Try it out translate Turkish
1,748 parallel translation
- Oh. Why don't you try it out? - It's OK.
Peki neden denemiyorsun?
You try it out on a tire.
Şu lastik üzerinde dene bakalım.
Why don't we give it a shot right now? Right! let's try it out now!
Bu kötü bir şey mi?
- Try it out, blondie.
- Dene sen de sarışın.
We'll make a video later and try it out.
Daha sonra bir video çeker deneriz.
— Just try it out.
- Dene bir.
All right, guys, let's try it out.
Pekâlâ çocuklar, haydi deneyelim.
Yeah, you want to try it out?
Evet, denemek mi istiyorsun?
I want to kick it... and I want to help you try... try to figure out whatever really happened to Gary, I swear.
Bundan kurtulmak istiyorum. Ve Gary'e gerçekte ne olduysa çözmene yardım etmek istiyorum. Yemin ederim.
I DON'T KNOW. I'LL TRY AND FIGURE IT OUT.
Bilmiyorum ama öğrenmeye çalışacağım
SO, PLEASE DON'T TRY TO DRAG IT OUT OF ME?
Lütfen yaramı deşmeye çalışma
I HIT THE NITROUS TO TRY TO POWER OUT OF IT.
Bende bundan kurtulmak için Nos yaptım
Try it out.
Denesene.
Maybe try acting it out on other people?
Başka insanlarla oynamaya kalkıyor musun?
- Booth will want to talk to his parents... try to find out where they got the female bones, in case it's Li Ling Fan.
- Booth ailesiyle konuşup... Kadın kemiğini, ki bu durumda Li Ling Fan, nereden bulduklarını öğrenmeyi deneyecektir.
You could try talking your way out of it.
Kurtulmak için konuşmayı deneyebilirsin.
Well, I don't know, Hank, you seem to have me all... figured out, why don't you give it a try?
Bilemiyorum, Hank, sen zaten beni çözmüş gibisin, neden bir deneme yapmıyorsun?
Nice try, Turkleton, but Enid kept taking out the mailbox with the motor-home, so I had it reinforced with titanium.
İyi deneme, Turkleton. Enid posta kutusuna karavanla çarpıp durduğu için, titanyumla kuvvetlendirdim.
- If he reaches out again, the call's going to be forwarded here and we're going to try to trace it.
- Eğer tekrar ararsa Arama buraya yönlendirilecek ve bizde biz iz yakalamaya çalışacağız.
You have something, there's people out there who'll try to take it from you.
Bir şeyin var, dışarda onu senden almaya çalışanlar var.
We try scapular manipulation. Put it in without knocking him out.
Neden onu bayıltmadan kürek kemiğinden yerine oturtmuyoruz?
They try to stay out of each other's orbits to keep the... solar system in order, but... it's a useless exercise.
Solar sistemin düzenini korumak için birbirlerinin yörüngelerinden uzak duruyorlar ama bu işe yaramıyor.
Please try it out now.
Bu... Korkunç...
You have to try and work it out.
Biraz dayanman ve çaba göstermen gerek.
It means that I'm going to try out the notebook for real. That's pointless!
Defteri kendim denemek istiyorum.
Try to figure out who it is by what message they're trying to send.
Yollamak istedikleri mesajı bularak, bunu kimin yaptığını bulmaya çalışalım.
I-I thought I would just try to scare you out of it.
Be - Ben sizi böyle korkutabileceğimi düşündüm.
My girlfriend thinks it's weird to try and blot out iraq By running around shooting'things,
Kız arkadaşım ortalıkta koşturup bir şeyleri vurarak Irak'ı silmeye çalışmanın garip olduğunu düşünüyor.
Every time I try to get close to somebody it's like there's something out there that just says, " Oh!
Ne zaman birine yakınlaşacak olsam sanki içimden bir ses ; "Olmaz!" diye haykırıyor.
Okay? Just think it, and then later, I'll try to figure out what it was you were thinking.
Düşün, ben de sonra ne düşündüğünü tahmin edeyim.
I don't know, I was thinking maybe you could investigate it a bit more, figure out who did it, try to put him in jail.
Eh, diyordum ki, biraz daha araştırılır, kimin yaptığı bulunursa.. ... belki adamı içeri atardık!
I'm telling you, you screw it up badly enough, they may try to fuck you out of your pension.
Söylemedi demeyin, bu iş sarpa sarar ve çuvallarsanız emeklilik hakkınız bile tehlikeye girebilir.
- Don't try and claw your way out of it.
- Bundan paçanı kurtarmaya çalışma.
We Try To Find Out Who Did It.
Kim yapmış bulmaya çalışıyoruz.
The 2's try out stuff without talking too much about it.
İkincisi, üzerinde çok fazla konuşmadan bir şeyleri deneyenler.
It doesn't mean I want to try out for some stupid football team.
Bu aptal bir futbol takımına gireceğim demek değil ki.
Try out for the team, just to see how you like it and I'll buy you some more of those fashion magazines you like.
Takımı bir dene. Bak bakalım, beğenecek misin? Ve ben de o beğendiğin moda dergilerinden alacağım.
Future explorers will have to search out hot spots... in places where this mysterious ocean... has welled up through the surface... and from there try to find a way to dip into it.
Gelecekteki keşifçiler bu gizemli okyanusun yer yüzüne çıktığı yerleri bulup içine girmek için bir yol bulmak zorunda kalacak.
And what we do is, we try to eject as much mass... through that throat as we can. And as it expands out the back end... that expansion or that pressure pushing that way... pushes the vehicle this way.
Elimizden geldiğince fazla havayı içine üflüyoruz ve genişledikçe arka uçtan dışarı çıkan basınç onu ileri itiyor.
You try and block it out and you can't, so you shut everyone else out.
Engellemeye çalışıyorsun, ama yapamazsın, bu yüzden herkesi dışarı atacaksın.
It's like she's saying, " hey! hey, check me out. try me.
hey, bana bakın. beni deneyin.
Okay, let me try it this way : I was at a coffee klatch with a couple of friends, and one thing led to another, and it turns out you're off the team.
Pekâlâ, bir de şunu dinle birkaç arkadaşımla kahve içiyordum ve derin bir muhabbet vardı, sonra da konu seni atılmana geldi.
It looks to melike every so often senator garrity would try to bail his old warbuddy out of trouble.
Bana göre Garrity eski savaş arkadaşını birçok defa sorundan kurtarmak istedi.
Men get a todd, and they do what they do with everything they get- - they just try to figure out a way to have sex with it.
Erkeklerin Todd'u olursa her şeye yapmaya çalıştıkları gibi onu da yatağa atmanın yollarını arayacaklardır.
I'll try to keep you out of it.
Seni bu işin dışında tutmaya çalışacağım.
Look, I didn't tell you because I knew you'd try to talk me out of it.
Beni bu tartışmanın dışına çekeceğini bildiğim için sana söylemiyorum.
# it's like I don't know who you are # # everyone changes now you've gone a bit too far # # it just goes on and on, and I just can't hold on # # this sounds like my new favorite song # # but it's blowing up my radio # # when I try to tune you out but there's no doubt # # you're gonna be stuck inside my head # # all over again #
# kim olduğunu bilmiyormuşum gibi # # herkes değişir şidmi biraz uzaklara gittin # # gidiyor ve dayanamıyorum # # ses favori şarkım gibi # # ama radyomdan geliyor # # sana ses verdiğimde ama hiç şüphe yok # # aklımda takılıp kalacaksın #
# it's like I don't know who you are # # everyone changes # # now you've gone a bit too far # # it just goes on and on and I just can't hold on # # this sounds like my new favorite song # # when it's blowing up my radio # # when I try to tune you out but there's no doubt # # you're gonna be stuck inside my head #
# seni tanımıyorum gibi # # herkes değişir # # şimdi biraz uzağa gittik # # sadece devam ediyor ve artık dayanamıyorum # # bu sesler benim favori şarkım gibi # # radyomdan duyulduğunda # # sana ses verdiğimde ama hiç şüphe yok #
# it just goes on and on and I just can't hold on # # this sounds like my new favorite song # # when it's blowing up my radio # # when I try to tune you out but there's no doubt # # you're gonna be stuck inside my head # # all over again #
# Böyle devam ediyor ve dayanamıyorum # # bu ses benim favori şarkım gibi # # radyomdan duyduğumda # # sana ses verdiğimde ama şüphe yok # # aklımda takılıp kalacaksın # # herşey baştan #
# when it's blowing up my radio # # when I try to tune you out but there's no doubt # # you're gonna be stuck inside my head # # all over again # # it just goes on and on and I just can't hold on # # this sounds like my new favorite song # # all over again #
# aklımda takılıp kalacaksın # # herşey baştan # # devam ediyor, dayanamıyorum # # ses favori şarkım gibi # # herşey baştan # Altyazı :
It's hard to look at it and try to figure out which one of them is your mom.
Buna bakıp hangisinin annen olduğunu anlamaya çalışmak zor.
try it now 59
try it 790
try it on 163
try it again 206
outside 883
outer 19
outfit 21
outsiders 26
outrageous 90
outs 110
try it 790
try it on 163
try it again 206
outside 883
outer 19
outfit 21
outsiders 26
outrageous 90
outs 110
outlaw 21
out now 39
out of context 16
out of curiosity 82
out of order 40
out of my mind 17
out of the blue 171
out of sight 112
outstanding 214
out of interest 20
out now 39
out of context 16
out of curiosity 82
out of order 40
out of my mind 17
out of the blue 171
out of sight 112
outstanding 214
out of interest 20
out of town 49
out of nowhere 149
out loud 97
out of 299
outside of work 17
out of respect 50
out of my sight 38
out like a light 17
out of my house 22
out of mind 55
out of nowhere 149
out loud 97
out of 299
outside of work 17
out of respect 50
out of my sight 38
out like a light 17
out of my house 22
out of mind 55