English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ B ] / Beni dinlemiyor

Beni dinlemiyor translate English

808 parallel translation
Sana çekil dedim değil mi? Ama çekilmiyorlar. Sen beni dinlemiyor musun?
Come down here, and i'll tell you what i'll do to you in about half...
Biliyorum, ama bizim takım beni dinlemiyor!
I know I am, but our team wouldn't listen to me.
Ama kimse beni dinlemiyor.
But no one will listen to me.
Beni dinlemiyor.
She won't obey me.
İyi biriyim ama kimse beni dinlemiyor.
I'm a good boy, but no one listens to what I say.
- Beni dinlemiyor musun?
- Aren't you listening?
Niye kimse beni dinlemiyor?
Why won't anyone listen to me?
Beni dinlemiyor.
He won't listen to me.
Öz kızım bile beni dinlemiyor.
My own daughter won't listen to me.
Beni dinlemiyor.
She won't listen to me
Hiçbirşey söylemeden ona durumunu anlamasını sağlamaya çalıştım, fakat sanki beni dinlemiyor gibiydi
I tried to make him understand I wouldn't say anything, but I guess he wasn't listening.
Beni dinlemiyor.
She just won't listen to me. Oh, hi, Mom.
Kimse beni dinlemiyor :
No one will listen to me :
"Kimse beni dinlemiyor!" diyor General.
'Nobody listens to me! 'Says the General.
Beni dinlemiyor musun?
Haven't you been listening to me?
Neden hiç kimse beni dinlemiyor?
Why can't anybody ever listen to me?
Kimse beni dinlemiyor.
Nobody listens to me.
Sen beni dinlemiyor musun?
Don't you listen to me when I speak?
Beni dinlemiyor musun?
Are you not listening to me?
- Aşçı maalesef beni dinlemiyor efendim.
- I'm afraid it's cook, sir.
Beni dinlemiyor musun sen?
Will you LISTEN to me? !
Beni dinlemiyor.
She won't listen.
Beni dinlemiyor.
She won ´ t listen to me.
Kimse beni dinlemiyor.
No one'll listen to me.
Lanet olsun, Lee, beni dinlemiyor musun?
Damn you, Lee, aren't you listening?
Kimse beni dinlemiyor.
Nobody listens to Lobero.
- Sen, beni dinlemiyor musun?
You don't mind me saying that?
Beni dinlemiyor musun?
Did none of you hear me?
Ne dersem diyeyim beni dinlemiyor.
She just won't listen to anything I say.
Ben günah işledim ve O beni dinlemiyor.
I've sinned and he won't listen.
Beni dinlemiyor musun?
Ain't you listenin to me?
Beni dinlemiyor!
Say you for it!
Beni dinlemiyor
He won't listen to me
Beni dinlemiyor. Hallederim.
I will.
- Beni dinlemiyor ki.
- He doesn't listen to me.
Beni dinlemiyor musun?
You're not listening to me?
Size sessiz olun demedim mi? Beni dinlemiyor musunuz?
Have I said to be quiet, you wouldn't listen to me?
Beni dinlemiyor musun sen?
Weren't you listening?
Sen beni dinlemiyor muydun?
Weren't you listening to me?
Beni dinlemiyor musun?
Why won't you listen to me?
Görünen o ki küçük sarı yapışkan beni dinlemiyor.
Obviously the little yellow slime is not paying attention.
Ben bir şey demedim! Beni dinlemiyor işte!
She does not listen to me!
Beni dinlemiyor.
He doesn't listen.
Kimse beni dinlemiyor.
Nobody's listening to me.
Beni dinlemiyor.
He doesn't hear a word I say.
Morgan, beni dinlemiyor gibisin.
Morgan, you don't seem to be listening to me.
Sen beni dinlemiyor ve zamanında ilacını almıyorsun.
You see he doesn't listen to me and doesn't take his medicine at the proper time.
- Beni hiç dinlemiyor.
- He never listens to me.
Beni kesinlikle dinlemiyor.
See, she won ´ t listen to me.
Grup beni hiç dinlemiyor.
The band never listens to me.
Değiştirilmelerini istedim, ama kimse beni dinlemiyor. Tahmin edebiliyorum.
I can imagine.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]