Tekrar olmaz translate English
390 parallel translation
"Çok saçma, silahsızız ve sadece ona bağırıyoruz." " Tekrar olmaz.
We're heading over. Stay right there. Owen, with me.
Tekrar olmaz!
Not again!
Tekrar olmaz.
Not again.
Tekrar olmaz, şu anda olmaz.
Not again, not just now.
Tekrar olmaz.
It can't happen again.
Hayır tekrar olmaz.
No, don't put it back on.
Tekrar olmaz.
NOT AGAIN.
- Tekrar olmaz.
- Not again.
Oh, hayır, tekrar olmaz!
Oh, no, not again!
Tekrar olmaz.
I won't slip again.
Tekrar olmaz!
NOT AGAIN!
- Merak etmeyin, tekrar olmaz.
- Don't worry, it won't happen again.
Tekrar olmaz, lütfen.
Not again, please.
Tekrar olmaz
Not again!
Tekrar olmaz! Hayır!
Not again, no!
- Geliyorum. - Tekrar olmaz!
- I'm coming!
Tekrar olmaz.
Sorry. It won't happen again.
Tekrar olmaz
Not again.
Yapışmasın diye verandayı yağla spreyle. Tekrar olmaz.
You might want to spray this porch with Pam, so it don't happen again.
Fakat, belli olmaz, o duyguya tekrar kapılabilirim.
But it still might come again.
Adam hassas. Bir 50 yıl daha tekrarı olmaz.
It can't happen again for 50 years.
Tekrar mağlup olmamalıyım, hayatta olmaz.
I won't be defeated, not again, in my life.
Tekrar aramanın faydası olmaz.
I'VE GOT TO CALL HER BACK.
Ona "bunu nereye koyayım" diye soruyorum, bütün dediği : "şimdi olmaz." - Tekrar soruyorum ve bütün dediği :
I say, "Where did you wear?" And he said : "Wait."
Tekrar çantamın içine olmaz!
Not in my purse again!
Vericinin sadece genetik şifresini tekrar üretmeniz yeterli olmaz. Çevresel koşullar da sağlanmalı.
Not only would you have to reproduce the genetic code of the donor, but the environmental background as well.
Biz dostuz, lafı bile olmaz... Dönüş yolunda dikkatli ol! Seninle sonra tekrar buluşuruz!
You shouldn't stand on ceremony be careful on your return l'll look you up later
Istakoz yataklarını yok ettiğinde tekrar yenilenmeleri mümkün olmaz değil mi?
And once he's wiped out the lobster beds... there's no way they'll be able to replenish themselves, right?
Bunca destekleme ve tekrar tekrar denetlemeden sonra öyle bir şey olmaz.
With backups, checks, this would not happen.
Eskisini tekrar kurmak çok zor olmaz.
It shouldn't be too hard to rebuild the old one.
Tekrar kırmak sorun olmaz.
We should have no problem re-breaking his bone.
Bu tür şeyler burada umarım tekrarı olmaz.
I sure hope things like that don't happen around here again.
Tekrar asla olmaz.
Not ever again.
Sammy amcanın 15 yıl sonra seni aynı hayvanat bahçesine tekrar götürmesi şahane olmaz mı?
Wouldn't it be a hoot if your uncle took you back to the same zoo, but 15 years later? How about it, guys?
Tekrar çalışmak için gereken neyse onu yapman en iyisi olmaz mı?
Shouldn't you be doing whatever you have to do to work again?
Tekrar uğra, olmaz mı?
Appear again, it does not appear?
Tekrar ağaç ekebiliriz ama kendi kökleri gibi olmaz.
I've tried to replant, but nothing's taken root.
Bilinçaltımın kontrolünü tekrar ele geçirene kadar emirlerime güven olmaz.
Until I regain control of my subconscious, my orders cannot be trusted.
Kimsenin bunu tekrar yapmak için gücü olmaz.
No one has the power to do that again.
Onun yerine tekrar bakirliğimizi kaybetsek olmaz mı?
Couldn't we just lose our virginities again?
Tom ve Harry'yi geri almamızda bu bize yardımcı olmaz. Tekrar toparlanmalıyız.
That's not going to help us get Tom and Harry back.
lütfen... tekrar olmaz.
Not again.
Biliyor musun Şu filmi tekrar izlesem benim için sorun olmaz.
You know what I wouldn't mind seeing again?
15 yıllık geçmişin sözü bile olmaz, bundan dolayı... tekrar soruyorum.
I'm asking you again.
Oh... tekrar şu şarkı olmaz!
Oh, not that song again!
Keşke tekrar gelip bizimle kalsan ama bu artık pek uygun olmaz sanırım.
I wish you could come and stay with us again, but I don't suppose it would be thought proper.
Leo, güçlerinizi tekrar değiştirmeniz daha hızlı olmaz mı?
Leo, wouldn't it be faster for you guys just to switch your powers back?
Belli olmaz. Yazdıklarımı tekrar okumadım.
- Not necessarily, I haven't re-read it.
Eğer onu tekrar ziyaret edebilirsek, fotoğrafları alırız... aksi halde olmaz.
If we ever visit her again, we'll take her the photos... otherwise we won't.
... " Bana yardım etmeniz gerekiyor, bunu tekrar yazmanız lazım çünkü bu gerçek hayatta olmaz.
"You gotta help me, this is a rewrite situation." Because this would never happen in real life.
Tekrar söylüyorum, bunu sürdürerek olmaz.
Again, not in the realm of maintaining.
olmaz 3739
olmazdı 21
olmaz mı 346
olmazsa 30
olmaz öyle şey 40
olmaz dedim 29
olmaz efendim 16
tekrar et 124
tekrar 486
tekrar dene 167
olmazdı 21
olmaz mı 346
olmazsa 30
olmaz öyle şey 40
olmaz dedim 29
olmaz efendim 16
tekrar et 124
tekrar 486
tekrar dene 167
tekrar deneyin 40
tekrar merhaba 87
tekrar edin 21
tekrarla 75
tekrar yap 55
tekrar söyler misin 18
tekrar teşekkür ederim 48
tekrar deneyelim 67
tekrar görüşürüz 29
tekrar tekrar 43
tekrar merhaba 87
tekrar edin 21
tekrarla 75
tekrar yap 55
tekrar söyler misin 18
tekrar teşekkür ederim 48
tekrar deneyelim 67
tekrar görüşürüz 29
tekrar tekrar 43