English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ B ] / Bekleyeceğim

Bekleyeceğim translate Spanish

4,296 parallel translation
Bekleyeceğim.
Yo... yo esperaré.
Ben de dışarıda bekleyeceğim ve şey...
Yo... yo sólo voy a esperar afuera, y- -
İddia edilen bütün teorileri dinleyeceğim ve sonra da jürinin kararını bekleyeceğim.
Bueno, aceptaré ambas teorías y dejaré que el jurado decida.
Seni bekleyeceğim.
Te estaré esperando.
Gizlice aşağı inip dönmesini bekleyeceğim ve kafasını ikiye böleceğim.
Voy a ir allí quiero que vuelva y volarlo por la mitad.
Şimdi izninle yatak odama çıkıp yavaşça açlıktan ölmeyi bekleyeceğim.
Ahora, si me disculpas, voy a subir a mi cuarto a morirme lentamente de hambre.
Baharı üzüntülü bir şekilde bekleyeceğim.
Hasta que las peonías florezcan de nuevo, esperaré a que vuelva la primavera.
Arabada bekleyeceğim.
Supongo que te esperaré en el coche.
Ben dışarıda bekleyeceğim.
Solamente voy a esperar afuera.
Gece yarısına kadar bekleyeceğim lafına ne oldu?
¿ Qué demonios pasó con eso de esperar hasta la medianoche?
Ve ben de ne kadar sürerse sürsün bekleyeceğim.
Y esperaré el tiempo que sea necesario.
Planlarınızı dinlemeyi bekleyeceğim.
Estaré esperando para oír vuestros planes.
Ama seninle çalışmayı bekleyeceğim.
Pero tengo ganas de trabajar contigo.
Hepsinin şarkılarını duyana kadar bekleyeceğim ve kararımı öyle vereceğim.
Esperaré hasta que los escuche a todos cantar y luego enviaré mi elección por mensaje de texto.
Araba sürmeye gidiyorum. Dışarıda bekleyeceğim.
Voy a manejar un carro.
Evet, bekleyeceğim.
Sí, espero.
Aramanızı bekleyeceğim.
Estaré esperando su llamada.
Sen gelene kadar bekleyeceğim bugün.
Hoy voy a esperar hasta que vengas.
Bekleyeceğim. Hadi çık gel.
Te esperaré por aquí.
Tamam, caddede bekleyeceğim seni.
Está bien. Nos encontraremos en la calle.
- Sanırım bekleyeceğim.
Bueno, creo que esperaré.
Biliyorum ama bekleyeceğim.
Lo sé, pero lo haré.
Ben burada bekleyeceğim.
Ve. Yo te espero aquí.
Daha ne kadar bekleyeceğim yahu?
¿ cuánto tiempo me piensan hacer esperar?
Seni yukarıda bekleyeceğim.
Te esperaré arriba.
Bekleyeceğim...
Estaré esperando...
Eve gerçekten dönmeni bekleyeceğim.
Estaré esperando hasta que realmente regreses a casa.
- Hayır, hayır, burada bekleyeceğim.
No, voy a esperar aquí mismo.
Eve gidip ölmeyi bekleyeceğim.
Me voy a casa y espero a morirme.
Burada bekleyeceğim.
Me quedaré aquí.
Kurtlar leşini parçalayıp kanınla yıkanana kadar bekleyeceğim.
Me quedaré y cuidaré de ti hasta que los lobos se atiborren de tu cadáver y se bañen en tu sangre.
Gitmiyorum, burada bekleyeceğim.
No me iré, estaré justo aquí.
Seni bekleyeceğim.
Estaré esperando.
Ne kadar sürerse sürsün, intikamımı almak için bekleyeceğim!
Mientras sea necesario esperaré por mi venganza.
Ama bekleyeceğim.
En vez de eso, esperaré.
Seni bekleyeceğim, haydi fırla!
vete!
Seni bekleyeceğim!
¡ Te estaré esperando!
Ne olursa olsun seni bekleyeceğim.
Te estaré esperando sin importar lo que pase.
- Burada bekleyeceğim.
Lo esperaré aquí.
Erebor yamaçlarından önceki gözcü yerinde bekleyeceğim sizi.
Los estaré esperando en el mirador frente a las pendientes de Erebor.
- Seni nehrin aşağısında bekleyeceğim.
Esperaré por ti junto al río.
İmzanızı bekleyeceğim.
Voy a esperar a su firma.
Ben de seni hepsinde bekleyeceğim.
Yo te esperaré en todos ellos.
Umut içinde seninle ilgili hayallerimin gerçek olmasını bekleyeceğim.
Estaré aquí esperando que cada sueño contigo se vuelva realidad.
Burada bekleyeceğim.Gerekirse tüm gece burada bekleyeceğim.
Esperaré aquí. Esperaré toda la noche... -... si es necesario.
Eğer gelirseniz sizi bekleyeceğim.
Si viene estaré esperando.
- Bekleyeceğim. - Emin misin?
- Voy a esperar.
Seni ağaçtan evimizin mum ışığının yanında bekleyeceğim. Haccımın ışığını gözlerine yansıtarak... Sana gönderdiğim ilk mesaj.
Te esperaré a la luz de la vela en nuestra casa del árbol, iluminando tus ojos con la luz de mi cruz, el primer mensaje que te mandé.
Çünkü bunu yapmazsan kalbini söküp parçalamak için hazirda bekleyecegim.
Para recuperar algo de gran importancia de su pasado. Si.
Bekleyeceğim.
Esperaré.
Dışarı çıkıp bekleyeceğim.
Esperaré afuera.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]