English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ С ] / Сам

Сам translate Turkish

41,526 parallel translation
Попробуй сам их убедить.
Neden onları ikna etmeye çalışmıyorsun?
Деньги есть, все есть, но сам - лузер.
Zengin, güçlü ama DNA'ya gelince rezil bir insadı.
- Ладно, так, так... Я сам толком ничего не знаю.
Beni dinleyin, bu kontoversiyal oyun kavramına ben de yeniyim tamam mı?
- Ну, это я сам знаю.
Bunu zaten biliyorum.
- Сам жалуешься, что у нас нет секса, так что заткнись.
- Hiç sevişmiyoruz diye yakınıyorsun. Şimdi çeneni kapa ve becer beni.
- Тогда сам все и убери.
- O halde bir zahmet kendin topla.
Но вы можете дать мне выйти прямо здесь и затем я пройду остаток пути сам.
Ama sen beni burada bırakabilirsin ve ben de yolun kalanını yürürüm.
Знаешь, я сам задаю себе тот же вопрос как долго ты продолжишь отсасывать сам себе?
Biliyor musun ben de merak ediyordum ne kadar daha kendi sikini yalamaya devam edeceksin diye.
Ещё большим, чем я сам.
Benden daha büyük bir yalancı.
Я сам в этом виноват.
Hata bende.
Людям всегда был любопытен сам момент смерти.
İnsanlar her zaman tam ölüm anı konusunda meraklı olmuşlardır.
Я как нибудь сам. в любом случае спасибо.
Ben boyle iyiyim ama yine de sag olun.
Я и сам раньше фотографировал. В основном дикую природу.
Eskiden ben kendim de fotografcilikla ugrasirdim, cogunlukla doga.
Я и сам справлюсь
- Kendim de goturebilirim.
Давай, сам её спроси.
Hadi, kendin sor ona.
Мы машины с автопилотом, 3D-принтеры и инсулин, который сам впрыснет себя под кожу.
Şoförsüz aracız ve 3 boyutlu yazıcıyız ve yavaş salınımlı derialtı insüliniz.
Ты сам это сказал.
Aynen öyle.
Алекс все сделал сам.
Alex bunu kendi yaptı.
Он просто сам порвал со мной.
Benden kendiliğinden ayrıldı yani.
Алекс это сделал сам.
Alex bunu kendi yaptı.
Он и бросил меня сейчас сам.
Benden kendiliğinden ayrıldı yani.
- Я сам смогу постирать.
- Çamaşırımı yıkayabilirim.
В моей семье никогда не было похорон, и я не хотел приходить сам.
Aile cenaze töreni yapmadı, ben de tek başıma gelmek istemedim.
- Сам успокойся!
- Sen sakin ol!
И если ты уйдёшь, а я подумаю, это ты и сделаешь, ты сам это поймёшь.
Eğer gidersen görürsün, ki gitmeni öneriyorum.
Для меня, самое грустное в этой книге это сам Джон Грэйди, понимаешь?
Bence hikâyenin en üzücü yanı şu,
Учитывая ту игру в субботу, я сам заплачу.
Geçen cumartesi maçtaki performansından sonra hesap benden.
Видишь, вот сейчас ты сам себя унижаешь, пап.
İşte şimdi kendini rezil ediyorsun baba.
Ты заставляешь людей чувствовать то, что чувствуешь сам.
İçinden geçenleri insanlara hissettiriyorsun.
А ты сам какой?
Sen nasıl bir insansın?
Ну, он всё делал сам.
Bunu kendi başardı.
Сам выбирай, Клэй.
Sen karar ver Clay.
Ты можешь заморозить время на столько, на сколько хочешь, но когда ты его разморозишь, ты сам замрёшь на срок в три раза дольше.
Zamanı istediğin kadar dondurabilirsin ama diğerlerini çözdüğün zaman üç katı fazla donmuş olarak kalırsın.
Я позволил охраннику заняться делом, а сам вернулся внутрь к пиву.
İşi korumaya bıraktım, ben de geri dönüp biramı içtim.
Да, слышал и... Я и сам говорил.
Evet, duydum ve ben de bazı şeyler söyledim.
Я сам ему скажу...
Yüzüne bizzat söyleyeceğim.
Сейчас я сам был готов.
Şimdiye kadar dayandım hadi.
Думаю, любой владелец ручного тигра и сам неплох.
Evcil kaplanı olan bir adam o kadar da fena biri değildir dedim.
Да и он сам бежать не смог бы.
Daryl çıkarken kapıyı da zorlamamış.
Всё, что люди вырастили, сделали или, сам знаешь, собрали.
İnsanların yetiştirdiği şeyler, insanların yaptığı şeyler insanların yağmalayıp getirdiği şeyler.
Я... сам научился отливать пули.
Kendi kendime mermi dökmeyi öğrendim.
С этим я сам разберусь.
O taraftaki aylağı hallederim ben.
Он нашёл тебя сам, без моей помощи.
Daryl seni benim yüzümden bulmadı.
А сам-то что?
Sen yapabildin mi?
Пока вы с Сашей приживались здесь, я и сам стал частью общины.
Sasha'yla seni buranın bir parçası yapmaya çalışırken ben de bir parçası oldum.
То есть... мой брат выбесил кого-то, покончив сам с собой?
Yani ağabeyim birini kızdırıp kendini öldürttü mi?
Сам подумай.
- Düşün de bul.
- Брось. Ты бы сам не пошел.
Hadi ama buna gelmek istemezsin.
Сам знаешь, как я могу.
Nasıl olduğumu biliyorsun.
Ты сам знаешь.
Bunu biliyorsun.
А как же ты сам?
Ya sen?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]