Hatirliyorum translate English
157 parallel translation
Ama sizi hayal sandigimi hatirliyorum.
But I do recall I thought you a vision.
Evet, sanirim hatirliyorum.
Yes, seems to me I do.
Hatirliyorum.
I remember.
Simdi hatirliyorum.
I remember him now.
Joe'yu hatirliyorum.
I remember Joe.
Dersleri hatirliyorum.
I remember lessons.
Adamin kizi da oradaydi diye hatirliyorum.
I recall his daughter was there, too.
Hâkimin karisiydi diye hatirliyorum.
Judge's wife, I recall.
Tokyo'daki o Ocak ayini hatirliyorum, daha dogrusu Ocak ayinda Tokyo'dayken çektigim filmdeki imajlari hatirliyorum.
I remember that month of January in Tokyo, or rather I remember the images I filmed of the month of January in Tokyo.
Tabii ki hatirliyorum.
Of course I remember.
O mektubu hala kelimesi kelimesine hatirliyorum.
I can still remember his letter word for word.
Ben her seyi hatirliyorum. Sahi mi?
- I've recovered my memory.
6. yas günü partimi hatirliyorum.
I mean, I remember my 6th birthday party.
- Bunu hatirliyorum iste.
♪ Summer lovin'♪ Oh, God. That I do remember.
aynada ne zaman kendimi görüyorum, hatirliyorum... baskasinin da seni görmesidir.
Whenever you see yourself in the mirror, remember... somebody else is seeing you too.
sadece hatirliyorum...
Just remember however...
En son o zaman guldugumuzu hatirliyorum.
That was the last time I remember laughing.
Ve tütün kokusu, Avuçunun içinde, tütünün kokusunu duyaBildigimi hatirliyorum,
And the smell of tobacco. I remember that... I could smell the tobacco off the palm of your hand.
Yedinci yas günümü hatirliyorum.
I remember my seventh birthday party.
O zaman lisedeydim, ama büyük bir olay oldugunu hatirliyorum.
I was in high school, but I remember it was a big deal at the time.
Hatirliyorum annecim.
I remember, Mama.
Hatirliyorum.
I-I-I remember.
Hala bu resimle ilgili anlattigi hikayeyi hatirliyorum.
I still remember the spiel he told me about the painting.
Cehennemin nasil bir sey oldugunu hatirliyorum.
I was remembering what hell felt like.
Sokak lambasindan gelen isigin yansimasini hatirliyorum.
I remember the light from the street lamp kept bouncing off it.
Bunu hatirliyorum!
Oh, i remember this one.
Hatirliyorum da bu kadar stresli degildi, bu sesli bir çekim.
Now, remember, I can't stress this enough, this is a talkie.
Babamla seyahat ettigimi hatirliyorum, ve bunu bilmeyen tek insan yoktu.
I remember traveling with my father,... and there wasn't a person he didn't know.
hatirliyorum da babamin bir sürü nakit parasi olmasina ragmen, para tamamen ise yaramaz durumdaydi.
I remember my dad had all this cash, even though cash was completely useless.
Yerin yumusak oldugunu hatirliyorum.
I remember the ground was soft.
Elbette hatirliyorum Ayi babacigim.
You bet I do, Papa Bear.
Sana hamile oldugum zamani hatirliyorum, Jenny.
I remember when I first had you, Jenny.
Hatirliyorum.
Tell me.
Senin nerede oldugunu bilmeden uyumakta zorlandigimi hatirliyorum.
I remember having trouble sleeping, never knowing where you were.
- Hatirliyorum.
I remember.
- Seytanlari hatirliyorum.
I remember the demons.
- Çünkü simdi her seyi hatirliyorum.
Because I remember everything now.
- Beni nasil tuzaga düsürdügünü hatirliyorum.
I remember how you set me up!
- Ve ayrica bunu da hatirliyorum.
I also... remember this.
- Evet, hatirliyorum.
- Yes, I remember.
Onu son gördügümde, annemin ona uzunca bir süre sarildigini hatirliyorum.
i remember the last time i saw him, my mom hugged him, and it lasted just a little bit too long.
Evet, hatirliyorum.
- Yes, I do. - Of course you do.
Bir kaç yil önce burda ders verdigimi hatirliyorum ve Niels Bohr'un kendi tasarladigi tahtalari asagi yukari çeken karmasik makineleri biliyorum.
I remember lecturing here a few years back and I know that Niels Bohr himself designed some of the machinery that raised and lowered blackboards.
ilk sefer bulusmami hatirliyorum keyif almistim.
Remember that time fills me with joy.
hatirliyorum... apartmanin merdivenlerinden tirmanirken e...
I remember... to climb the stairs the flat e...
o ilgilenmek zorunda gorunusuyle beni hatirliyormusun yaz kampinda evet hatirliyorum bana nasil hatirlattigini uc hafta icin onbes pound onbes Matan!
She has to care for the appearance. Remember when I went to Summer camp? I remember how you I like to remember.
evet cok iyi hatirliyorum.
Well, of course.
Evet, o çïlgïn gösteriyi hatïrlïyorum ama adïnï hatïrlamïyorum.
Yeah, I remember that crazy act, but I can't remember the name.
Evet, o geceyi hatirliyorum.
A subsidiary of Clarx Toys.
Onu hatirliyorum.
I remember him.
UZAK HATIRALARI HATIRLIYORUM...
( THE REAL ME PLAYING )
hatırlıyorum 715
hatırlıyorum da 89
hatırlamıyorum 685
hatıra 18
hatırla 239
hatırladın 20
hatırladın mı 1207
hatırladım 301
hatırlıyor musun 713
hatırladın mı beni 20
hatırlıyorum da 89
hatırlamıyorum 685
hatıra 18
hatırla 239
hatırladın 20
hatırladın mı 1207
hatırladım 301
hatırlıyor musun 713
hatırladın mı beni 20
hatırlatma 18
hatırlayacağım 21
hatırım için 37
hatırlamıyorum bile 17
hatırlarsanız 25
hatırlayamadım 36
hatırlarsan 31
hatırlarsın 61
hatırlamıyorsun 28
hatırlıyorsun 67
hatırlayacağım 21
hatırım için 37
hatırlamıyorum bile 17
hatırlarsanız 25
hatırlayamadım 36
hatırlarsan 31
hatırlarsın 61
hatırlamıyorsun 28
hatırlıyorsun 67