English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ S ] / Sounds fair

Sounds fair translate Turkish

173 parallel translation
MAN : Say, that sounds fair to me.I
Bak, işte bu bana adil gibi geldi.
That sounds fair enough, Jim.
Kulağa makul geliyor, Jim.
To make a big profit, one must take a big risk 50,000 lire sounds fair to me
Kar etmek için birinin risk alması gerek. 50.000 liret bence adil.
- Well, that sounds fair enough.
- Kulağa yeterince makul geliyor.
That sounds fair.
Adil gözüküyor.
Well, that sounds fair to me.
Pekala, bana adil geldi.
Sounds fair enough to me, considering he could lay claim to the whole of it.
Tamamını alabileceğini düşününce, bence uygun.
Sounds fair.
Kulağa adil geliyor.
- Sounds fair to me.
- Bana makul geldi.
Sounds fair enough.
- Kafi gözüküyor.
- Sounds fair to start.
- Başlangıç için kulağa adil geliyor.
That sounds fair.
Bence adil.
Well, sir, sounds fair.
Pekala bayım, adil görünüyor.
Sounds fair to me, Rudy.
Bana adil gibi geliyor, Rudy.
- Sounds fair enough.
- Kafi gözüküyor.
GARY : That sounds fair.
Adil görünüyor.
That sounds fair.
Kulağa hoş geliyor.
Sounds fair.
Uygun gözüküyor.
- Sounds fair.
- Adil bir yol.
Sounds fair.
Uygun görünüyor.
- That sounds fair.
- Adil görünüyor.
That sounds fair.
İşte bu çok adil oldu!
Ha! Well, that sounds fair.
Evet, kulağı hoş geliyor.
That sounds fair.
Fena değil gibi.
That sounds fair.
Adil görünüyor.
- That sounds fair.
- İyi fikir.
That sounds fair. [Whines] Yeah.
- Bu bana adil geldi.
I guess that sounds fair.
Oldukça adil.
- Okay, that sounds fair. - ( All Groaning )
- Tamam, yeterince adil.
Sounds fair.
- Oldukça adil.
- Sounds fair to me, baby.
- Bana gayet adil geldi, bebeğim.
Well, that sounds fair.
Evet, adil görünüyor.
Okay, that sounds fair.
Tamam, anlaştık.
- Sounds fair.
- İyi görünüyor.
That sounds fair, but I should pay interest. - No.
- Adil bir teklif, ama faiz ödemeliyim.
Sounds fair to me, boys, a life for a life.
Bana adil geldi çocuklar, canınıza karşılık canım.
Sounds fair.
- Bana uyar.
Sounds fair.
Kulağa adil gibi geldi.
- Sounds fair. But I don't have that much money here.
Gayet makul ama burada o kadar çok para yok.
That sounds like a fair split.
Adil bir oran.
- That sounds like a fair thing to do.
- Yapılacak en doğru şey bu gibi.
Sounds like a fair proposition to me and I'm gonna abide by it.
Bence adil bir teklif ve kabul edeceğim.
Sounds fair.
Bana uyar.
- Sounds fair to me.
Bence çok adil.
Fair enough, that sounds okay. Yeah.
Çok adil, tamam.
That sounds fair.
Bu gayet adil geliyor.
That sounds like a fair trade, doesn't it?
Bir tür değiş tokuş, değil mi? Süper.
It all sounds so vicious, and it's just not fair for me to miss out.
Durum çok tehlikeli görünüyor ve bunu kaçırmam haksızlık olur.
That sounds fair.
- Bu gayet adil olur.
SOUNDS FAIR TO ME.
Bana adil göründü.
That sounds fair. 30.
Adil gözüküyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]