English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Т ] / Ты знаешь их

Ты знаешь их translate Turkish

878 parallel translation
Эти вещи, ты знаешь их, ты даже о них писал.
İyi bilirsin çünkü bunlar hakkında yazdın.
И ты знаешь их всех?
Hepsini tanıyor musun?
Ты знаешь их?
Onları tanıyor muydun?
У мужчины - 17, но если ты знаешь их, как знаешь своё лицо, то можешь послать все детекторы лжи к черту.
Erkeklerde 17 ama. Bu hareketleri iyi bilirsen yalan makinesi gibi çalışırsın.
- Проводим их прямо до пирса? - Ты не знаешь, чем они там займутся?
- Mavnaya kadar gidecek miyiz?
Ты знаешь, я их не терплю, я не могу...
Durduramam- - Durdur--aa-
Я одно не понимаю, откуда ты знаешь, что еще не собирала их?
Anlamadığım bir şey var, Susan : Bunu daha önce yapmadığını nereden biliyorsun?
Глупая, ты хоть знаешь, откуда их привозят?
Akılsız, Hindistan cevizinin nereden geldiğini biliyor musun?
- Ты их знаешь?
- Onları tanıyor musun?
Не забудь вернуть их до приезда фермеров, ты же знаешь, как нам будет трудно без них.
Sığır sürüleri gelmeden dönün. Sığır çobanları geldiğinde işler artar biliyorsun.
Но я хотел, чтобы они у тебя были... и чтобы я был уверен, что ты знаешь, как их использовать.
Ama bunları eline almanı istiyorum. Onları nasıl kullanacağını öğrenmek zorundasın.
Ты не знаешь, что значит чувствовать на себе тяжесть лет и уже не понимать их.
Boşa geçen yılların ağırlığını hissetmenin ne olduğunu bilmezsin.
Ты знаешь, их место в прачечной.
Onların yeri çamaşırhane.
Да, я всегда держу их наготове. Здесь есть помещение для приземления, как ты знаешь.
Hep hazırda tutuyorum yakın bir yere inmeleri için.
Те двое, что только что были тут, ты их знаешь? - На вид, но имен не знаю.
Biraz önceki iki kadını tanıyor musun?
Ты работаешь в отделе мужской одежды, все, что ты умеешь - это посчитать пары носков, ты знаешь, много их, или мало, дорогие они, или дешевые.
Erkek kıyafetleri satılan bir mağazada çalışıyorsun,... bu yüzden çorapların nasıl sayılacağını,... az mı, çok mu ya da ucuz mu pahalı mı olduğunu biliyorsun.
- Буч, ты же знаешь, будь это мои деньги, я бы только тебе доверил украсть их у меня.
- Butch, biliyorsun benim param olsaydı, senden başka kimseye çaldırmak istemezdim.
Ты знаешь, как привлечь их.
Onların izini sürebilirsin.
Ты знаешь, куда их надо отнести.
Bunu koy biryere.
Шайены. Ты лучше других знаешь, что это такое. Вы их не найдёте.
- Cheyenne'ler yüzünden.
Должники - сущие злодеи. И только ты сможешь заставить их отдать деньги. Действуй хитростью или силой, как знаешь.
Borçlularım öyle kötüler ki, belki de sadece sen toplayabilirsin öyle ya da böyle.
— Ты же их знаешь. Понимаешь, Лулу, дело касается урегулирования сдельной, а не революции.
Görüyorsun Lulu, mevcut durum parça başı işin iyileştirilmesi yönünde.
Ты их знаешь?
Onları tanıyor musun?
Ты ж их знаешь.
Nasıl olduğunu bilirsin.
У меня их уже нет, и ты это знаешь.
200 doIarn bende yok ve sen biIiyorsun.
Ты знаешь, эти итальянцы становятся сумасшедшими, когда дело касается их жён.
Konu karıları olduğunda bu İtalyanlar kuduruyorlar.
Ты знаешь их по именам.
Git konuş şu soytarılarla.
Ты знаешь, сколько собак умерли от разрыва сердца из-за того, что их бросили?
Terk edildiği için kalbi kırılan, kaç köpeğin... öldüğünü biliyor musun?
Но ты же их знаешь, они все идиоты.
Onun iyi olduğunu hiçbir sorun olmadığını söylüyorlar.
Их не волнуют твои праздники, ты разве не знаешь?
Tatil günün umurlarında bile olmaz, bunu bilmiyor musun?
Им очень понравились первые четыре главы и, ты знаешь, их отзыв был очень лестным.
Teslim ettiğim ilk dört bölümü çok beğendiler. Oldukça eğlenceli buldular ve bana bir sürü iltifat yağdırdılar.
Ты этого не знаешь... Их судьба неизвестна даже Йоде. Но я могу помочь им.
Güç'ün karanlık yüzünü gördüğün an senin için çok zor olacak.
Ну, ты их всех знаешь.
Neyse hepsini tanıyorsun.
- Ты их не знаешь.
- Sen tanımazsın.
Лишь ты их знаешь?
Fakat sen tanırsın, öyle mi?
Ты их знаешь?
Tanıyor musun?
Ты их знаешь?
Tanıyor musun onu?
Сначала ты должен взять ответственность за свои прошлые деяния. Ты должен совершить обряд, согласно нашим традициям. Ты их знаешь.
Önce, geçmişte yaptıklarının sorumluluğunu üstlenmelisin geleneksel şekilde düzeltmeler yaparak.
Слушай, ты знаешь, зачем я их отрастил?
Tabii, bıyığımı kesmem dışında. Benim, neden oluştuğumu biliyor musun?
Ты их не знаешь, но с ними интересно.
Onları tanımadığını biliyorum, ama eğlenceli olacak.
Ты случайно не знаешь, мисс Вилкес не покупала их?
Bunlardan birini bayan Wilkes satın almış olabilir mi? Şaka mı bu?
Хотя ты их совсем не знаешь.
Fakat onları çok fazla tanımıyorsun.
А если нам нужна особая фишка, чтобы поймать их наверняка, то, думаю, может... им понравится небольшая прогулка... ты знаешь куда!
Ve satışı garanti altına almak için son vuruşu yapmamız gerekirse düşünüyorum da belki yapacağımız ufak bir gezi hoşlarına gider neresi biliyorsun.
Ты не знаешь, какое дело может их объединять?
Ne işleri olabilir, biliyor musun?
Ты знаешь, что у их детей нет даже обуви, Норман? .
Kızılderili çocukların ayakkabılarının bile olmadığını biliyor muydun?
Ты знаешь, что делать, когда найдешь их.
Güzel. Adamı bulduğunuzda ne yapacağınızı biliyorsunuz. Pekala.
Ты знаешь, я смогу их достать.
Bunu yapabilecegimi biliyorsun.
И ты их не знаешь.
Ve sen de tanımıyorsun.
- Ты их не знаешь.
Kim? - Tanımazsın.
Знаешь, некоторые люди и у меня спрашивали, увеличила ты их или нет.
Birkaç kişi yaptırıp yaptırmadığını sordu bana.
Ты не знаешь их так, как я.
Çünkü onlarla benim gibi içli dışlı olmadın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]