Safe and sound translate Turkish
803 parallel translation
A change of heart overtook him in the forest, and there it is, safe and sound!
Ormanda fikri değişti ve işte burada! Sağ ve salim!
- Here we are, safe and sound!
- Buradayız, sağ ve salim!
The best medicine he can have is to see you two safe and sound.
Alabileceği en iyi ilaç siz ikinizi sağ salim bir halde görmektir.
And tomorrow, I'll take you back safe and sound to your father and mother... and I won't be a bit surprised if I just hate to give you up.
Yarın seni sağ salim anne babana teslim edeceğim. Seni geri vermek benim için çok zor olursa hiç şaşırmam.
Thank goodness that you're safe and sound.
Tanrıya şükür güvendesin.
I hope you get back safe and sound.
Umarım sağ salim gidersin.
He'll be safe and sound, my child.
O güvende olucak, çocuğum.
- Bring your papa home safe and sound.
- Babanı sağ salim evine getir.
If you show me where that gold comes from... you can have your family back safe and sound.
Altının yerini gösterirsen... ailene sağ salim kavuşabilirsin.
You're inquiry's done, since I'm safe and sound.
Sağ salim olduğuma göre, sizin soruşturmanız sona erdi.
- The old boy's safe and sound.
- Dostumuz Gorry's Leap'de rahat ve güvende.
" Very Reverend provincial Father... with the help of divine providence, we are safe and sound.
Çok değerli muhterem Peder,... Yüce Tanrı'nın yardımıyla güvende ve güçlüyüz.
Your last mail rider's just come in, safe and sound.
Son posta atlın geldi. Sapasağlam.
Here we are, safe and sound, as you might say.
Burada güvende olduğumuz söylenebilir.
Safe! Safe and sound!
Güvendeyiz!
All right, I'm here safe and sound.
Tamam, burada sapasağlamım.
Your son's been found, Lex, safe and sound.
Oğlun bulundu Lex. Sağlıklı ve güvende.
Safe and sound, Sadie.
Sağ salim geldik Sadie.
Come back safe and sound!
Eve sağsalim dönmeye çalışın!
You've come back safe and sound.
Sonunda sağ salim geri döndün.
She'd have been so happy to see you back safe and sound.
Sağ salim geri döndüğünü görseydi eminim o da çok sevinirdi.
I'll bring your little Arty back home safe and sound, Gracie.
Küçük Arty'ı eve güvende ve sağlam olarak getireceğim.
Got you home safe and sound, didn't I?
Sağ salim eve ulaştırdım, değil mi?
Safe and sound
Sağlam ve güvenli
I got him safe and sound.
Emin ellerde tutuluyor.
All safe and sound.
Sapasağlam.
Dear Lord, I thank you most kindly for bringing my boys home safe and sound.
Ulu Tanrım, çocuklarımı sağ salim eve getirdiğin için şükürler olsun.
May you return safe and sound.
Sağ salim dönesin.
Well, I'm back safe and sound.
Şey, sapasağlam geri döndüm.
Safe and sound in just a little bit.
Az sonra sapasağlam olacaksın.
Well, we'll see you home safe and sound.
Sizi güvenli bir şekilde evinize bırakalım.
I wrote to her you were safe and sound on that tropical island.
Mektubumda tropik bir adada güvende olduğunu söylemiştim.
- Safe and sound.
- Güvende.
The entire patrol came back safe and sound.
Bütün devriye sag salim geri döndü.
Your cuttlefish woman must be happy that you're safe and sound.
Sizin mürekkepbalığı kadın, sağlam ve güvende olamnızdan mutlu olmalı.
But you're all safe and sound.
Ama siz sapa sağlamsınız.
All safe and sound?
- Aleykum esselam.
We'll wrap'em up safe and sound, Jack.
Adamları güzelce paketleriz, Jack.
Safe and sound
Emniyette olur
Safe and sound.
- Sağ ve salimler.
If you bring her back safe and sound another 9000 dollars for each of you.
Eğer onu sağ salim getirirseniz her birinize 9000 $ daha var.
The contract is not complete until Mrs. Grant is delivered safe and sound.
Bayan Grant, sağ salim teslim edilmeden sözleşme tamamlanmış olmaz.
You can sleep Safe and sound
Uyuyabilirsin Güvende ve derin
And Chitty flew high over the mountains back to England, everybody safe and sound and...
Ve Chitty yükseklerden dağları aşarak İngiltere'ye dönmüş, herkes güvende...
Here you are, Mr. Groat, safe and sound.
Buyurun, Bay Groat, sapasağlam.
I'm glad to see you all here, safe and sound, enjoying a drink.
Hepinizi sağ salim, içkinizi yudumlarken görmek ne güzel.
Just one ratty old hotel will survive safe and sound And they'll ask "Who's so special that lives there?" And that night a cry will go up around the hotel
Ve soracaklar, kim bu kadar özel ki orada ve o gece bir çığlık duyulacak otel yakınında insanlar soracak bu otel neden korundu diye şafakta ben çıktığımda kapıdan diyecekler ki, demek o burada yaşadığından.
MAN : You guaranteed to deliver him safe and sound and on time, which he ain't.
Güvenli şekilde teslim edeceğinize garanti vermiştiniz.
They think we're home in bed asleep, sound and safe.
Evde, güven içinde uyuduğumuzu sanıyorlar
I suggest we quietly get into our cars and drive down there at a safe, sound speed keeping in sight of each other.
Şimdi araçlarımıza binip oraya kadar sakin, güvenli ve birbirimize saygı göstererek gidelim.
- Right. ♪ You can go, but be back soon You can go, but while you're working ♪ This place, I'm pacing ♪ round Until you're home, safe and sound
Gidin, ama çabuk dönün gidin, ama unutmayın... sizler sağ salim eve dönene kadar burada kıvranıp duracağım... hoşçakalın, ama fazla gecikmeyin tehlikeden uzak durun... söylediklerimi unutmayın çabuk dönün... nasıl unutabiliriz?
sound 221
sounds 99
sounds good to me 192
sounds like a plan 147
sounds great 419
sounds dangerous 26
sounds good 1057
sounds delicious 46
sounds nice 93
sounds familiar 89
sounds 99
sounds good to me 192
sounds like a plan 147
sounds great 419
sounds dangerous 26
sounds good 1057
sounds delicious 46
sounds nice 93
sounds familiar 89
sounds like a good plan 16
sounds like fun 151
sounds lovely 31
sounds exciting 40
sounds promising 28
sounds perfect 65
sounds like 100
sounds awesome 36
sounds cool 34
sounds amazing 23
sounds like fun 151
sounds lovely 31
sounds exciting 40
sounds promising 28
sounds perfect 65
sounds like 100
sounds awesome 36
sounds cool 34
sounds amazing 23