.
Hemen döneceğim.
- I'll be there in a sec.
Birazdan geleceğim.
I'll be there in a sec.
Tamam, birazdan geleceğim.
Just chill out, relax. Be with you in a sec.
Hemen seninle ilgileneceğim.
In a sec.
- Birazdan. - Tamam.
Ruediger, choose a kingdom from my lands in gratitude for this wondrous woman!
Ruediger, kendine bu muhteşem kadının gelmesi onuruna arazilerimden bir krallık seç!
If you want to gamble on who flies in that weather, pick someone else for a number.
Bu havada kimin uçacağına kumar oynayacaksan, sayı için başkasını seç.
He and Vic were in the park together, I turned my back for just a sec...
O ve Vic parkta birlikteydiler, arkamı bir saniyeliğine döndüm ki...
Take a compartment in the next car.
Arkadaki vagondan bir kompartıman seç.
- Get off it a sec.
- Bir saniye in.
Cliff, can you come in here a sec?
Cliff, biraz buraya gelebilir misin?
You want to come in for a sec?
Biraz içeri gelmek ister misin?
To deal with you in my capacity would make me a laughing stock.
Seninle dövüşmek çocukla dövüşmek gibi! Bir silah seç!
Could you help me in here for a sec?
Bir saniye geIebiIir misin?
I'm gonna be out of your way in just a sec.
Birazdan başından giderim.
Come in for a sec.
Bir dakikalığa gel lütfen.
Computer, select at random a mystery by Sir Arthur Conan Doyle in which I will play Sherlock Holmes and Lt La Forge, Dr John Watson.
Bilgisayar, Sir Arthur Conan Doyle'dan rastgele bir gizem seç. Ben Sherlock Holmes rolündeyim, ve Yüzbaşı La Forge da, Dr John Watson olacak.
I'll be back in just a sec.
Birazdan dönerim.
Al, pick a hole in your head and stick your finger in it.
Al, Kafanda bir delik seç ve parmağını içine daldır.
Just a sec, Daddy, I'll be right in, OK?
Bir saniye baba, hemen geliyorum tamam mı?
See you in a sec.
Tamam.
I'll be back in a sec.
Birazdan dönerim.
Wait a sec, got some milk stuck in my teeth, Peg.
Dur bir saniye, dişimin arasına biraz süt girdi, Peg.
Wait a sec.
- Bebek'in 1932 Dünya Kupasında attığı gibi. - Durun bir dakika.
The president of the United States or a gondolier in venice. Just fill in the names.
Birleşik Devletler Başkanı, Venedik'teki bir gondolcu, sen seç.
Back in a sec.
Hemen döneceğim.
Angela, get in here a sec.
Angela, bir saniye gelsene.
Shy cheetah just moves in total nonchalance a sec or two in his sexy, slow strut.
Çita ise seksi, ağır yürüyüşüyle ilgisiz bir tavırla yaklaşır.
Come in for just a sec.
Sadece bir dakika.
Keep it in the back. I'll just be a sec.
Onu arkada tut. 1 saniye içinde geri döneceğim.
Okay, I'll just stay a sec. No... You can't be in here.
Çok kısa kalacağım.
We All Love Your Pictures, But In The Future, Just As A Rough Guideline, Let's Keep The Victims Over Two Years Old, Okay?
Senin bütün resimlerini beğeniyoruz, ama ilerde, sorunlu kılavuzlardaki gibi, iki yaşından büyük olan kurbanları seç, olur mu?
Hey, you in the leather pants, can I talk toyou for a sec?
Hey, deri pantolonlu, bir saniye konuşabilir miyiz?
in a second 81
in a sense 166
in a row 31
in another life 66
in any case 862
in a nutshell 86
in a few days 103
in an hour 114
in and out 206
in a way 872
in a sense 166
in a row 31
in another life 66
in any case 862
in a nutshell 86
in a few days 103
in an hour 114
in and out 206
in a way 872
in any event 133
in a week 88
in a good way 122
in a few minutes 93
in africa 59
in addition 208
in a meeting 17
in an ideal world 29
in advance 48
in a moment 128
in a week 88
in a good way 122
in a few minutes 93
in africa 59
in addition 208
in a meeting 17
in an ideal world 29
in advance 48
in a moment 128
in a minute 428
in all likelihood 54
in all 68
in a 180
in a year 54
in a month 82
in america 213
in a few hours 80
in any way 55
in all honesty 63
in all likelihood 54
in all 68
in a 180
in a year 54
in a month 82
in america 213
in a few hours 80
in any way 55
in all honesty 63