Õk translate Turkish
138,602 parallel translation
- OK. - Thanks for your help.
- Yardımınız için teşekkürler.
OK.
Tamam.
OK, you do Tessa.
Tamam. Sen Tessa'yı al.
OK, I want, if I may, Marion..... to ask you a couple of questions about your childhood?
Peki, mümkünse Marion senden çocukluğunla ilgili soruları cevaplamanı isteyeceğim.
- OK, well I think that's fairly unlikely.
- Pekala, bence bu mümkün değil.
OK.
Peki.
Is he OK?
İyi mi?
OK, I'm gonna start, if I may, Colin,
Pekala, mümkünse Colin...
Is everything OK?
Her şey yolunda mı?
And I used to be OK with that, but when it starts impacting on her, when... when we start bringing more chaos into her life,
Ben bununla yaşayabilirim ama konu kızımız olunca hayatına daha fazla karışıklık getirmeye başladığımızda...
- OK.
- Tamam.
OK, I now officially give up.
Pekala, resmen pes ediyorum.
Yeah, OK.
Tamam.
OK. Love you.
Tamam, seni seviyorum.
OK, thank you.
Tamam, sağ ol.
OK, here goes.
Pekala, söylüyorum.
It... fucks up whole lives, OK?
Bütün hayatlarını sikip atıyor, tamam mı?
OK?
Ben bizzat konuşmak istiyorum.
So I wanna speak to my husband now, OK?
Eşimle konuşmak istiyorum, tamam mı?
But that was OK, he said, because he had room in his tent.
Ama sorun değil benim çadırımda sana da yer var dedi.
You OK?
İyi misin?
Everyone aged 10 to 60 will drill daily with spears, pikes, bow and arrow.
10 ile 60 yaş arasındaki herkes mızraklar, kazmalar, ok ve yaylar ile her gün çalışacak.
Looks like an arrowhead.
Ok başına benziyor.
OK, look, you know, um, if you don't have a place to stay tonight,
Tamam, bak, bilirsin, um, Bir yerin yoksa Bu gece kalmak
- OK, here's your beers.
- Tamam, işte biralarınız.
- OK, Chopper, stop.
- Tamam, helikopter, dur. - Bana biraz öpücük ver. - Bırak.
- Ahh, - OK Chopper Come on, give me a little sugar.
- Ah hele, - tamam helikopter hadi, biraz şeker ver.
He's a fucking liar! OK, look, if you're gonna keep interrupting- -
Tamam, bak, kesintiye uğramaya devam edersen...
OK!
Tamam!
OK?
Tamam?
I worked for a terrorist hit squadron, OK?
Terörist bir iskele için çalıştım, tamam mı?
OK, what do we do now?
Tamam, şimdi ne yapacağız?
If you see a bad guy, you point and shoot, OK?
Kötü bir adam görürsen, işaret et ve ateş et, tamam mı?
OK, so all we gotta do is push a button.
Tamam, tek yapmamız gereken bir düğmeye basmak.
Let's just get this over with, OK?
Sadece bunu alalım bitti, tamam mı?
That's OK.
Sorun değil.
That's OK, though.
Herşey yolunda
OK, OK, fine, I'm sorry.
Tamam, tamam, özür dilerim
I thought I was doing the right thing, but I was wrong, OK.
Düşündüm doğru şeyi yapmak, Ama yanılmışım, tamam.
You OK?
Tamamsın?
I'm not really good with this kind of thing.
Ok atma konusunda pek iyi değilim.
I don't have any agenda, except to help you. OK?
Sana yardımcı olabilmek dışında hiçbir beklentim yok tamam mı?
- Yeah. OK.
- Tabii olur.
Whatever you're feeling, whether it be sad, angry, disturbed, exhausted, depressed, it's all normal. OK?
Nasıl hissedersen hisset, üzgün, kızgın rahatsız, bıkkın ya da depresif hepsi normal tamam mı?
OK?
Tamam mı?
- Yeah. OK. Bye.
- İyi tamam görüşürüz.
I'm the priest that people look to when they're hurting and then desert when everything's OK.
Yaralıyken aradığınız ancak iyiyken terk ettiğiniz bir rahibim sadece.
OK. Send it out.
Peki gönder gitsin.
OK. What did you have to eat and drink?
Peki ne yiyip içtin?
I'll tell you later. Go on, don't wanna ruin your run. OK.
- Sonra anlatırım terin soğumasın.
OK. That's great. Thank you.
- Tamam bu kadardı teşekkürler.
okiku 17
okeydokey 79
okay then 423
okay fine 38
okay so 17
okay everyone 17
okay now 42
okay guys 32
okay what 33
okay well 32
okeydokey 79
okay then 423
okay fine 38
okay so 17
okay everyone 17
okay now 42
okay guys 32
okay what 33
okay well 32
okay okay 104
okay look 22
okay okay okay 18
okey dokey 31
okeydoke 56
ok then 169
okarin 43
oklahoma city 17
ok now 17
ok guys 18
okay look 22
okay okay okay 18
okey dokey 31
okeydoke 56
ok then 169
okarin 43
oklahoma city 17
ok now 17
ok guys 18