English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ Y ] / You will never

You will never translate Turkish

8,218 parallel translation
I imagine you will never be able to return to Ethiopia again.
Tahminimce, bir daha asla Etiyopya'ya geri dönemeyeceksin.
You will never see me again.
Beni bir daha asla görmeyeceksin.
You see, Harvey, that's the part you will never understand.
Biliyor musun, Harvey, işte bu kısmı asla anlayamayacaksın.
Hey well you will never coloratura soprano
Sizden asla koloratür soprano olmayacak!
You will never find the Tree of Knowledge.
Bilgi ağacını asla bulamayacaksın.
I think you will never let go, either. Of your princess.
Hiç unutmayacaksın mısın sevgili ablamı?
And I will never let you go again.
Ve bir daha gitmene asla izin vermeyeceğim.
♪ Who will never, ever let you down ♪ ♪ Just the kind of man ♪ ♪ Who will always stick around ♪
Üç hafta sonra Pearl'daki hoş bir restoranda.
I've never said this to a woman before, but will you...
Bunu daha önce hiçbir kadına söylemedim ama...
You have given Francis something that Mary hasn't and probably never will.
Francis'e Mary'nin henüz vermediği birşeyi verdin belki de hiç vermeyeceği birşey.
You will never find us.
Bizi asla bulamazsınız.
But if there's one thing I've learned it's that revenge will never bring you closure.
Ama öğrendiğim tek bir şey varsa o da intikamın olayı kapatmanıza asla yardımcı olmayacağıdır.
'Cause I have this cake-making class, and the lesson is on layering, and I'm so afraid if I get behind, I will never really catch up'cause it's like trigonometry, you know?
Çünkü pasta yapımı kursum var ve geride ve ders, katları nasıl yapacağımız hakkında... kalırsam asla yakalayamacağımdan, korkuyorum çünkü bu trigonmetri gibi bir şey, bilirsin.
I promise I will never do anything to hurt you ever again.
Sana zarar verecek hiçbir şey yapmayacağım bir daha, söz veriyorum.
Well, now you and I will never hook up.
Şimdi artık hiç birlikte olamayız.
Bon Bon, I know you and I will never be perfect...
Bon Bon, biz hiçbir zaman mükemmel olmayacağız...
I will never betray you.
Sana asla ihanet etmem.
But I will never be like you.
Ama asla senin gibi olmayacağım.
And I promise you, I will never let anything happen to you.
Sana hiçbir şey olmayacağına söz veriyorum.
I will never be able to repay you for the kindness you've shown me in here.
Bana burada gösterdiğiniz nezaketten ötürü..... size olan borcumu ödeyemem.
I will see to it that you never find work in Shelburne again.
Shelburne'de bir daha asla iş bulamayacaksınız.
Seriously, Sal, you and Sammy will never be alone.
- Cidden Sal Sammy'yle sen asla yalnız kalmayacaksınız.
Will you never let this go?
- Bunu hiç unutmayacak mısın?
Oh, I will never forgive myself for what I did to you, but I am scared...
Sana yaptıklarım için kendimi asla affetmeyeceğim ama korkuyorum.
You will have never existed.
Asla varolmayacaksınız.
- And we will never forget you.
Sizi asla unutmayacağız.
You never will, man.
Asla bitmez dostum.
If you don't understand that on your own, you never will.
Eğer bunu kendin anlayamıyorsan, hiçbir zaman anlayamazsın.
I will wait like you never seen no one wait before.
Daha önce hiç görmediğiniz gibi beklerim hem de.
Deaf, you ever miss something you never had and know you never will?
Sağır, hiç şey özledim Yaşadığınız ve sen asla bilemezsiniz?
Okay, I will give you, like, a billion dollars if you never bring that up again.
Tamam, bunu bir daha söyleme, sana milyar dolarlar vereyim.
~ The thing is... ~ You never will.
Asıl mesele...
[crowd murmuring] I let you all believe that she was gay because I wanted it to be true, but I have to accept the fact that my daughter will never, ever be a lesbian.
Hepinizin eşcinsel olduğuna inanmanıza izin verdim çünkü gerçek olmasını istiyordum ama kabul etmek zorundayım ki kızım asla ama asla lezbiyen olmayacak.
And some things will never let you go.
Bazı şeyler peşini bırakmazdı.
Your uncle will never betray anyone or cause you harm again.
Amcan artık hiç kimseye zarar veremeyecek.
And I will never trust you again.
Sana bir daha güvenmeyeceğim.
I will never let you boss me around again.
Bir daha asla etrafımda patronluk taslamayacaksın.
You're connected to a world that most people will never know or understand.
Çoğu insanın asla bilmeyeceği ya da anlamayacağı bir dünyanın parçasısın.
And when you woge for the first time, you will feel a power like you have never felt before.
İlk kez woge yaptığınızda daha önce hiç hissetmediğiniz bir güç hissedeceksiniz.
Normal people will never feel what you feel.
Normal insanlar hiçbir zaman sizin hissettiğinizi hissetmeyecek.
They will never know what you know.
Hiçbir zaman sizin bildiğinizi bilmeyecek.
They will never live life as deeply as you.
Hiçbir zaman hayatı sizin kadar derin yaşamayacak.
And now, you never will.
Ve hiç tanımayacaksın.
And frankly I was never encouraged eh, I will not lie to you.
Gerçi ne yalan söyleyeyim, o cesareti kendimde hiç bulamadım.
I will never ask you to lie for me.
Senden asla yalan söylemeni istemeyeceğim.
I will never ask you to lie for me.
Senden asla benim için yalan söylemeni istemeyeceğim.
I've never worn a condom, ever, and Lem, obviously the implicit agreement between you and I, is that at no time will our penises touch, but I'd also appreciate it if you didn't make eye contact,
Asla. Ve Lem tabii ki aramızdaki sözsüz anlaşma şunu gerektirir ki asla penislerimiz birbirine değmeyecek. Ayrıca o sırada göz teması kurmazsan da sevinirim.
Why will you never just say it?
- Bunu henüz bilmiyoruz. Bunu niye hiç söylemeyeceksin?
Soon we will taste freedom like you have never known before.
Daha önce hiç görmediğin şekilde özgürlüğün tadına varacaksın.
I will never lead you to your staff.
Sizi asla asâya ulaştırmayacağım.
Well, if we kill him here, we will never meet him there. - Well, if you... Stop!
Eğer onu burada öldürürsek, onunla orada asla karşılaşmayacağız.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]