Не кричи так translate Turkish

Не кричи так.

Bağırma böyle.

Не кричи так, ты можешь навредить ребенку.

Çocuğa zarar vereceksin, ağlama.

- Да не кричи так!

- Sessiz ol biraz!

Не кричи так!

Böyle konuşma.

- Не кричи так при нем.

- Onun yanında fazla bağırma.

Эй, не кричи так.

Hey, sesini yükseltme.

не кричи так на людях!

Halkın arasında bağırma, seni aptal!

Замолчи! И не кричи так громко.

Kapa çeneni, biraz sesini alçalt, lütfen.

Виктор, не кричи так.

- Sesini alçalt.

Да, согласна, только не кричи так громко.

Ben de öyle düşünüyorum. Sadece bu kadar bağırman dışında.

- Не кричи так! Он тебя испугался.

Bağırıp durma, çocuğu korkutacaksın.

Не кричи так.

Çok yumuşak.

Не кричи так, имей терпение.

Tamam sakin ol artık. 0 kadar önemli degil.

- Слушай, не кричи так и ступай в кабинет Картера.

- Sesini alçalt ve Carter'ın ofisine dön.

- Не кричи на меня, Бен. Я не так молод как ты, но слышу пока хорошо.

Senin gibi genç değilim ama gayet iyi duyuyorum.

Я твой старший брат. Не кричи на меня так. Иди отсюда.

Ben senin ağabeyinim, bağırma bana.

Иви, не кричи так.

Evie, bu kadar bağırma.

Не кричи, не так уж и много осталось!

Bağırma, o kadar büyük değil!

Так что, ты лучше не кричи.

Sesini çıkarmazsan iyi olur.

Не кричи ты так! Я даже испугался.

Bana böyle bağırdığında, korkutuyorsun.

Если что-то пойдет не так, просто кричи : "Кто хочет эспрессо?", и я пойму, что он идет.

Eğer bir şeyler ters giderse, "Kim espresso ister?" diye bağır. ben de onun geldiğini anlayayım.

Да не кричи ты так!

Bu kadar yüksek sesle bağırma.

Но он выглядит так... не кричи.

- Ama aynı bırak- - - Bağırma.

Я та, кто должен страдать, проходя через это, не ты, так что не кричи на меня.

Acı çekmesi gereken benim, sen değil, bana bağırma sakın.

Да не кричи ты так! ( нем. )

Çok yüksek sesle konuşma!