English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Т ] / Так и знал

Так и знал translate Turkish

1,965 parallel translation
Вот так и знал, что нельзя тебе говорить.
Sana söylemenin bir hata olduğunu biliyordum.
Я так и знал.
Biliyordum.
Так и знал!
Biliyordum!
Так и знал.
Biliyordum.
Я так и знал, что если ты заведёшь пса,
Biliyordum. Biliyordum işte.
Я так и знал, что ты облажаешься!
İşin içine edeceğini biliyordum!
Я так и знал. Почему они послали новичка?
Biliyordum, neden bir çaylak gönderdiler ki?
Я так и знал, черт.
Lanet olsun, biliyordum.
- Я так и знал!
- Biliyordum!
Так и знал, что найду тебя здесь.
Seni burada bulacağımı düşünmüştüm.
Я так и знал.
Biliyorum.
Я так и знал!
Adaleti paylaştınız!
Я так и знал, что она переспала с тобой только из-за этого, и когда я найду в 718 номере, ты убедишься, что я прав.
Seninle yatmasının bir sebebi olduğunu biliyordum. Onu oda 718 de bulduğumda, Haklı olduğumu göreceksin.
Так и знал.
Biliyorum.
Я так и знал, что ты...
Ne yapmaya çalıştığını bilm...
- Так и знал.
- Biliyordum!
- Так и знал.
- Biliyordum.
Я так и знал!
Biliyordum!
Я так и знал, что вы говорите это у меня за спиной.
Arkamdan bunu dediğinizi biliyordum.
Я так и знал.
Teklif edeceğini biliyordum.
Я так и знал, что зачем-то мне нужна была эта щётка, и так здорово, что не для того, о чём я думал.
Diş fırçasının bir anlamı olduğunu biliyordum ve şükürler olsun ki düşündüğüm gibi bir anlamı yokmuş.
Я так и знал, что ничего не выйдет.
Zaten işe yaramayacağını biliyordum.
Так и знал, что совершаю ошибку. - Поверить не могу, что позволил вам...
Bunun bir hata olduğunu biliyordum.
Я так и знал, что вместо работы он весь день провалялся у себя дома под кайфом.
Vardiyasını ektiği an evinde kafayı bulduğunu anladım.
- Я так и знал.
- Biliyordum.
Привет! Так и знал, что это ты.
Jenna?
- Я так и знал
- Eminim istersin.
Так и знал, что эта Сивка-бурка оставит тебе подарочек на прощание.
Eve çağırdığın o fahişenin sana bir parti hediyesi bırakacağını anlamalıydım.
Я так и знал. В смысле, я не знал, что так будет.
Hangi dosya?
- Я так и знал!
- Anlamıştım bunu!
Так и знал.
- Bunu biliyordum.
Черт побери, я так и знал.
Canı cehenneme, bunu biliyordum.
И все тайны, которые он знал, остались нераскрытыми, так как он сбежал из центра несколько недель спустя.
Ve bildiği her şey, bir kaç hafta sonra tutuklama merkezinden kaçmasıyla, onunla beraber kaybolmuş.
И потому что знал, что у меня будут вопросы. Так.
Çünkü benim soru sormaya başlayacağımı biliyordu.
Всегда знал, что так и умру, не узнав.
Ölürken bile sorular soracağımı hep biliyordum.
Знал же, что ты врун, так ты ещё и придурок.
Yalancı olduğunu biliyordum ama salak olmadığını sanıyordum.
И так, тетя Лили пошла на прием к доктору Джону Стэнджелу, человеку который знал больше о деторождении чем кто бы то ни был в Нью Йорке
Böylece Lily Teyzeniz, New York'taki insan üremesi konusunda en bilgili adam olan Dr. John Stangel'ı görmeye gitti.
Он знал, что я предупрежу вас и вы сделаете всё так, как он спланировал.
Sizi uyaracağımı ve sizin de onu nakledeceğinizi biliyordu ki onun istediği de buydu.
Но ты же и так знал?
Ki zaten biliyordun, değil mi?
Я бы так и сделал, если бы знал, где она.
Nerede olduğunu bilseydim öyle yapardım.
И никто не знал, кто был твоим отцом, так что ты бы оказалась в Службе опеки и попечительства и в конечном счете, в приюте.
Ve biyolojik babanın kim olduğunu kimse bilmiyordu. Ve bu yüzden çocuk esirgemeye verilecek ve muhtemelen bakıcı aile yanına yerleştirilecektin.
- Я так и знал!
Güzel bir ada.
- Я знал, что вы так и не перестанете! И теперь ваш провал оставляет мне одно единственное решение.
- Söylemeyi bırakmadığınızı biliyordum ve artık bu fiyaskonuz bize tek bir seçenek bıraktı.
Просто, чтобы ты знал, если бы он о таком попросил меня, я бы так и сделал.
Bildiğin gibi o lafı bana söyleseydi onu vururdum.
Но Её Сиятельство обо всем договорилась с Кларксоном и была так довольна, что я не знал, что сказать.
Ama Hanımefendileri Clarkson'la her şeyi halletmiş ve ben bir şey diyemedim.
Я знал, что так будет, и пришёл помочь.
Ben de bu yüzden yardımına geldim.
Кто ж знал, что тот, кто связывает людей по рукам и ногам, может выглядеть так мило?
Kim derdi Edi ile Büdü'nün bu kadar neşeli olacağını?
Я знал, что так и будет.
Bir şeyler döndüğünü anlamıştım.
Так вот, я думаю, кто бы это ни был он предвидел будущее, и знал в какой ночной кошмар ты превратишься.
Seni veren her kimse senin ilerde bir kabus olacağını biliyormuş.
Я знал, что так и будет.
Bunu yapacağını biliyordum.
Но мне кажется, что ты и так это знал.
Ama sanırım bunu zaten biliyordun.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]