English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Н ] / Не вижу

Не вижу translate Turkish

9,257 parallel translation
Я не вижу причин, по которым мы не можем начать всё заново
Baştan başlamamamız için bir neden göremiyorum.
Я... Я не вижу, где должна состояться драка.
Bunun kavgayla geçtiğini görmedim ben.
Я что-то не вижу здесь картин из макарон и школьных фотографий.
Hiç kendi ailen olmamış. Burada da karışık tablolarla okul fotoğrafları görmüyorum.
Циско говорит, что его нужно называть Удвоенная Ставка, в чём я не вижу никакого смысла, поскольку ему делали татуировку, когда ударила волна Тёмной Материи.
Cisco'ya göre ona Double Down demeliymişiz, ki neden olduğunu tam anlayamadım, çünkü karanlık madde dalgası sırasında dövme yaptırıyormuş.
Не вижу никаких внутренних кровотечений.
Subakut bir kanama da göremiyorum.
Но, по правде говоря, не вижу ничего страшного в том, чтобы приготовить его и летом.
Ama dürüst olmam gerekirse ; yazın kıymalı turta yapmaktan çekinmem.
Да, но я не вижу, как...
- Evet, ama bununla ne- -
Не вижу причины, почему бы вы не смогли ужиться.
İkinizin anlaşamaması için hiçbir sebep yok.
Не вижу смысла в том чтобы отказываться от нее.
Onu reddedemiyor insan.
Ну, я не вижу одного ребенка, не говоря уж о двух.
Bırakın iki bebeği bir tane bile göremiyorum.
Я не вижу абсолютно ничего.
Kanlı bir şey göremiyorum.
кто я? что не вижу твоего срока жизни.
- Kim olduğumu nasıl öğrendin? - Seni konser sırasında fark ettim. Kalan ömrünü göremediğim tek kişi sendin.
Скорее чего не вижу.
Asılda mesele ne göremediğim.
Я ничего не вижу на реке.
Nehirde hiçbir şey görmüyorum.
Почему я не вижу расстрельной команды?
Peki neden hala bir idam mangasının önünde değilim?
Я только что видела его, и уже нигде его не вижу.
- Colfax, o planlara ihtiyacım var! - Buluyorum.
Думаешь, я не вижу, когда ты что-то задумал?
Bir şeyin peşinde olduğunu anlayamaz mıyım sence?
Я не вижу убедительных причин смерти.
Kesin bir ölüm sebebi göremiyorum.
Я этого не вижу.
Mm, öyle bir şey yok.
Я не вижу артериальных брызг крови.
Herhangi bir kan izi göremiyorum.
Не вижу крови.
Kürek kemiği boşluğu temiz.
Господи, я не вижу!
Göremiyorum! Hiçbir şey göremiyorum!
Не вижу ничего кроме травы, господин.
Otlardan başka hiçbir şey görmüyorum Lordum.
Нет, отсюда не вижу.
Buradan göremiyorum.
Я же не вижу.
Nereye gittiğimi göremiyorum!
Ну и... я не вижу никакой проблемы.
Sorunu hala anlamadım.
Не вижу никаких изменений.
Değerlerde artış görünmüyor.
И я не вижу никаких других стран, выстраивающихся в очередь, чтобы завоевать её южные границы.
Güney sınırını işgal etmek için sıraya girmiş başka ülke görmüyorum.
Я ничего не вижу.
Ben ıslak bir pislik göremiyorum.
Без них я ничего не вижу
- Onlar olmadan göremem.
- Где директор Хэншоу? Я не вижу его!
- Direktör Henshaw nerede?
Ребята, я его не вижу.
- Beyler, onu göremiyorum.
Не вижу цель.
- Ben vurulmadım.
Я не вижу, может, ты увидишь.
Ben göremiyorum ama belki sen görebilirsin.
Просто оставайтесь на местах, я его не вижу.
Onu bulamıyorum. Yerde kalın. Onu görmüyorum.
Я его не вижу.
Görmüyorum.
Как я могу сделать это, когда вижу, что ты абсолютно не можешь гнуть металл?
Senin bükmede çuvallamanı izlerken nasıl yapabilirim bunu?
Я раньше не понимала, чем он тебе так не нравится, но теперь вижу – всё из-за того, что он в курсе твоих дел.
Ondan neden bu kadar haz etmediğini anlamıyordum ama artık neler yaptığını bildiği için olduğunu biliyorum.
Так, хорошо, давай же. Я не вижу Гродда.
Grodd'u göremiyorum.
Не вижу, что лежит на столе, но я постараюсь.
Ama elimden geleni yapacağım!
Даже если ты ее не убил, даже если ты меня обманываешь... чего я не советую... Я вижу это по твоим глазам.
Onu öldürmediysen bile, bana şu an yalan söylüyor olsan bile ki kesinlikle tavsiye etmiyorum bunu, gözlerinde görüyorum onu.
Я вижу что он хочет быть кем-то большим, чем он есть и я не думаю, что ты можешь сделать много чтоб помочь ему получить это
Olduğundan daha iyi biri olmak istediğini anlıyorum ve o noktaya ulaşmasında senin çok da faydalı olacağını düşünmüyorum.
Я вижу, как ты смотришь на меня... и не знаю, как быть той, кого ты потерял.
Bana bakışlarını gördüm ve senin kaybettiğin ben, nasıl bu hale geldim bilmiyorum.
Я вижу, как ты смотришь на меня... и не знаю, как быть той, кого ты потерял.
Bana nasıl baktığını gördüm ve kaybettiğin bu kişi haline nasıl geldim bilmiyorum.
На твоих плечах лежит весь мир, не так ли? Я вижу.
Dünyanın tüm yükü senin omuzlarında değil mi?
Я ясно вижу твой. Разве ты не видишь мой?
Sen benimkini göremiyor musun?
Вижу, после моего ухода лаборатория не долго оставалась первой в судебной экспертизе в стране.
Bana söylendiğine göre, yokluğumda Jeffersonian....... ülkenin en önemli adli laboratuvarı kabul edilmiyormuş.
Я тоже его не вижу.
- Maxwell Lord'un nyeni süper treni...
Не вижу бомбы.
Agent Henshaw, haber geldi.
Я не вижу его.
- Hayır.
Сканирую съемки камер, нигде его не вижу.
Kamera görüntülerine bakıyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]