English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Т ] / Ты ждал меня

Ты ждал меня translate Turkish

110 parallel translation
Ты ждал меня четыре года, и... я тебя не подведу.
Burada dört yıldır bekliyorsun. Seni hayal kırıklığına uğratmayacağım.
- Ты ждал меня?
Beni mi bekledin?
Вечером я отправляла тебя вперед искать место для лагеря а потом ты ждал меня.
Öğleden sonraları kamp yeri bulmak üzere seni önden gönderirdim... ve sen de beni beklerdin.
- Сколько же платят, чтобы ты ждал меня?
Sana ne ödüyorlar dostum Greg?
Я хочу, чтобы ты ждал меня здесь.
Beni burada beklemeni istiyorum.
Я помню, как-то у тебя была встреча в одном офисе, и ты почему-то говорил с охранником, пока ты ждал меня у лифта, и ты сказал мне :
Hatırlıyorum, bir keresinde bir yerde bir görüşmen vardı asansörü beklerken ve bir sebepten güvenlik görevlisiyle konuşuyordun ve bana dedin ki :
Я вижу, что ты ждал меня.
Benim için hazırlanman ne büyük mutluluk.
Ты ждал меня слишком долго.
Bütün bu zaman boyunca, sen bekliyordun.
После школы я спешила домой, а ты ждал меня.
Ben okuldan koşa koşa gelirdim, sen ise bekliyor olurdun.
Ты ждал меня 20 лет, Лю что значат еще какие-то 20 секунд?
20 yıl beni bekledin, Lu bir 20 saniye beklesen ne olur?
- Я и не ждал, что ты меня поддержишь.
- Benimle aynı fikirde olmanı beklemiyorum, Lanyon.
Чего ты ждал от меня?
Niye bir iş bulmadın.
Я хотела, чтобы ты сидел там и ждал меня.
Orada oturup beni beklemeni istedim.
Ты давно ждал удобного случая, чтобы убить меня и закопать в кустах, как собаку. Тогда тебе достались бы и доля старика и моя в придачу.
Uzun zamandır beni ilk fırsatta öldürmek... bir köpek gibi çalılara gömmek istiyorsun... böylece sadece yaşlı adamınkini değil, benim payımı da alacaksın.
- Когда это было, чтобы ты меня ждал?
- Ne kadar beklemek zorunda kaldın?
- Ты тут меня ждал?
- Bunun için beklemiyor musun?
- Привет! Ты меня ждал? - Конечно.
Hadi gidip dans edelim.
Приветствую. - Ты меня ждал?
Merhabalar.
Чего ты от меня ждал?
Ne yapmamı bekliyordun?
Ты ждал меня, ведь так?
Beni bekliyordun değil mi?
Ты меня не ждал?
Beni beklemiyor muydun?
- Я и не ждал, что ты меня узнаешь.
- Hatırlamanı beklemiyorum.
Что ты ждал подходящего момента, чтобы наконец бросить меня ради неё?
- Neyi açıklamana? Doğru zamanı bekleyip, beni onun için terk edeceğini mi?
Я знаю, ты меня не помнишь, но я ждал этого момента так долго.
Beni hatırlamadığını biliyorum, fakat bunu o kadar zamandır bekliyordum ki.
- Ты ждал, чтобы встретить меня?
Beni görmek için mi bekliyorsun?
Я думаю, что ты ждала меня, как я ждал тебя.
Sen de beni bekliyordun. Benim seni beklediğim gibi.
Почему ты ждал дня своего ухода, чтобы привести меня к себе?
Neden beni buraya getirmek için işten ayrıldığın günü bekledin?
Ты ведь меня ждал, так?
Aslında beni bekliyordun, değil mi?
- Почему ты меня ждал?
- Hem niye beni bekliyorsun ki?
Сколько ты ждал, чтобы услышать от меня эти слова?
Bu kelimeleri söylememi ne kadar zamandır bekliyordun?
Знаешь, если ты ждал от меня этого, то очевидно, ты не так уж хорошо меня знаешь. Ладно.
Benden beklediğin buysa... belli ki beni iyi tanıyamamışsın.
Я смотрю, ты ждал здесь, пока меня не было.
Gördüğüm kadarıyla bir süredir buradasın.
ПО РАДИО : - Значит, ты меня не ждал. А между тем тюрьмы полны теней.
Demek beni beklemiyordun, ama hapishaneler de gölgelerle dolu, gölgede yürüyen insanların zihnindeki gölgeler...
Почему ты так долго ждал, прежде чем пригласить меня?
Bana çıkma teklif etmek için neden bekledin?
Что ты от меня ждал, Даг?
Ne yapmamı bekliyordun Doug?
А какого хуя ты от меня ждал?
Ne yapmamı istiyorsun yani şimdi?
Я все бросил и ждал, пока ты вернешься и начнешь меня тренировать!
Bu herşeyi bırakıp beni çalıştırman için, senin geri dönmeni beklememin sebebiydi!
Я ждал, что ты попросишь меня об этом, с той первой ночи, когда ты привёл меня сюда.
Beni buraya getirdiğin ilk geceden beri bunu sormanı bekliyordum.
Ты ждал меня?
Beni mi bekliyordun?
- А чего ты от меня ждал?
- Ne istiyorsunuz benden?
Рад, что ты меня не ждал
Beni beklememene sevindim.
Ты разбил мне сердце по автоответчику в мой день рождения, ждал три года, чтобы я отошла от этого, выследил меня, умолял меня быть с тобой снова только лишь для того, чтобы бросить меня через три недели, снова в мой день рождения!
doğum günümde telesekreterim yoluyla kalbimi kırdın. seninle olmam için beni üç yıl bekledin, benim izimi sürdün, seninle yine çıkmam için bana yalvardın, ve yine sadece üç hafta sonra, yine doğumgünümde beni bir kenara fırlatıp attın!
А чего ты ждал от меня?
Ne yapmamı bekliyorsun?
Затем ждал, что ты спросишь меня, склонив голову в одну сторону :
Ve senden bana şunu sormanı bekledim.
О, я все ждал, когда ты | меня об этом спросишь.
Ben de bunu ne zaman soracaksın diye bekliyordum.
Ты ждал от меня желания помочь тебе.
Senin için üzülmemi bekliyordun.
- Я думал, ты ждал меня.
- Ne yaptın?
- Ты меня ждал?
Evet.
Я хотела прийти. Ты долго меня ждал?
Gelecektim.
Ты ждал пока кто-то другой мной заинтересуется, прежде чем поцеловать меня.
- Adil olmayan ne biliyor musun? Beni öpmeye karar verirken benim bunu istememi önemsememen.
Вижу, ты не ждал меня.
Hey Earl, beni gördüğüne şaşırmış gibisin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]