Üzgünüm tatlım translate English
586 parallel translation
Çok üzgünüm tatlım.
I'm sorry, dear.
Rahatsız ettiğim için çok üzgünüm tatlım ama....
I'm awful sorry to bother you, honey, but...
Gerçekten çok üzgünüm tatlım fakat o an, o elbiseyi gördüm ve biliyordum ki yeryüzünde sadece bir tek kişi onu giyebilirdi ;
I'm terribly sorry darling but the moment I saw that dress I knew there was only one person in the world who could wear it,
Biraz hırçın davrandığım için üzgünüm tatlım, ama sen başlattın.
I'm sorry I was irritable, honey, but you gave me a start.
Çok üzgünüm tatlım. Bu sabah attan düştüm.
Er, I'm sorry, my dear, fell off my damned horse this morning.
Bak, sana yanlış bir saptamada bulunduğum için üzgünüm tatlım.
Look, I'm sorry you pegged out wrongly, dear.
- Çok yakındı ama üzgünüm tatlım.
- That was close. Sorry, honey.
Eğlenceni bozduğumuz için üzgünüm tatlım.
Sorry to spoil your fun, my dear.
Eski saç şeklimi beğendiğin için üzgünüm tatlım. Bir de zekice olduğunu düşünürdün.
I'm sorry you liked the old mop-tops, dear... and you thought I was very satirical and witty.
Üzgünüm, üzgünüm tatlım.
Sorry, sweetheart.
Çok üzgünüm tatlım.
I'm sorry, honey.
Gerçekten çok üzgünüm tatlım.
I really am sorry, darling.
Tatlım çok üzgünüm, ama bir süreliğine oraya gelemeyeceğim.
I'm terribly sorry, but I won't be able to get there for awhile.
Ben- - ben üzgünüm tatlım, onu demek istemedim.
I'm sorry, dear, I didn't mean that.
Bak tatlım, üzgünüm.
Look, honey, Im bleeding.
Oh, tatlım. O vazo konusunda üzgünüm.
I'm sorry about that vase.
Geciktiğim için üzgünüm, tatlım, fakat ben... başım olağandan biraz daha fazla derde girdi.
I'm so sorry to be late, my dear, but I... I had a little more trouble than usual.
Laura, tatlım, geciktiğim için çok üzgünüm.
Laura, my dear, so sorry I'm late.
Tatlım, üzgünüm geciktim, ama o aptal şerif...
Honey, I'm sorry I'm late, but that fool sheriff...
Fred tatlım, çok üzgünüm.
Oh, Fred. Darling Fred, I'm sorry.
Tatlım, üzgünüm.
Honey, I'm sorry.
Tatlım senin için kötü bir gün oldu, üzgünüm.
Honey, I'm sorry it was such a disappointing day for you.
Oh, tatlım, çok üzgünüm.
Dad, what is this?
Oh, Margaret, tatlım, seni beklettiğim için çok üzgünüm.
Oh, Margaret, my dear, I'm so sorry to have kept you waiting.
Senin için üzgünüm ama çok yanıldın tatlım!
I am sorry, but you were mistaking.
Tod, tatlım, üzgünüm.
Im sorry, Tod, honey.
Tatlım, üzgünüm, çok üzgünüm.
Dear, I'm sorry, I'm so terribly sorry.
Tatlım, Biliyorum, üzgünüm.
Honey, I know. I'm sorry.
Tatlım, çok üzgünüm.
Oh, honey, I'm so sorry.
Geleceğimi söylemediğim için üzgünüm, tatlım, fakat sizinle konuşmalıyım.
Sorry to come unannounced, sweetie, but I need to speak with you.
Çok üzgünüm, tatlım.
I'm sorry, honey.
Tatlım. Burada olanlar için çok üzgünüm. Gerçekten de öyleyim.
Darling, I'm terribly sorry about what happened here.
Tatlım, çok üzgünüm.
Darling, I'm so sorry.
Tatlım, maça gelemediğim için üzgünüm.
Oh. Honey, I'm sorry I didn't get to see the fight.
Tatlım, çok üzgünüm.
- Darling, forgive me. - Chris will take you.
Sarah, sevgilim rahatsız ettiğim için üzgünüm, tatlım ama Donna Hayward burada.
Sarah, darling. I'm sorry to disturb you, sweetheart, but, uh, Donna Hayward is here.
- Tatlım, büyükannen için çok üzgünüm.
- Oh, sweetie, I'm so sorry about your grandma.
Tatlım, üzgünüm... ama Krusty yemeğe yine gelemiyor.
Sweetie, I'm sorry... but Krusty isn't coming to dinner again.
Tatlım, bu akşam için üzgünüm.
Honey, I'm sorry about tonight.
- Tatlım, üzgünüm.
- Darlin', I'm sorry.
Çok üzgünüm, tatlım, Yapamadım.
I'm sorry, hon, I couldn't.
Tatlım, sen olamadığın için üzgünüm.
Honey, I'm sorry it couldn't have been you.
Tatlım, üzgünüm, geciktim.
Hi, honey. I'm sorry I'm late.
Tatlım, para için üzgünüm.
You know, honey, I'm really sorry about the money.
Çok üzgünüm, tatlım. Gidelim.
I'm sorry, go ahead.
Tatlım, üzgünüm ama sen zor görmemişsin.
Honey, forgive me, but you don't know what hard is.
Geciktiğime üzgünüm, tatlım.
Sorry I'm late, honey.
Kapı için üzgünüm, tatlım.
I'm sorry about the door, honey.
Tatlım, üzgünüm.
Sweetie, I'm sorry.
- Tatlım, Çok üzgünüm.
- Sweetie, I'm sorry about this.
Tatlım, üzgünüm.
Oh, sweetheart, I'm sorry.
tatlım 9499
tatlim 61
tatlım benim 20
üzgünüm 13200
uzgunum 18
üzgün 54
üzgünsün 53
üzgünüm canım 24
üzgünüz 106
üzgünüm bebeğim 22
tatlim 61
tatlım benim 20
üzgünüm 13200
uzgunum 18
üzgün 54
üzgünsün 53
üzgünüm canım 24
üzgünüz 106
üzgünüm bebeğim 22
üzgünüm dostum 74
üzgünüm hayatım 23
üzgünüm geciktim 94
üzgün değilim 42
üzgün mü 36
üzgünmüş 17
üzgün görünüyorsun 32
üzgünüm çocuklar 38
üzgünüm geç kaldım 20
üzgünüm hanımefendi 23
üzgünüm hayatım 23
üzgünüm geciktim 94
üzgün değilim 42
üzgün mü 36
üzgünmüş 17
üzgün görünüyorsun 32
üzgünüm çocuklar 38
üzgünüm geç kaldım 20
üzgünüm hanımefendi 23