Years and translate Turkish
35,951 parallel translation
- Do you? - Well, who does... - [chuckles]... after knowing each other for 19 years and...
19 yil birbirini tanidiktan sonra kim süper seks...
As a wife of 17 years and an immigration attorney of 22, I am gonna counsel my husband through this.
17 yıllık bir eş ve 22 yıllık bir göç avukatı olarak kocama bu meselede danışmanlık edeceğim.
12 years old, and he's smoking pot in a Jacuzzi like some kind of itty-bitty rapper.
12 yaşında ve küçük bir rapçi gibi bir jakuzide ot içiyor.
Years of neglect, and it took you months?
Yıllarca süren ihmal ve aylarını mı aldı?
_ He's 12-years-old, Marjorie, and he's getting high, and I can't help worrying he's gonna need his college fund for bail and then he's gonna find out
Ve şimdi... 12 yaşında Marjorie kafası güzel olmaya başladı ve kefalet için üniversite parasını çekmek ister ve ona hiç üniversite parasını biriktirmediğimi anlar diye endişeleniyorum.
I've also been sober for 22 years, and I think that what we're seeing with Roscoe is typical experimentation.
Ayrıca 22 yıldır ayığım ve Roscoe ile tipik deneyler yapıyoruz.
Thousands of years ago, fungi was used to adhere concrete, and those spores could've been reactivated from L.A. pollution, Pacific salt air, or something else.
Binlerce yıl önce mantar, beton yapışkanı olarak kullanılıyordu ve o sporlar Los Angeles'in çevre kirliliğinden, Pasifik denizinin tuzundan ya da başka bir şeyden dolayı tekrar etkinleşmiş olabilir.
You've had six years of different addresses, and normally, married people live together, even in Los Angeles.
Farklı adreslerde altı yıl geçirmişsiniz ve normalde evli insanlar birlikte yaşar ; Los Angeles'te bile olsalar.
Three years ago, they gave me an "absolutely anything," and I wasted it on a Popsicle.
Üç sene önce de bana "hem de ne istersen" demişlerdi ve ben bunu buzlu dondurmayla harcamıştım.
And three years ago, when you looked me in the eye and you promised me you'd stay, but you left anyway, you knew you were gonna do that, too, didn't you?
Üç sene önce gözlerimin içine bakarak bir daha gitmeyeceğine söz verip de tekrar gittiğinde öyle yapacağını sen de biliyordun, değil mi?
'Cause you did it exactly the same way you did it all those years before when you left me and Dad and Mary.
Çünkü onca sene evvel beni, babamı ve Mary'yi terk etmeden önce de aynı şeyleri yapmıştın.
That contamination happened 50 years ago and the region's still struggling to recover.
O sızıntı 50 yıl önce oldu ama hala bölge toparlanma çabası veriyor.
My father died much more slowly. And after a lot of years in pain.
Babam yıllarca acı çekerek çok daha yavaş öldü.
I don't know, I ran the numbers, and... at this rate, I would be 106 years old by the time I reach my goal weight.
Bilmiyorum, sayılarla aram iyi değil. Bu hızla gidersem eğer, istediğim kiloya, 106 yaşında ulaşmış olurum.
And for two years, we had adventures.
Ve iki yıl boyunca bir çok macera yaşadık.
So you just have to wait about two years until I get my citizenship, and then you can get married.
Yani vatandaşlığımı alana kadar iki yıl beklemeniz lazım... -... sonra evlenebilirsiniz. - İki yıl mı?
If I was talking to you and you were the me I was... what, 20-something years ago... [chuckles] I would... I would just say to you...
Mesela senin yasindaki hâlimle, 20 küsur yil önceki benle konusuyor olsam söyle derim :
You can't spend 20 years saying no to that and then expect people in white coats in five days.
Yirmi yıl boyunca bunlara burun kıvırıp da beyaz önlüklü insanların bunu beş günde çözecek bir şey bulmasını bekleyemezsiniz.
Natural happy high started to come into my body and I was feeling better than I'd felt in many years.
Vücudumu doğal bir mutluluk kaplamaya başladı, kendimi yıllardır olmadığı kadar iyi hissediyordum.
irreversible loss of biodiversity and extinction of species faster than for the past 65 million years.
Son 65 milyon yılda görmediğimiz kadar hızlı bir şekilde geri döndürülemez bir biyoçeşitlilik, ekosistem kaybı ve türlerde soy tükenmesiyle karşı karşıyayız.
And together, we can find the common ground that has been missing in the American political landscape for years.
Fikir ayrılıklarında köprü görevi göreceğime ve inanıyorum ki birlikte, Amerika siyasetinde yıllardır eksik olan ortak paydayı sağlayabiliriz.
If my math is right, and it is... about 300 years.
Eğer hesabım doğruysa ki doğru yaklaşık 300 yıl.
I acquired it some years ago from a family who had held it in trust for over a century and a half.
150 yıl boyunca buraya koruyan ailemden... yıllar önce bana kaldı.
Within a couple of years, the board of directors concluded he was a high-functioning sociopath and pushed him out.
Bir kaç yıl içinde, yönetim kurulu onun... yüksek seviyede bir sosyopat olduğuna karar verip onu dışladı.
Uh, because the last time those caves were properly surveyed was over 40 years ago, and due to the limestone structure, they're what we called "geologically fluid."
Çünkü bu mağara en son 40 yıl önce adamakıllı incelenmiş ve kireçtaşı yapısından ötürü... -... buraya "jeolojik sıvı" diyorlar.
I fought the worst parts of myself for years, and I failed.
Yıllarca kendimin en kötü kısmıyla mücadele ettim ve başarısız oldum.
She died almost 100 years ago in what's now the bed-and-breakfast.
Neredeyse 100 yıl önce öldü. Şu an pansiyon olan yerde.
Yeah, and if this is about me and Robby dating years ago, trust me,
Evet ve eğer bu Robby ve benim yıllar önce beraber olmamızla ilgiliyse, güven bana hiçbir önemi yok.
240 years of independence and that's the best they can do.
240 yıldır bağımsızlar ve yapabildiklerinin en iyisi bu.
I know it's miles away from here and from anybody watching, but the thing is, OK, for the last two years, they've been working on shrinking - slightly shrinking - two roundabouts and putting some traffic lights up.
Buradan ve bizi izleyen herkesden kilometrelerce uzakta olduğunu biliyorum ama son iki senedir iki dönel kavşağı küçültüp - biraz küçültüp - birkaç trafik ışığı koymakla uğraşıyorlar.
This is it, 200 years old and built from beautiful Cotswold stone.
İşte bu, 200 yaşında ve güzel Cotswold taşından yapılma.
Now, as we know, in recent years the world's carmakers have made great strides to make more fuel-efficient and environmentally-friendly car engines, but very little has been done to make more environmentally-friendly car bodies and interiors.
Bildiğimiz gibi, son yıllarda dünya otomobil üreticileri Daha yakıt tasarruflu hale getirmek için büyük adımlar attık Ve çevre dostu araba motorları,
You only have 185 otters in the whole country, and in two years, you've flattened 70 of them under your cars.
Bütün ülkede sadece 185 su samurunuz var....... ve son iki yılda 70 tanesini arabalarınızın altında dümdüz etmişsiniz.
It's like suddenly changing your mind after 50 years of marriage and sleeping on the other side of the bed.
50 yıllık evliliğin ardından fikrinizi değiştirip yatağın diğer tarafında yatmak gibi.
But, at the same time, I wish for her to fulfill her dreams... and grow up to be many, many years old.
Ama aynı zamanda onun kendi hayallerini gerçekleştirmesini ve uzun bir ömrü olmasını diliyorum.
All these years, and I didn't know this is how it happened.
Bunca yıl, bu olayın nasıl olduğunu hiç bilmiyordum.
And I admit, in years past, I may have overindulged.
Geçmiş yıllarda aşırı düşkün olduğumu kabul ediyorum.
The police rushed to judgment, the husband was convicted and spent 12 years in jail before the real killer was found.
Polis yargılamada acele etti gerçekkatil bulunmadan önce, koca suçlu bulunup hapishanede 12 yılı geçti.
I was 13 years old, and on spring break from college.
13 yaşında, üniversitenin bahar tatilindeydim.
Because except for Woodward and Bernstein, nobody knows his identity for 30 years.
Çünkü Woodward ve Bernstein dışında 30 yıl boyunca kimliğini kimse bilmedi.
- Yes. DNA evidence of who my father is and who's been lying to me for the past three years.
Babamın ve bana 3 yıldır yalan söyleyen kişinin kim olduğuna dair bir DNA raporu.
And you got four years, so you got to take those four years seriously.
Dört yılın var ve bu dört yılı ciddiye almalısın.
And it's really crazy, if you think about it, isn't it, that, a hundred years ago, some guy that I never met came to this country with a suitcase.
Ayrıca bu çılgınca, etraflıca düşünürsen, öyle değil mi? 100 sene önce hiç bilmediğim bir adam, elinde çantayla çıkıp gelmiş.
That I just can't step in 40 years later and enjoy the fruits of someone else's labor.
40 yıl sonra ortaya çıkıp, başkalarının harcadığı emeğin meyvelerini toplayamam.
And they can instantly communicate across time and space, even if they're light-years away.
Aralarında sayısız ışık yılı uzaklık olsa da uzayda her an iletişim kurabilirler.
For years I have searched my soul for any love I have left for her and... I've found nothing.
Yıllarca, ona sakladığım herhangi sevgi kırıntısını bulmak için ruhumu aradım ve hiçbir şey bulamadım.
It's what I wore when you and I danced at that art fund-raiser two years ago.
Bunu da iki yıl önce, şu sanata yardım gecesinde dans ettiğimizde giymiştim.
Years ago a mental institution burned down and inmates escaped.
Yıllar önce bir akıl hastanesi yanmış ve mahkumlar kaçmış.
20 years later, she got her revenge by murdering her father and his rival, uniting their cartels under her leadership.
20 yıl sonra kız ; babasını ve rakibini öldürüp, kartelleri kendi liderliği altında toplayarak intikam aldı.
15 years ago, she arrived in her lab to find her life's work stolen and her partner dead of an apparent suicide.
15 yıl önce laboratuvarında hayatının işini çalınmış partnerini de intihar etmiş şekilde buldu.
And, Jack, I am very excited that you became a doctor in the years since we talked, but you don't have to say that.
ve, Jack, son konuştuğumuzdan beri doktor olduğun için çok coşkuluyum, ama bunu söylemek zorunda değilsin.
andale 45
andre 702
andres 26
andrea 546
andrei 220
and then 7362
andrew 1394
andy 3665
andreas 75
and you 7643
andre 702
andres 26
andrea 546
andrei 220
and then 7362
andrew 1394
andy 3665
andreas 75
and you 7643
andi 114
ando 91
andromeda 21
andrews 141
andiamo 19
anderson 358
android 81
and now 4728
anders 163
andersen 24
ando 91
andromeda 21
andrews 141
andiamo 19
anderson 358
android 81
and now 4728
anders 163
andersen 24
and i 3645
and then i met you 29
andie 143
and you know it 1023
and just like that 171
and i'm proud of you 44
and i will 353
and i'm grateful 35
and i said yes 53
and you know 574
and then i met you 29
andie 143
and you know it 1023
and just like that 171
and i'm proud of you 44
and i will 353
and i'm grateful 35
and i said yes 53
and you know 574