The club translate Turkish
14,502 parallel translation
He's at the club a few nights a week.
Haftanın birkaç akşamı kulübe gelir.
Anybody ever stop by the club?
Daha önce kulübe gelip giden birileri?
Jack asked if you could come by the club on Saturday.
Jack, Cumartesi kulübe uğrayabilir misin diye sordu.
They've found prints in the warehouse, a cigarette butt, a colleague said that Agota was with someone when she left the club.
Depoda izler buldular, bir sigara izmariti bir meslektaşı Agota'nın bardan biriyle çıktığını görmüş.
Join the club.
Kulübe hoş geldin.
Is he rejoining the club?
- Kulübe yeniden mi katılacak?
- Hey. Please tell me you're coming back to the club.
Kulübe tekrar gelmeye mi başlayacaksın?
If whoever did this to Mamie really is someone from Real Murders, well- - I downloaded profiles on everyone in the club last night to try to figure this out... and it's obviously not Sally or John.
Bunu Mamie'ye kim yaptıysa kesinlikle Gerçek Cinayetler Kulübü'nden birisi ben de olan biteni çözmek için dün gece orada olan herkesin profilini indirdim ve görünüşe göre Sally ve John katilimiz değil.
And we might even know who did it if it's someone in the club.
- Bunu yapanı kulüpten tanıyor olabiliriz.
[cell phone rings] Okay, we have to let the club members know about the results.
Kulüp üyelerine sonucu söylemeliyiz.
Could he be targeting people outside of the club now?
Kulüp üyesi olmayanları da hedef alıyor olabilir mi?
So the question is, was Pettigrue chosen because Benjamin is in the club, or because Pettigrue fit the profile of a famous victim?
Asıl soru şu ; Benjamin sizin kulübün üyesi olduğu için mi Pettigrue seçildi yoksa Pettigrue öldürülmeye uygun ünlü biri olduğu için mi seçildi?
So that means you have to sensationalize the club? And quote me, quote Gerald?
Bu da kulüpte olan biteni ve Gerald ile dediklerimizi yazabilirsin demek mi oluyor?
I'm going through all these old cases, and I'm tracking the similarities between the victims and the club members.
Eski davaların üzerinden geçiyorum ve kurbanlarla kulüp üyeleri arasındaki benzerlikleri bulmaya çalışıyorum.
Yeah, he's been in the club for a year, and he just now starts reading true crime?
1 yıldır bu kulüpte ve cinayet romanları okumaya daha yeni mi başlamış?
It's a good thing that we don't have any Sunday school teachers in the club.
Neyse ki, kulübümüzde pazar günü öğretmenlik yapan birisi yok.
So it isn't someone from the club?
- Yani kulüpten biri değil mi? - Rahatladım aslında.
Now the police, they've ruled out the club members, and now the list of suspects is so wide now, it's impossible.
Polis kulüp üyelerini şüpheli listesinden çıkardı ve şimdi liste daha da genişledi bulunması imkânsız hâle geldi.
Okay, we'll put all of the club members at the top... and then we'll put the elements of all the cases below it, and then we'll see how many connections we can make.
Bütün kulüp üyelerini yukarıya koyacağız altlarına da bütün davaların özelliklerini koyacağız ve ne kadar benzerlik var göreceğiz.
You're the one that talked about the psychology of false confessions for the club.
Kulüpte "sahte itiraf psikolojisi" hakkında konuşma yapan sen değil miydin?
I mean, the only person that Bankston was close to in the club was Melanie.
Bankston'un kulüpte yakın olduğu tek isim Melanie.
All of you in the club, you think you know the answer to everything.
Herkesten farklı olarak kulüpte de her şeyi bildiğini düşünüyordun.
We saw everything - - the pitch, the changing rooms, the museum bit at the back of the club with the history.
Sahayı, soyunma odalarını arka taraftaki tarih müzesini.
And they funnel them into work at the club,
Onları kulüpte çalıştırıyorlar.
The construction job that Casey's on, we're investigating the club for human trafficking, money laundering.
Casey'nin baktığı inşaat işi. İnsan pazarlama ve para aklamadan kulübü soruşturuyoruz.
one of the girls from the club, she's here.
Kulüpteki kızlardan bir tanesi burada.
Here at the club somewhere.
Burada bir yerde. Sanırım onu sakladı.
What happened at the club, when that guy put his gun to my head... I've been spinning out, trying to make sense of it.
Kulüpte adam kafama silah doğrulttuğu zaman anlamaya çalışıyordum.
So you let him go to the club tonight?
Gece kulübüne gitmesine izin verdin mi?
I-I saw our trophy... the one we won for debate club.
Kupamızı gördüm, münazara kulübünde kazandığımız kupayı.
We got our sketch back of the guy who showed up at the strip club, asking for Jeff Powers.
Striptiz kulübünde Jeff Powers'ı soran adamın eşkali elimize ulaştı.
She was my senior when I was in college. We were in the same club.
Üniversite grubumdaki noonamdı...
Oh, so then you'll be at the Real Murders Club meeting tonight?
Pekâlâ, bu akşam Gerçek Cinayetler Kulübü toplantısına gelecek misin?
We have a club meeting tonight, and LeMaster's coming by for the keys to the hall...
Akşam kulüp toplantımız var, LeMaster salonun anahtarı için uğrayacak.
Arthur, I think Mamie's killer could be a member of the Real Murders Club.
Artur, Mamie'nin katili Gerçek Cinayetler Kulübü üyesi olabilir.
How do you announce the subject of discussion of your club?
Kulübünüzde konuşacağınız konuyu nasıl duyuruyorsunuz?
So only club members would have known the Wallace thing was on your agenda tonight?
Bu gece Wallace davasını konuşacağınızı sadece grup üyeleri biliyordu yani?
Roe, just in case, you should warn the rest of your club members to stay alert.
Roe ne olur ne olmaz diye diğer kulüp üyelerini tetikte olmaları için uyarman gerekiyor.
I knew that this club of yours was bad for the soul, but now it's worse than that.
Bu kulübün ruhunuz için kötü olduğunu biliyordum ama şu an onda da kötü.
Whoever did this is trying to set up a member of your club to take the blame.
Bunu kim yaptıysa, kulüp üyelerini zan altında bırakmaya çalışıyor.
Well, I guess the Real Murders Club is adjourned.
Görünüşe göre Gerçek Cinayetler Kulübü dağıldı.
Well, so far, the copycats have been related to club members.
Şimdiye kadar taklit edilen cinayetler kulüp üyeleri ile bağlantılı.
You quoted club members even though we asked you at the meeting to keep it off the record.
Gizli kalmasını istediğimiz hâlde dediklerimizi yazmışsın.
[sighs] Every member of your club has an alibi for at least one of the murders, except for Perry, and you just ruled him out.
Perry dışındaki kulüp üyelerinin olaylar olduğu zaman geçerli bir mazereti vardı ama siz onu akladınız öyle mi?
Real murderers were in the Real Murders Club, how can this not be the end of us?
Gerçek Cinayetler Kulübü'nde gerçek katiller var, bu nasıl bizim sonumuz olmadı acaba?
Just look enough like Yamamoto to piss off the Rotary Club.
Rotary Kulübünü kızdıracak kadar Yamamoto gibi gözük yeter.
- Thank you. Saw Elaine last week at the university club with her new beau.
Geçen hafta üniversite kulübünde Elaine'i yeni sevgilisiyle gördüm.
Oh, and the homework club is a blessing!
Okulun etüt saati olması tam bir nimet!
That the strip club guy?
Striptiz kulübündeki adam değil mi?
Your buddy over at the strip club, Jack nesbitt, He's into some nasty business.
Striptiz kulübündeki arkadaşın, Jack Nesbitt kirli işler içinde.
Yeah, I can't wait to puke up a club sandwich in the pool.
Evet, havuzda bir kulüp sandviçi kusmak için sabırsızlanıyorum.
club 125
clubs 62
club soda 32
the crow flies straight 33
the card 32
the council 29
the choice is yours 166
the crew 35
the city 103
the car is here 16
clubs 62
club soda 32
the crow flies straight 33
the card 32
the council 29
the choice is yours 166
the crew 35
the city 103
the car is here 16
the camera 86
the cat 115
the cars 36
the cowboy 18
the cards 33
the car 277
the clock is ticking 101
the case 115
the chair 57
the caretaker 29
the cat 115
the cars 36
the cowboy 18
the cards 33
the car 277
the clock is ticking 101
the case 115
the chair 57
the caretaker 29
the curse 50
the cake 61
the coast is clear 60
the case is over 17
the child 120
the clock 26
the cops 215
the captain 118
the case is closed 84
the cross 35
the cake 61
the coast is clear 60
the case is over 17
the child 120
the clock 26
the cops 215
the captain 118
the case is closed 84
the cross 35