English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Ч ] / Что думал

Что думал translate Turkish

20,017 parallel translation
Я только что думал о тебе.
Ben de tam seni düşünüyordum.
потому что думал, что быть этичным гораздо важнее, чем спасать жизни.
Çünkü doğru olanı yapmanın.. .. hayat kurtarmaktan daha önemli olduğu düşünmüştüm..
На самом деле, не думал, что ты придешь, так что я не вышел из департамента, пока ты не написал, что действительно здесь.
Gerçekten geleceğini düşünmemiştim, bu yüzden sen mesaj atana kadar BPD'den ayrılmadım.
Думал, последнее, что мне захочется, — это пить.
İsteyeceğin son şeyin içki olduğunu düşünürsün.
Твой отец думал, что это просто пустая трата времени.
Baban, benim için vakit kaybı olduğunu düşündü.
Я думал, что он покончил с собой.
İntihar olduğunu sanıyordum.
У меня не было времени уничтожить его, поэтому я его спрятал. Думал, что разберусь с ним позже.
Yok etmek için zamanım yoktu, bende daha sonra karar vermek üzere sakladım.
Все эти годы, я думал, что те ребята и правда были моими друзьями.
Bunca yıl o çocukların gerçekten arkadaşım olduğunu düşündüm.
Я просто думал, что... ты...
Ben düşünmüştüm ki, sen...
Ты же не думал, что они пропустили ванную?
Sen, banyoya koymayacaklarını düşünmedin, değil mi?
Фрэнки. Я думал о том, что ты сказала, и у меня вопрос.
Söylediklerini düşünüyordum ve bir sorum var.
Я думал, что я ревнив, но, на самом деле нет.
Kıskandığımı sanıyorsun, ama kıskanmıyorum.
Он, наверное, никогда не думал, что снова женится.
O, muhtemelen bir daha evleneceğini düşünmezdi.
Знаешь, когда-то я тоже думал, что можно удержать Тьму в одном крошечном уголке моей души.
Bir seferinde tüm karanlığı, ruhumun küçük bir köşesine sıkıştırabileceğimi sandım.
Макс думал, что лучше, чтобы это сделал Роберт.
Max davayı Robert'ın açmasının daha iyi olacağını söyledi.
Потому что причина развода во мне, он думал, что это утешит его эго.
Boşanmak isteyen ben olduğum için... Davayı onun açmasının, egosuna iyi geleceğini düşündü.
Ну, и, как многие игроки, я думал, все это будет продолжаться вечно. Теперь-то я стал мудрее и знаю, что это не так.
Ve o zamanlar ki birçok oyuncu gibi paranın sonsuza kadar kalacağını düşündüm ama sonra farkettim ki kalmıyor ben de daha iyi bir adam oldum.
И я думал, что это забудется, но пока нет.
Bu da zamanla önemini yitirecek ama henüz o noktaya gelmedi.
А я думал, что нужно, чтобы и дети остались живы.
Çocukları hayatta tutmam gerektiğini de düşünüyordum.
Ты думал, что обнажённые горничные правда прибираются?
Üstsüz hizmetçinin gerçekten temizlik hizmeti sunacağını mı düşünüyordun?
А ты думал, что об ординаторе, сделавшем кесарево посреди коридора все быстро забудут?
Bir asistanın koridorda sezaryen yapmasının bu kadar çabuk unutulmasını beklemiyordun değil mi?
Э, я все думал, что может нам не надо обсуждать свидания?
Randevularımızla ilgili konuşmasak daha iyi olacak.
Ты думал, что можешь сбежать от судьбы?
Bir de bu kaderden kaçabileceğini sandın.
Я не думал, что прямо сейчас!
Şey, Ben hemen şimdiyi kastettiğini düşünmemiştim!
Да, я только думал, что это будет после ареста твоего потенциального убийцы.
Evet, Ben düşünüm ki bu buluşma seni öldürmeye çalışanı yakaladıktan Sonra olurdu.
Я думал, что умереть дважды было больно.
İki kere ölmek yeterince acı verici diye düşünmüştüm.
Никогда не думал, что она тебе подходит.
Senin için doğru seçim olduğunu hiç düşünmemiştim.
Я думал, он только что школу закончил.
- Liseyi yeni bitirdi sanıyordum.
Так и думал, что это ты.
Doğru tahmin etmişim.
Я думал, что ты с нами заодно, Павел!
Bizimle beraber olduğunu sanıyordum, Pavel!
Я никогда... не думал о том, чтобы что-то менять, потому что это основано на реальных событиях...
Ben asla... Hikayeyi değiştirmeyi hiç düşünmedim çünkü, biliyorsun gerçek hikayeye dayanıyor.
Правда в том, что я никогда не думал, что мне придется жить там так долго.
Gerçek şu ki, evde bu kadar uzun süre kalacağımı hiç düşünmemiştim.
Я думал, что ты не определилась, с вопросом, стоит рожать или нет.
Doğurup doğurmayacağına karar vermediğini sanıyorum.
Просто думал, что мне нравились вещи такими какими они мне нравились.
Sadece her şeyi istediğim yoldan yapmayı severdim.
Я думал, что ты собираешься к сестре.
Kardeşine gideceğini sanıyordum.
Я просто думал, что он мой друг.
Sadece arkadaşım olduğunu düşündüm, anlarsın ya?
Когда он подошел к велосипеду, все о чем я думал, что он оставляет меня одного с мамой.
Bisikletine doğru yürüdüğünde tek düşündüğüm şey beni annemle yalnız bırakmasıydı.
Не думал, что одной из них будет ваша.
Bunlardan birinin seninki olacağını düşünmemiştim.
Мне жаль, что я думал, что моя работа сложнее твоей.
Benim işimin seninkinden zor olduğunu düşündüğüm için özür dilerim.
Я думал, что может быть снова свожу тебя с ума, со всей этой суматохой из-за сообщника Пайпер.
Belki bütün bu Piper'ın suç ortağı olayıyla, seni yeniden delirtiyorumdur diye düşünmüştüm.
Хотя я думал, что это будет иметь большее воздействие.
Bunun daha büyük bir etki yaratacağını sanıyorum.
В общем, я.. долго думал над тем, что ты сказала сегодня.
Bugün, söylediklerin hakkında çok düşündüm.
Думал, что сможешь уехать не попрощавшись?
Veda etmeden gidebileceğini sandın öyle mi?
Нет, она, эм, она пошла за коробками, но я думал, что вас никуда не выпускают.
Hayır, o.. .. biraz daha kutu almaya gitti. Ama senin göz altında olduğunu sanmıştım.
Ты думал, что я заварю эту кашу, не имея плана?
Böylesi belalı işe plansız giriştiğimizi mi sanıyorsun? Evet.
Думал, что удержу.
Tuttum sanmıştım.
Я думал, что смогу сделать мир лучше, но все расплачиваются за моё счастье.
Her şeyi daha iyi bir hale getirebilirim sanmıştım ama herkes benim mutluluğumun bedelini ödüyor.
Конечно, думал, но не делал этого, потому что это против правил.
Tabii ki düşündüm. Ama öyle bir şey yapmadım çünkü kurallara aykırı.
Честность, итак, мне было очень трудно открыться кому-то, и потом я встретил Джесс, и... и я думал, что нам...
Tamam, öyle olsun. Dürüstlük, tamam mı, Birine açılmakta epey zorlandım ve sonra Jess ile tanıştım... ve birlikte harika olduğumuzu düşündüm.
Я думал, что вы просто кучка грустных неудачников.
Burayı düşünürken aklımda bir avuç ezik insan vardı.
Я думал, ты говорил, что мы заметаем следы.
I thought you said we were covering our tracks.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]