You will do it translate Turkish
3,566 parallel translation
But this is gonna be the toughest thing you'll ever do, but you can do it, and you will do it for your mother's sake and for your brother.
Ama bu yapacağın en zor şey olacak, ama yapabilirsin, ve yapacaksın annenin ve kardeşinin hatrı için.
And you will do it quickly.
Ve bunu hızlı bir şekilde yapacaksın.
If I sell you the microchip... do you swear that it will be put to the use that I intended?
Eğer mikroçipi sana satarsam,... tasarlandığı şekilde kullanacağına söz verir misin?
You think we can endure it? What will you do if we can't?
Sen gittikten sonra harika bir haber duyduk.
What I will do with you... I'll deal with it later.
Seni nasıl cezalandıracağımı da daha sonra düşüneceğim.
I already told you, when I want to do it, I will ; and when I don't, I won't.
Bir şeyi yapmak istersem yaparım istemezsem yapmam.
No matter what you want, I will do it all.
Her ne istiyorsanız, emretmeniz yeter.
Panda will be wearing a mask? You do it yourself!
Bir kere de değil, üç kere söyledi.
It must have been great fun to research. Do you really think he will read it?
Araştırması çok keyifli olmalı.
Well, do you mind not telling him I brought you that, please, and if he don't bring the rest of it, I will on my next payday.
Sana bunu verdiğimi ona söylemesen olur mu tabi eğer geri kalanını ödemezse.
With you and Dolly to defend us I do not think it will come to that.
Bizi savunmak için sen ve Dolly varken, olayın o noktaya geleceğini zannetmiyorum.
So all you gotta do is ping the wire and the pulse echo will tell you how far away it is.
Tek yapmamız gereken tele darbe vurmak, sonrasında da darbe-yankı yoluyla oranın ne kadar uzakta olduğunu anlayacağız.
I will tell you exactly what to do, and how to do it.
- Size ne yapmanız gerektiğini ve nasıl yapacağınızı ben söyleyeceğim.
And guess what... You little bitch who will pay for it. Do you understand?
Zengin oldun.. bil bakalım noldu seni küçük yosma
- You can do it. Do as I say, then all will be fine.
Alırsın.. ben sana al diyorum
Do you think the tarnish reputation Zachary Niles good you will... to be good in the eyes sheriff, it's my sister?
Sakın bişeyleri bilmediğimi sanma Şerif benim kardeşim
I will only do it once, you know?
Ben sadece bir kez yapacağım, biliyor musun?
You do what I say, when I say it, and everybody will be able to walk out of here.
Dediklerimi yaparsanız, herkes buradan sağ çıkabilir.
I pray you tell, My Lord, I will not marry yet, and when I do, I swear it shall be Romeo, whom I hate, rather than Paris, whom I despise!
Lütfen lorduma henüz evlenmeyeceğimi iletin ve evleneceğim zaman ise bu Romeo'ile olacak ondan ziyade nefret ettiğim Paris değil, ona tenezzül etmem
You will never do it properly because you got too much government attitude to be small and sleek.
Asla doğru düzgün yapamayacaksın çünkü memur tarzına sahipsin küçük ve derli toplusun.
You do with it what you will.
Onunla ne istersen yaparsın.
Look, if you won't do it, I'll hire somebody that will.
Bak, sen yapmazsan yapacak birini bulurum.
Will you do it one more time, please?
Bir kez daha yapabilir misin, lütfen?
Take off your clothes or I will do it for you.
Soyunun, yoksa ben soyarım.
How do you think that this, the you and I of it all, will play out in the long run?
Sen ve ben için, önümüzdeki dönem, neler gösterir dersin?
What do you want, say it, I will get it for you.
Ne istiyorsun, söyle yeter.
It will tell you what we'll do, but I think there should be a place fresh in his memory, somewhere close by,
Yalnızca tahminde bulunuyorum. Ama sanırım hafızanda hâlâ taze olan bir yer olmalı.
In order to say, "Do it, what you need to do really, because this will be important."
"Ne yapmanız gerekiyorsa onu yapın... çünkü bu gerçekten çok önemli olacak." demek için.
Will you grow up? Stop blaming everyone else for your pain. And whatever you do, don't teach that beautiful son of yours that love is conditional, because it is not.
Artık büyü, çektiğin acı için başkalarını suçlamaktan vazgeç, ve ne yaparsan yap, kendi oğluna sevgiyi koşullu verilen bir şey gibi gösterme, çünkü öyle bir şey değil.
It will do you good.
Size iyi gelecektir.
But if you do join these traitors, you will live to regret it.
Bu hainlere katılırsanız, pişman olursunuz.
- I will do. - It's good to see you, Gabe.
- Seni gördüğüme sevindim, Gabe.
Will you do it, or should I do it?
Arayacak mısın yoksa ben mi arayayım?
You will not do it, monsieur.
- Bunu yapamazsın, bayım.
I do not think you will need whatever is in your handbag to listen to Poirot. Do you know what it was that first alerted my attention, mademoiselle?
Poirot'yu dinlemek için çantanda bulunan bir şeye ihtiyacın olacağını sanmam.
- Will you do it?
- Yapar mısınız?
Will you do it, Ryan?
Yapar mısın Ryan?
Do you think people will like it?
Sence insanlar sever mi?
You will have your own child to her, Henry will do it for you again?
Onunla kendi bebeğini yapcak mısın, yoksa Henry gene senin için yapacak mı?
And if you do test positive, it will help prove that you were not physically able to commit these crimes.
Ve hastalığın kanıtlanırsa, bu suçları işleyecek kadar fiziksel gücünün olmadığını ispat edecek.
- Will you do it?
Yapacak mıyız?
Uh, will you do me a favor and take this and just hit me over the head with it as hard as you can?
Bana bir iyilik yap, bunu al ve kafama vur yapabildiğin kadar hızlı.
And we will watch how well you do it.
Ve bunu ne kadar iyi izleyecekler.
If there is a decency upheld by law in this land it is a law you will have broken, so do not test me!
Eğer bu topraklarda yasa tarafından desteklenen bir ahlak varsa sen o yasayı çiğnemiş olacaksın, bu yüzden beni sınama!
Do as you will with me, make me blind or deaf if you want to, but give me a son before it's too late.
Beni kör yada sağı eyle, lakin çok geçmeden bana oğul bağışla.
I will do it, but swear to me : If this curse overtakes me you will hunt this body down and you will destroy it.
Bunu yapacağım ama bana yemin et, eğer lanet beni ele geçirirse, takip edip, beni öldürecek,
Do not screw with me, bitch, or you will live to regret it.
Bana bağırma, kaltak! Yoksa seni pişman ederim.
What will you do with it?
Ona ne yapacaksın?
People will see it if you do that.
İnsanlar görür.
is it true that sometimes you will do 60 promos a week, 35 in a day?
Bazen haftada 60, günde 35 tanıtım seslendirmeniz gerektiği doğru mu? MİLYON DOLARLIK SESLER TANRI'NIN SESİ
If you do not get the job, it will be one more win.
Bu işi kaçırırsam bir darbe daha yiyeceğim.
you will be 199
you will be dead 18
you will regret it 32
you will see 125
you will die 193
you will understand 30
you will have 22
you will not 133
you will come 25
you will fail 20
you will be dead 18
you will regret it 32
you will see 125
you will die 193
you will understand 30
you will have 22
you will not 133
you will come 25
you will fail 20