The night she died translate Turkish
320 parallel translation
You were with this hand the night she died?
Öldüğü zaman kadınla beraber miydin?
You were with her the night she died.
Öldüğü gece onunlaydın.
The night she died, I was... I was home watching the tube.
Öldüğü gece, televizyon seyrediyordum.
It disappeared the night she died.
Öldüğü gece, o da ortadan kaybolmuştu.
Someone was in bed with Amanda the night she died.
Öldüğü gece Amanda'nın yatağında biri vardı.
It was Leland who placed that call from Ben Horne's office to Laura the night she died.
Laura'nın öldüğü gece, Ben Horne'un bürosundan telefonu açan da Leland'dı.
The night she died.
Öldüğü gece.
Conclusion : she was tied up twice, at different locations, the night she died.
Sonuç : öldüğü gece iki farklı yerinden bağlanmış.
Tell me about the last time you spoke with K'Ehleyr, the night she died.
K'Ehleyr'le en son konuştuğun zamanı anlat. Öldüğü geceyi.
She was supposed to meet you here the night she died.
Seninle burada buluşması gereken gece öldü.
The night she died, she told us.
Öldüğü gece bize anlatmıştı.
It could prove that he was with the victim the night she died.
Kurbanın öldüğü gece onunla birlikte olduğunu kanıtlayabilirdi.
I saw Emily spirit the night she died, leaving her body.
Öldüğü gece Emily'nin ruhunun bedeninden çıkışını gördüm.
But I myself believe that, the night she died, she has also taken a capsule which, slowly, has spread its poison and killed her.
Bence öldüğü gece bir hap aldı ve o haptaki zehir yavaşça yayıldı ve onu öldürdü.
The night she died... She'd called his name.
Öldüğü gece... adını söyledi.
Shelley was with him the night she died.
Shelley öldüğü gece onunla beraberdi.
If Mona's DNA is in one of these mask s, then she was the submissive on the night she died.
Eğer Mona'nın DNA'sı bu maskelerin birinde ise öldürüldüğü gece itaat edendi demektir.
No, it was very cold the night she died.
Öldüğü gece çok soğuktu.
At McGill's, the night she died.
McGill's'de, öldüğü gece.
But the night she died...
- Ama öldüğü gece...
Did you see Betty Rosen the night she died?
Öldüğü gece Betty Rosen'ı gördünüz mü?
So Mr. and Mrs. Cunningham, was Vanessa Keaton here the night she died?
Bu yüzden Bay ve Bayan Cunningham, Vanessa Keaton öldüğü gece buraya geldi mi?
I imagine it was written earlier the very night she died.
Tam öldüğü gecenin başlarında yazıIdığını düşünüyorum.
In the night, this woman's child died because she lay upon it, wherefore she removed my son from beside me while I slept and laid her dead child against my bosom. - She lies.
O gece, bu kadının çocuğu öldü çünkü onun üstüne yattı,... bu yüzden ben uyurken, benim çocuğumu yanımdan aldı... ve kendi ölü çocuğunu benim kucağıma koydu.
She lived a life of complete solitude in the empty house... though some say that the house was not empty... and never has been since the night old Miss Abby died.
Bomboş evde yapayalnız bir hayat sürdü... ama kimileri evin aslında boş olmadığını... yaşlı Bayan Abby öldü öleli hiç boş kalmadığını söyler.
The night my mother died... she knocked on the wall.
Annem öldüğü gece... duvara vurdu.
Greg, did you know that she was treated the night he died?
Greg, Lin Wu öldüğü gece Livvy'nin tedavi gördüğünü biliyor musun?
She died in the night
Geceleyin ölmüş.
The night after her meeting with you, mr. Holmes, she died.
Sizinle görüşmesinin ertesi gecesi Bay Holmes, öldü.
Yesterday, some repairs were started and my bedroom wall was pierced, so that last night I was forced to move into the chamber in which Julia died, to sleep in the very bed in which she slept.
Dün bazı onarım işleri başladı ve yatak odamın duvarları delik deşik oldu, bu nedenle dün gece Julia'nın öldüğü o yatak odasında kalmaya, onun uyuduğu yatakta yatmaya mecbur bırakıldım.
The night Amanda Hunsaker died, she...
Amanda Hunsaker'in öldüğü gece...
I had a dream the other night that she died.
Geçen gece rüyamda öldüğünü gördüm.
And Laura dreamt about me the night before she died.
Laura ölümünden önceki gece rüyasında beni görmüş.
She died in the night.
Dün gece öldü.
She died during the night at the Green County hospital of massive head injuries and severe internal bleeding
O gece Green County Hastanesi'nde ağır kafa yaraları ve yoğun iç kanama yüzünden öldü.
The night before she died, my mother told me that the MAGI are three aspects of herself.
Annem ölmeden önceki gece bana demişti ki MAGİ nin onun için üç yönü vardı
she died in the night.
O gece öldü.
5 Years Earlier... The night before she died,
5 Yıl Önce... 5 Yıl Önce...
The night before she died, my mother told me that the MAGI were the three aspects of her life :
Ölmeden önceki gece, annem demişti ki, MAGI onun hayatının 3 görünümü :
Her body was stolen from the morgue last night, along with any other evidence that might explain how or why she died.
Cesedi ve nasıl veya neden öldüğünü açıklayabilecek deliller, dün gece morgdan çalınmış.
Where she and Nate went the night before he died.
Nate'in öldürülmesinden önceki gece nereye gittiklerini.
Mrs Hayes said you and she had a fight the night Schiller died.
Bayan Hayes, kavga ettiğinizi söyledi Schiller'in öldüğü gece.
He's re-creating the conditions the night she died.
Kadının öldüğü geceki koşulları yeniden yaratıyor.
From Georgia, the night before she died.
Georgia'dan, ölümünden bir gece önce.
.. by testimony of several eye-witnesses that saw them at the pub the night before she died, and most compellingly by CCTV footage which clearly shows Lane and the victim leaving the pub at 9 : 46.
Ayrıca elimizde onları, ölümünden bir gece önce, birlikte bir meyhanede gören görgü tanıklarımız var... ve en önemlisi Lane ile kurbanın... akşam saat 9.46 da birlikte meyhaneden ayrılırken... gösteren CCTV ( * Video Gözetim Sistemi ) görüntüleri var.
She wasn't even there the night he died.
çocuk öldüğünde kadın orada bile değildi.
Okay, three people have admitted to being with Amelia the night that she died.
Öldüğü gece Amelia'yla olduğunu itiraf eden üç kişi var.
We found a blouse in your daughter's closet the night that she died.
Öldüğü gece kızınızın dolabında bir bluz bulduk.
She tried calling you the night that she died. But you never called her back.
Öldüğü gece sana telefon etmeye çalıştı ama sen onu aramadın.
And I was there, the night... she died.
Öldüğü gece oradaydım.
The night before my grandma died... she warned me that Lorraine would always be selfish.
Büyükannem, ölmeden önceki gece Lorraine'in hep bencil olduğu konusunda beni uyardı.
the night of the murder 53
the night of the fire 17
the night before 47
the night is young 64
the night shift 17
the night before last 20
the night 83
the night he died 19
the night's still young 17
she died 453
the night of the fire 17
the night before 47
the night is young 64
the night shift 17
the night before last 20
the night 83
the night he died 19
the night's still young 17
she died 453
she died last year 19
she died when i was 20
the new yorker 37
the new york times 60
the notebook 36
the noise 65
the not 21
the nose 48
the next time i see you 21
the no 36
she died when i was 20
the new yorker 37
the new york times 60
the notebook 36
the noise 65
the not 21
the nose 48
the next time i see you 21
the no 36