English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Nightlight

Nightlight translate Turkish

49 parallel translation
Don't let the nightlight dance.
Gece lambası dans etmesin.
He needs a proper nightlight.
Doğru dürüst bir gece ışığı lazım.
Hey, can I get like a nightlight up in here?
Bir gece lambası koyabilir misin?
Oh. Your nightlight's burned out. And the only bulbs we have left are these red ones.
Bu arada, ampul patladığından dolayı şimdilik kırmızıyla idare et.
Where is my Powerpuff Girls nightlight when I need it?
Tam da ihtiyacım olduğunda şu benim "Sarı Kanaryalı" gece lambam nerededir ki?
Okay, tucked in tight, glass of water, nightlight on, no barn owls, don't do drugs, love you, good night.
Üstün örtüldü. Bir bardak su. Gece lambası.
That nightlight has gotten me through some pretty tough times.
Bu gece lambası zor zamanlarda işime yaramıştı.
I don't even use a nightlight no more.
Artık gece lambasını dahi kullanmıyorum.
I SPENT A MONTH PUTTING THAT ROLODEX ON HIS BLACKBERRY, WHICH HE NOW USES AS A NIGHTLIGHT.
O fihristi, Blackberry'sine yüklemek için bir ayımı verdim ama artık sadece el feneri olarak kullanıyor.
Pick up your room, we'll get you a nightlight. Okay.
Sen odanı topla, ben de sana gece lambası alayım.
Did you pick up a nightlight?
- Gece lambası aldın mı?
When Maggie's nightlight goes out, her onesie becomes a funsie.
Maggie'nin gece lambası sönünce, alttan çıtçıtlı body'si, renkli bir şölene dönüşüyor.
That realization led him to develop the nightlight and the marketing campaign aimed at making children afraid of the dark.
Bu farkındalık onu gece lambasının geliştirilmesine ve her çocuğun karanlıktan korkmasını hedefleyen satış kampanyasına götürdü.
But can you pull the plug on that little kiddy nightlight?
Ama o kedicikli gece lambasını fişten çıkarabilir misin?
NightLight Club.
Nightlight Kulübü.
It's like that time in kindergarten, when you insisted that I bring you home from the slumber party'cause all the other girls were sleeping with the nightlight on.
Tıpkı kreşteki gibi. Diğer kızlar gece lambasıyla uyuyor diye pijama partisinden gelip almamı istemiştin.
You left the nightlight on?
- Gece lambasını açık bıraktın mı?
She could never live with the idea that I knew she'd cocked up on Nightlight.
Gecelambasında eline yüzüne bulaştırdığını bildiğim fikrine dayanamadı.
How's that, Nightlight?
Bu nasıl Gecelambası?
And that includes you, too, by the way, Nightlight.
Buna sen de dâhilsin Gecelambası.
The problem is, the trigger word is Nightlight.
Sorun şu ki tetikleyici kelime Gecelambası.
Whenever he says Nightlight, I'm supposed to monitor.
Ne zaman Gecelambası dese onu dinlemem gerekiyor.
But his cat's called Nightlight.
- Kedisinin adı Gecelambası.
Nightlight was an MI5 / Special Branch operation in Northern Ireland in the'80s.
Gecelambası, MI5'in 80'lerde Kuzey İrlanda'da yaptığı özel operasyonun adı.
Nightlight!
Gecelambası!
Well, you are the one who told me about Nightlight.
GeceLambası'ndan bana bahseden sendin.
About... Nightlight?
Gecelambası hakkında mı?
'Nightlight was a fuck-up, Tom.
Gecelambası tam bir çuvallamaydı Tom.
Nightlight.
Gecelambası.
I'll tell Peter to turn off the nightlight this time. No!
Peter'a bu kez gece lambasını kapatmasını söylerim.
He sleeps with a nightlight on!
Işığı açık uyuyor!
Well, make sure his little nightlight is on, and you definitely want to check in on him every 15 minutes, okay?
Tamam, gece lambası açık mı bir bak, ve her 15 dakikada bir onu kontrol etmeyi unutma, tamam mı?
And as for you, you'll make a fine little nightlight.
Ve sana gelince, sadece basit bir ışık hüzmesi olacaksın.
Faith in any sort of legal justice has never been any more comforting than a nightlight.
Herhangi bir yasal adalete olan inanç, hiçbir zaman bir gece lambasından daha rahatlatıcı olmaz.
- Hey Kramer, buddy. - So Ben, you've... you've played Nightlight before right?
Ben, daha önce gece lambası oynadın, değil mi?
I don't know how you guys think she's gonna play nightlight if she can't even cross a log.
Kütüğü bile geçemezken nasıl gece lambası oynayacağını düşünüyorsunuz bilmiyorum.
Well... Just scream "Nightlight."
O zaman... "Gece lambası" diye çığlık at.
I want a Nightlight.
- Gece lambası istiyorum.
Nightlight!
Gece lambası!
I hear that you are the best at Nightlight.
- Gece lambasında en iyisinin sen olduğunu duydum.
I am done playing Nightlight.
Gece feneri oynamıyorum artık.
- Yeah? - The only heirlooms he's got are a neon beer sign that he set up as the nightlight over my crib and a blanket I didn't recognize that smelled vaguely like armadillo.
Sahip olduğu şeyler beşiğimin üzerine astığı yanıp sönen bira işareti ve bilmediğim ama armadillo gibi kokan bir battaniyeymiş.
Why do you think I sleep with a nightlight?
Neden bir gece lambasıyla uyuduğumu sanıyorsun?
My nightlight burned out.
- Evet. Gece lambam söndü.
Oh, sorry, I forgot your nightlight.
Üzgünüm, gece lambanı unutmuşum.
Need a nightlight?
Gece lambası mı lazım?
Oh, great, you're like a nightlight.
Harika, gece lambası gibiymişsin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]