English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ A ] / Artık çok geç

Artık çok geç translate English

3,421 parallel translation
Bana dokunma. Artık çok geç.
Don't touch me now when it's too late.
Artık çok geç.
It's gone, and I can't get it back.
- Liv, artık çok geç.
Liv, it's too late.
Eğer eski işini geri istiyorsan, artık çok geç.
Well, if you're looking to get your old job back, it's too late.
Artık çok geç.
It's too late now.
Artık çok geç.
It's too late.
Artık çok geç.
We're too late.
Artık çok geç.
Too late.
Artık çok geç.
- It's too late.
Bir aile olmayı istedim ve artık çok geç.
I wanted a family, and now it is too late.
Siobhan'ı öldürmek için artık çok geç.
It's too late to kill Siobhan now.
Bunun için artık çok geç.
Too late for that.
- Artık çok geç kızım.
It's too late, my girl.
Artık çok geç.
It's just... too late.
Hayır, artık çok geç.
No, it's too late.
Ve görünen o ki bununla ilgili birşey yapmak için artık çok geç.
And it would appear to be too late to do anything about it.
Artık çok geç, en azından benim için.
It's too late - - for me, anyways.
Dediğim gibi, artık çok geç.
Well, like I said, you're too late.
Ama artık çok geç.
Yeah, well, now it's too late.
Sanırım onun için artık çok geç.
I think it's way too late for that.
Hayır, artık çok geç.
Oh, no. It's too late.
Kyle'ın annesi için artık çok geç olabilir ama ben güvenlik edineceğim.
It may be too late for Kyle's mom, but I'm getting some goddamn security.
- Artık çok geç.
Too late.
Korkarım ki artık çok geç.
I fear it comes too late.
Artık çok geç. O şerefsiz hemşireyle bir saat önce buluşmam gerekiyordu.
- I was supposed to meet that son-of-a-bitch nurse an hour ago.
Artık çok geç,... ondan kurtulmak zorundasınız.
It's too late, you have to get rid of her.
Artık çok geç, anne.
He's leaving.
Başka bir söylemek için artık çok geç.
It's too late to say anything else.
Ama artık çok geç.
But it's too late.
Ama artık çok geç.
But now it's too late.
Artık çok geç.
What's taking you so long?
Kesinlikle artık çok geç.
Yeah, it's definitely too late.
Vicdan konuşmak için artık çok geç.
Well, it's a little late for conscience.
Leo artık çok geç.
Leo, it's too late.
- Özür dilemek için artık çok geç.
- It's too late to apologize.
Hm, Artık taraf değiştirmek için çok geç oldu.
Well, it's too late to change sides now.
Artık tek başına başlamak için çok geç.
It's too late to start this on your own.
- Çok geç artık, canım. - Bazen Tabiat Ana'nın başka planları olur, tatlım.
Sometimes Mother Nature has other plans, honey.
bunun için çok geç artık.
It's too late for that.
- Çok geç artık.
Walter. It's too late.
Kürtaj yaptırmayı düşündüm ama çok geç artık. Hem ben onu istemesem de başkaları mutlaka isteyecektir.
I thought about aborting it, but I'm this far along, and even though I don't want it, other people probably do.
Yemek için gecenin çok geç vakti, uyu artık!
It's too late at night to be eating. Go to sleep!
Artık benim için çok geç.
It's too late for me now.
Çok geç artık.
Ah, too late.
Artık çok geç.
Oh...
Çok geç artık.
Too late.
Hayır, artık bunun için çok geç.
It's a little late for that.
Evet, çok geç kalınmıştı artık.
The alarm did go off, although a bit late.
- Geri dönmek için çok geç artık.
Well, it's too late to turn back now.
Bunu çok geç farkettim ama sonuçta artık biliyorum.
I figured it out too late, but I figured it out.
Artık çok geç, Tom.
Too late, Tom.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]