English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Russian → Turkish / [ Я ] / Я убил ее

Я убил ее translate Turkish

682 parallel translation
Я убил ее солнечными часами, которые она только что купила. Они из тяжелого металла.
Bir yerden aldığı güneş saatiyle vurup öldürdüm.
Я был убежден, что имено я убил ее.
Onu öldürenin ben olduğuma ikna edildim.
Я убил ее преднамеренно и хладнокровно... и она была не первой моей жертвой.
Onu soğukkanlılıkla ve kasten öldürdüm... ve o benim ilk kurbanımda değildi.
Он сказал : "Я убил ее".
Christine!
Миссис Хелм, когда мистер Воул сказал : "Я убил ее", вы знали, кого он имел в виду?
- Bayan Helm, acaba mahkum "Onu öldürdüm." dediğinde kimden söz ettiğini biliyor muydunuz?
и что он сказал вам : "Я убил ее"?
Ve size gelip "Onu öldürdüm." dedi.
Я убил ее.
Onu ben öldürdüm.
Я убил ее.
Oradaydım. Onu öldürdüm.
- Ладно, я убил ее из-за ревности.
- Onu kıskandığım için öldürdüm!
Скажу, что вчера я убил ее.
Tek söyleyeceğim onu dün gece öldürdüğüm...
Я убил ее.
Kızı öldürdüm.
Я был на грани, но потом я убил ее, чтобы доказать свою добросовестность.
Belki bir anlığına kafam karışmıştı ama artık yerinde. İyi niyet göstergesi olarak kızı öldürdüm.
Ты не думаешь что я убил ее?
Onu öldürdüğümü mü düşünüyorsunuz?
Я убил ее, да? Обвиняешь меня, да?
Beni cinayetle mi suçluyorsun?
Я убил ее!
Onu öldürdüm!
Там это, мистер, мистер, тетечка, по-моему, я убил ее.
Şu, bayım bayım diye bağıran kadın var ya, galiba onu öldürdüm.
почему я не убил ее?
Kim Hang Ah'ı neden öldürmedim, biliyor musun?
Я в деле, они считают, что я убил её.
Davanın içindeyim, benim yaptığımı düşünüyorlar.
Но теперь я знаю, что когда она говорила мне о ребенке, она хотела, чтобы я ее убил.
Ama şimdi anlıyorum ki, bana çocuktan bahsederken onu öldürmemi istiyormuş.
Я просто не могу понять, с чего вы взяли, что ее убил именно Рэндольф?
Randolph'un onu öldürdüğünden bu kadar emin olmanızı anlayamıyorum.
Я ее убил.
Onu ben öldürdüm.
Это он ее убил. Дай, я поговорю.
Bana ver, onunla konuşayım.
И я бы, наверное, убил ее, если бы ни увидел то, что изменило мои планы.
Öldürebilirdim de eğer fikrimi değiştiren bir şey görmemiş olsaydım.
Я бы с большим удовольствием убил ее.
Onu seve seve öldürebilirim.
Да, я отца её убил и мужа!
Gerçi kocasıyla babasını ben öldürdüm, ama olsun.
Предположим, я дам показания, что он не был со мной дома во время убийства, что он пришел домой с кровью на рукавах и даже признался мне, что убил ее.
Örneğin vereceğim ifademde, cinayet işlendiği saatte aslında evde olmadığını ve kollarında kanla eve geldiğini, hatta onu öldürdüğünü itiraf ettiğini söyleyebilirim.
Чтобы понять, так как я понял, слыша это от "матери", то есть от материнской половины Нормана, надо вернуться на 10 лет назад. В то время, когда Норман убил мать и её любовника.
Olayı benim anladığım gibi anlayabilmek için, "anne" yi dinlemelisiniz Norman'ın diğer yarısına göre "anne" Norman'ın gerçek annesi ve sevgilisini öldürdüğü zamana 10 yıl öncesine gitmeniz gerekiyor.
Я, Кал, убил её.
Ben, Kal, onu öldürdüm.
Ох, види Бог, я бы убил ее, если бы она не подохла сама.
Ölmeseydi, onu ben öldürecektim.
Я бы не убил ее.
Öldüremem.
я не убил её. я убил ради неё.
10 aşk cinayetinden 8'inde beraat ediyorlar. Ama ben onu değil, onun için başkasını öldürdüm.
- Я ее только разик... - Ты ее убил.
- Ona bir kez tecavüz ettin.
Я надеюсь - оргазм её не убил.
Umarım zevkten ölmemiştir.
Я был ранен ревностью, и я ее убил.
Kıskançlık yüzünden yaralandım. ve onu öldürdüm.
Я её убил.
Onu öldürdüm.
Я ее использую, как доказательство того, что я убил благородного человека. И какого благородного человека?
Hangi asilmiş o, bir zahmet?
Я чуть не убил ее.
Nerdeyse öldürüyordum onu.
Я хочу, чтоб ты убил ее!
Korkak değilsen öldür!
Это не важно, я смогу сказать, кто её убил.
Orasından emin değilim, ama katil kim, söyleyebilirim.
Ну, он бы убил её, конечно, но она всегда была очень осторожна, и я тоже.
Onu kesinlikle öldürürdü. Ama her zaman dikkatliydi, ben de.
Я убил её.
Onu ben öldürdüm.
Я убил её сам чтобы заградиться, когда эти Кайова погнались за мной.
Hayır efendim. Ben öldürmek zorunda kaldım onlar beni yakalamadan kendime siper yapabilmek için.
Вы думаете, что... я убил её?
Onu öldürdüğümü mü düşünüyorsunuz?
Кто-то убил её - я не знаю, я не могу этого объяснить..
Bunu açıklayamıyorum.
Я убил её.
Onu öldürdüm.
И я отважусь предположить, что именно страх убил её.
Onu öldürenin korku olduğunu söyleme cüretini kendimde buluyorum.
Ты убил ее, но я не собираюсь упрекать тебя!
Onu sen öldürdün!
Я понял, как он ее убил, чтобы это выглядело инфарктом.
Nasıl kalp krizi gibi gösterdiğini buldum.
Я хочу, чтобы ты её нашёл, и я хочу, чтобы ты её убил.
Onu bulmanı, ve öldürmeni istiyorum.
Я думал, я ее убил.
Onu öldürdüğümü sanmıştım.
Я, правда, убил ее супруга и отца...
Ne var yani kocasıyla babasını öldürmüşsem?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]