Bir dakika efendim translate English
303 parallel translation
Bir dakika efendim.
One moment, sir.
Durun bir dakika efendim.
Wait a minute, sir.
- Bir dakika efendim.
- Just one moment, sir.
Bir dakika efendim.
Just one moment, sir.
Bir dakika efendim.
one moment, my lord.
Bir dakika efendim.
One minute, sir.
Lütfen bir dakika efendim.
Just a moment, sir.
Bir dakika efendim.
ELIZA : Before you go, sir.
Bir dakika efendim.
hold on, sir.
- Bir dakika efendim.
- Now wait a minute, sir.
- Bir dakika efendim.
- Be with you in a minute, sir.
Bir dakika efendim, lütfen.
One moment, sir, please.
- Bir dakika efendim.
- One moment, sir.
- Bir dakika görüşebilir miyiz efendim?
- Can I speak to you a moment sir?
Bir dakika bekler misiniz efendim?
Kindly wait one moment, sir.
- Bir dakika beklerseniz efendim...
- If you wait one moment, sir...
Bir dakika hatta beklerseniz efendim.
Oh. If you'll hold the line just a moment, sir.
- Bir saat 38 dakika efendim.
- An hour and 38 minutes, Edgar.
- Bir saat 27 dakika efendim.
- One hour and 27 minutes, Edgar.
Bir dakika bekleyin, efendim.
You wait here a minute, sir.
Bir dakika, efendim.
Just a minute, sir.
Sizinle bir dakika konuşabilir miyim, efendim?
May I talk to you for a minute, Sir?
Bir dakika, efendim.
One moment, sir.
Bir dakika, efendim. Bay Brand'la ilgilendiğimi görmüyor musunuz?
Don't you see I'm busy with Mr. Brown?
Bu evde bir dakika daha kalamam efendim.
Of course you will of this house.
Bir dakika, efendim.
One of my men, sir.
Bir dakika lütfen, bağışlayın, efendim,
Just one moment please, excuse me, sir,
Bir dakika, efendim.
Wait a minute, sir.
Evet efendim, bir dakika.
Hold for just a minute.
Bir dakika efendim.
Just a minute, sir.
Bir dakika bakar mısınız efendim?
See you a moment, sir?
Bir dakika lütfen efendim.
One moment please, Your Honour.
Bir dakika bekleyebilir misiniz efendim?
Could you wait a minute, sir?
Bir dakika beklermisiniz efendim.
Won't be a minute, sir.
Bir dakika, lütfen, efendim.
One moment, please, sir.
Sizinle bir dakika konuşabilir miyiz, efendim.
We'd like to speak to you for a minute, sir.
Sadece bir dakika bekleyin efendim.
Wait a minute, sir.
- Evet efendim. Ben sadece... Bir dakika.
Joe, break out that spare can of gas.
- Bir dakika bekleyin, efendim.
- Wait a minute, sir.
- Acaba, yalnızca... bir dakika, efendim.
- Would you just... For a moment, sir.
Sadece bir dakika sürer efendim.
It'll only take a moment, sir.
Bir dakika bile sürmez efendim.
Won't be a minute, sir.
Bir dakika, efendim.
Just a moment, sir.
Yaklaşık bir dakika içerisinde, efendim...
Well, in just about one minute now, sir...
- Bir dakika, lütfen, efendim.
- One moment, please, sir.
Burada olacaktı efendim. Bir dakika.
I have it here, sir.
İzin verirseniz bir dakika konuşmak istiyorum efendim.
I'd like to talk to you for a minute if I could, sir.
Efendim, bir dakika bizimle gelir misiniz?
Sir, if you'd come with us for a moment...
Bana bir dakika izin verir misiniz, efendim?
Will you excuse me a moment, sir?
Efendim, bir dakika.
Sir, just a moment.
Bir dakika, Efendim.
Just a minute, sir.
bir dakika 5689
bir dakikaya geliyorum 18
bir dakika sonra 23
bir dakika bekleyin 225
bir dakika lütfen 248
bir dakika bekle 619
bir dakika bekler misiniz 17
bir dakika daha 36
bir dakika sürmez 36
bir dakika bekler misin 40
bir dakikaya geliyorum 18
bir dakika sonra 23
bir dakika bekleyin 225
bir dakika lütfen 248
bir dakika bekle 619
bir dakika bekler misiniz 17
bir dakika daha 36
bir dakika sürmez 36
bir dakika bekler misin 40